4. Bölüm

307 22 2
                                    

Yeni bölümle merhabalarrr oy vermeyi unutmayın lütfen iyi okumalar♡♡


İçeri adım attığım an mum gibi yerimde kalmamın sebebi tanımadığım, muhtemelen biyolojik abilerim ve kardeşlerim olan erkeklerin hepsinin gözünün bende olmasıydı. Rüzgar gerginliğimi hissetmiş olmalıydı ki belimden hafifçe ittirerek yan yana boş olan iki sandalyeden birisine beni oturttu. Sağıma da o oturdu.

"Dinlenebildin mi kızım?" Müjde Hanımın tatlı bir sesle sorduğu soruyla üzerimdeki gözleri yok sayarak ona döndüm. "Eşyalarımı anca yerleştirdim. Dinlenemedim ne yazık ki."

"Bütün gece mışıl mışıl uyursun o zaman kızım. Sen de yoruldun tabi." Dedi Fatih Bey.

Tabi canım hem de ne mışıl mışıl.

"Odanı beğendin mi peki kızım?" Müjde Hanıma döndüm tekrar. "Evet beğendim. Kim dizayn ettiyse çok hoşuma gitti. Teşekkür ederim."

Fatih bey güldü. "Bahsettiğim mimar amcan vardı ya? Onun büyük oğlu, yeğenim Cihan tasarladı odayı sen gelmeden. O da iç mimardır. Onun zevklerine güvendiğim için ondan rica etmiştim. İyi ki de etmişim. Beğenmemenden korkuyordum." Kuzenim mi vardı bir de?

Fatih Beye gülümsemekle yetindim. Önüme döndüğümde solumdan gelen yoğun bakışlarla refleksle o tarafa döndüm. Tam yanımda oturan adamla göz göze geldik. O kadar dikkatli bakıyordu ki irkilmeden edemedim. Rüzgarın kıkırtısı ulaştı kulağıma. "Korkuttun kızı Poyraz." Poyraz dediği adam ona cevap vermedi. Hala gözlerimin içine bakıyordu. İfadesiz yüzünden bir şey okumak imkansızdı.

Fatih Bey dikkatleri üzerine çekmek için boğazını temizledi. "Kızım, bunlar da bizim koca danalar. Şurda oturan Asrın. En büyük oğlum. Onun yanındaki Lodos. En küçük abin." Parmağı ile gösterdiği, bana bakan erkekleri sırasıyla tanıtmaya devam ederken sesimi çıkarmadan gösterdiği adamlara bakıyordum. "Senin karşında oturan Toprak. Senden sonraki. Şu da Sezgin. Toprak'ın bir küçüğü. Senin solundaki Poyraz. Rüzgar'ın ikizi. Atahan'la Rüzgar'ı zaten biliyorsun kızım"

Vay anasını sikim... Kadın doğrumamış, sıçmış sıçmış.

Başımı salladım onlara. "Memnun oldum. Vuslat ben." Ne kadar ironik. Abilerim ve kardeşlerimle tanışıyordum. Karşımda oturan Toprak dediği adamın alaylı kıkırtısını duydum. Tek kaşımı kaldırarak ona bakmaya başladım. Bakışlarımı gördüğünde gülümsemesi kesildi. "Biz de çok memnun olduk sevgili ablacım. Hoşgeldin sefa getirdin 24 yıl sonra." Sinirli sesi beni de germeye başlamıştı. Ben bir şey diyemeden Poyraz'ın yanındaki Sezgin konuştu. "Hayırdır hayatında görmeyip bilmediğin aileni tanıyıp sevesin mi geldi anlamadık." O da Toprak gibi sinirliydi.

Ne diyordu bu gerizekalılar?

"Çocuklar!" Dedi Müjde Hanım. Fatih Bey de devam etti. "Kesin sesinizi saygısızlık yapmayın elimde kalırsınız şu yaşınızda!"

Fatih Bey ve MüjdeHanımın dediklerini görmezden geldim. "Belki öyle oldu çok sevgili kardeşlerim. Ne olmuş yani?" Alaylı sesimle kaşlarını çattı ikisi birden. "Ne için burdasın. Para mı istiyorsun? Melek'le anlaşıp para mı koparmaya çalışacaksınız yoksa?" Sezginin yüksek çıkan sesiyle Fatih Beyin ve Müjde Hanımın da yükselmesi bir oldu. "Sezgin!" Ama Sezgin onlara aldırmayıp hala gözümün içine nefretle bakarak konuşmaya devam etti. "Amacın ne lan? Kim ister bir defa bile görmediği ailesinin evinde kalmayı. Daha 5 6 gün önce tanışmadınız mı kızım siz? Belki hırsızız belki katiliz. Nerden biliyorsun da geliyorsun evimize? Amacın ne söylesene kızım!" Bağırmaya başlamasıyla masanın sonunda oturan Asrın elini şiddetle masaya vurdu. "Sezgin defol git gözüm görmesin seni." Sert sesiyle ben bile korkmuştum açıkçası.

SAUDADEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin