Pearl Briella Bagshot, Grindelwald'ın küçük kuzeni.
Uzun, hafif dalgalı, platin sarısı saçları, soluk teni ve buna rağmen pembe burnu, dudakları, yanakları, buz mavisi gözleri olan güzel, çekici, zeki ayrıca güçlü bir kız.
Ailesine, akrabalarına, k...
"Akşama doğru Ravenclaw binasında partimiz var, partnerim olarak gelmeni istiyorum." Dedi, bayağı bir şaşırdığım için kaşlarımı kaldırdım. O devam etti; "Lazarus yine bana karşı olan yarışında kaybetti, onları kudurtmak için bir parti düzenlediler." Dedi sırıtarak. O da Hufflepuf varisiydi.
"Peki, bana gelmenin sebebi nedir Sigurdsson?" Dudağımın kenarı kıvrıldı sorarken.
"Rol yapabilecek ve zeki olan aklıma gelen tek Slytherin'li güzellik sensin de ondan." Dedi aynı şekilde sırıttı.
"Pekala, kabul." Dedim.
"Güzel, akşam saat 8.30'da seni alırım ortak odanızın kapısından." Kafamı sallayarak onayladım.
"Harika, çok iyi oldu bu. Teşekkürler güzelim." Diyip yanağımdan makas aldıktan sonra kalktı yanımdan. "Rica ederim." Diyerek mırıldandım.
Aklıma Ravenclaw ile Hufflepuf'ların bir hafta önceki Quidditch maçı geldi. Sahi Slytherin ve Gryffindor maçı da yakındaydı, iki gün sonra. Oğlanlar sürekli antreman yapıyordu. Kahvaltımı yaptıktan sonra, kütüphaneye döndüm ve eksik çalışmalarımı yapmaya başladım birkaç saat sonra Tom'un geldiğini gördü, direkt olarak yanıma geldi.
"Aman, yine uyuyakalma güzellik." Hep aynı kelime aynı iltifat, klişe gelmeye başlamıştı.
"Birkaç saat sonra kalkacağım zaten." Dedim gülümseyerek.
"Ya, ne yapacaksın. Bizim ahmaklar Hogsmeade'e gidip duruyor sıkılıyorum." Dedi.
"Ravenclaw varisi beni bir partiye davet etti, onun yanına gideceğim." Diyince Tom'un yüz ifadesi değişti ama hemen kendini toparladı.
"Ne partisi ya?" Dedi.
"Hufflepuf'ları kudurtma partisi." Dedim kıkırdayarak. O da gülümsemeye çalışıyordu ama kaşları çatıktı.
"Senin Sigurdsson ile yakın olmana şaşırdım." Dedi.
"Aslında bende şaşırıyorum, kendisi bana yanaşıyor. Neden acaba?" Dedim omuz silkerek.
"Belki de hoşlanıyordur?" Dedi ağzımdan laf almaya çalıştığı barizdi.
"Kim bilir." Dedim. Tom'un siniri bozulmuştu o belliydi. Eğer benim kafamı o çelemez ve ben bir başkasına gidersem Tom'un işine gelmezdi, bana ihtiyacı vardı.
"Size iyi eğlenceler ama uyarmalıyım Pearl, dikkatli ol ona karşı. Hem zeki hem kurnazdır o." Dedi. Kafamı salladım.
"Teşekkürler Tom." Dedim.
Birkaç saat sonra toparlandım ve odama gittim. Duş aldım, makyajımı yaptım, mavi gözlerimi yeşil farla patlattım. Özel yapım Çin'den getirilme elbiselerimden birini giydim;
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Dört elbisemin arasından en sade olanı seçtim (kesinlikle sade değil.) hediye olarak gelmişti geçen doğum günümde. Sarı saçlarıma dalgalı bir fön çekip salık bıraktım. Tılsımımı takmayı ihmal etmedim. Son kez atıştırmalık birşey ağzıma atarken Morgana odaya girdi ve ıslık çaldı.
