ÇARPIK VÂVEYLÂ
12.08.2024
19. Bölüm:
❝HİSSİZ KALBE DARBE❞
♪ Heartless, The Weeknd
♪ HEARTBEAT, Isabel LaRosa
♪ Judas, Lady Gaga
⛥
Akşam Zirve
Gözlerim zorlukla açıldığında, vücudum isyan ettiğinde bile ayakta durmanın bir yolunu bulmuştum. Bu saatten sonra yapmam gereken tek şey gücümü toplamak ve sahalara geri dönmekti.
En iyi ihtimalle üç haftam vardı, bu süre zarfında araştırma yapabilir, dinlenebilir ve gücümü toplayabilirdim. Sonrasını da biliyordum ki görevler vardı. Görevler, görevler ve görevler. Artık ortalık iyice kızışmaya başlamıştı, davanın sonu gitgide yaklaşıyor diyebilirdim.
Kırk yıldır sürüyordu, dile kolay kırk yıl. Benden önce kimlerden gelip geçmiş bir davaydı, elbette ki sonuca ve zafere ulaşmak kolay değildi ama kırk yıl boyunca uğraştıklarını düşünmek... Gerçekten akılalmazdı.
Daha fazla yatmak istemiyordum, kalkıp kahvaltı yapmalıydım. Bu yüzden Lodos gelmeden ben onun yanına gittim. Yürüyebiliyordum, biraz başım dönse de şu an iyi sayılırdım.
Öyle eğitimler alıp öyle zorluklara göğüs germiştim ki bunlara zor gözüyle bakmak benim adıma haksızlık olurdu. Zor bu değildi, evet belki bu da öyleydi ama asıl zor olan dağda nereden geleceğini kestiremediğin düşmanın yerini tespit etmekti.
"Neden buraya geldin? Kahvaltını getiriyordum," Harika kokular yüzünden rahat durabildiğim söylenemezdi. Omzunun üzerinden bakarak beni süzdü, onu ilk defa bu kadar ev halinde ve bu kadar rahat görüyordum.
Altında siyah bir eşofman, üzerinde gri tişört. Sanırım yaz ona gelmişti, daha doğrusu yaz İzmir'e gelmişti, Hakkari'de kış devam ediyordu. "Sıkıldım," dedim umursamaz bir sesle. "Hem de çok güzel kokular geliyordu." Uzun boyuyla ocağı görüş açımı kapatmıştı, birkaç adım daha attım ve omzunun üzerinden ne yaptığına baktım.
"Sigara böreği mi o?" Başını salladı. Tek kelimeyle bayılırdım. Kahvaltıda sadece o olsa bile yiyebilirdim. Sigara demişken... "Sigaran var mı?" diye sordum, içmeyeli bir haftadan fazla olmuştu. Bağımlı mıydım... Sorgulanır, ama içmediğim zamanlarda içme hissiyatı geliyordu. Bazen buna engel oluyordum bazense olmuyordum.
"Yok," dedi ama altında yatan ima bana bunun yalan olduğunu hissettirdi. "Daha önce sigara içtiğini gördüm," dedim, benden kaçamazdı ve görmediğimi düşünüyorsa da yanılıyordu. "Bıraktım," bu dediğine güldüm, ardından dudaklarım acıdığı için kuruyan dudaklarımı yaladım.
Mutfak fazlasıyla moderndi, evin diğer yarısı gibi. Her yer özenle dizayn edilmiş ve en iyi iç mimarlar tarafından tasarlanmış gibiydi. İki katlıydı, benim odamın üst katta olduğunu biliyordum ama onun dışında gezmemiştim.
Amerikan tarz mutfak olduğu için ortadaki ada tezgaha ilerledim, iyi hissetsem bile yoruluyordum, içtiğim ilaçlar beni salak yapıyordu. "İnandırıcı değilsin."
"Sigara içemezsin, yasak." Tezgaha oturdum ve etrafı daha da incelemeye başladım. Önüme konulmuş binbir çeşit kahvaltılık vardı, hangi birini yiyecektim ki? "Nedenmiş o?"
"Bu evin kuralları var." Beni kandırabileceğini sanıyorsa fazlasıyla yanılıyordu, onun da bunu bildiğine emindim. "Neymiş kurallar?" Tavayı ocaktan aldı ve bir anlığına bana dönüp baktı. "Sigara içmek yasak."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÇARPIK VÂVEYLÂ
Acţiune"Çünkü konuşabilseydim, ilk sana gelirdim." İhanet eden görüşler, duyuşlar ve seslenişler. Görmekten, duymaktan ve seslenmekten vazgeçtim ama en çok onu görmek, duymak ve seslenmek istedim. Her şeyimden vazgeçtim, onu hissetmekten vazgeçemedim. Ge...
