20

132 10 14
                                    

Doğa

Oda da oturmuş öylece karşımda duran televizyonu izliyorum. Televizyonda en sevdiğim çizgi film olan şirinler vardı. Onları izlerken bile tebessüm edemiyorsam durumum gerçekten vahimdi.

1 haftadır İngiltere'deydim ama değil dışarı çıkmak odamdan bile çıkmamıştım. Aslında istesem Volkan çıkmama izin verirdi  çünkü burası Türkiye değildi. Burda kimse beni bulamazdı. Kimse... Sonra bir an durdum. Televizyonu kapatıp aynanın karşına geçtim ve bitik halima baktım. "Değişmelisin Doğa..." Değişmeliydim. 

Oda da ki banyoya gittim ve Volkan'ın benim için aldığı makyaj ve bakım malzemelerine baktım. Derin bir nefes aldım ve önce yüzümü soğuk suyla yıkadım defalarca. Sonra bakım yaptım. 1 haftadır hiç bakım yapmamıştım. Bu iyi gelmişti. 

Banyodan çıkıp giyinme odasına gittim. Benim için aldığı pahalı marka kıyafetlere baktım. İçlerinden siyah bir crop aldım ve üstümdeki sweartshirt çıkarıp onu giydim. Üstümde çok güzel durmuştu. Altıma da siyah ve beyaz çizgileri olan bir eşofman aldım ve onu da giydim. Belim ortaya çıkmıştı ve bu çok hoşuma gitti. 

Banyoya gittim ve bu sefer hafif bir makyaj yaptım. Hafifti ama güzel durmuştu. Saçlarıma Volkan'ın aldığı dyson ile saçlarıma hacim verdim. Saçlarım baya uzamıştı. Hatta belime kadar geliyordu. 

Saçlarımı da halledince banyodan çıktım. Boy aynasında kendime baktığımda büyülenmiştim. Gerçekten çok güzel görünüyordum. Tam bir genç kız gibiydim. Ama artık eski Doğa olmıycaktım. Yarım bıraktığım tekvando başlıycam ve yabancı bir sürü dil öğrenicektim. Aynı zamanda estürüman çalmayı da öğrenicektim. Sert ve duygusuz olucaktım çünkü kaybedicek bişeyim yoktu. 

Şu 1 hafta da anladığım şeylerden biri de Türkiye'ye geri dönmiyecek olmamdı. Berk beni arıyor mudur bilmem ama arasaydı belki de şuana kadar bulmuştu... O yüzden değişicektim. 

Odamın kapısı sertçe açtım ve aynı şekilde sertçe kapattım. Merdivenlerden aşağı inerken Volkan'ın yemek masasına yöneldiğini gördüm ama beni görünce durdu ve bana tebessüm ederek baktı. 

"Güzel kızım odasından çıkmaya karar vermiş." Ona ters ters bakmakla yetimdim. 

Bu davranışım karşısında boğazını temizledi ve üstünde her çeşit yemek olan yemek masasını işaret etti. "Yemek yiyelim mi?" dediğinde ona cevap vermeden yemek masasına doğru ilerledim ve Volkan'ın karşısına oturdum. Bu onu biraz da olsa mutlu etmişti.

Oda karşımdaki yerini alınca yemek yemeğe başladık. Aniden konuşmaya başladım.

"Ben kurslara gitmek istiyorum." Afallayarak bana baktı. "Tamam kızım istediğin kurs-" sözünü kestim.

"Tekvando, İngilizce kursları ve silah eğitimi. Şimdilik aklıma gelenler bunlar." dedim. Peçeteyle ağzımı sildim. 

"Yarına kadar ayarla." diye emrettikten sonra masadan kalktım ve odama gittim.  Şaşırmıştı. Hem de çok şaşırmıştı. Bu şaşırmış halini zevkle izlemiştim. O daha çok şaşıracakta çok. 

Madem beni onun yanında kalmam için zorluyor o zaman bende değişirim. Nede olsa ben Doğa Yeşil'dim, ben izin vermediğim sürece kimse beni ağlatamaz. Buna izin vermem!...

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Sep 05 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Yeni HayatWhere stories live. Discover now