1.Bölüm: Uyanış

466 21 9
                                    

"Kendi cübbesi altında
Cüneyd yok oldu..."

Varlığına bakıp, Allah'ın bir parçası, ondan kopan bir hakikat olarak görmek...Cüneyd, görününden ve duyusal olarak kavranabilenin ayrı bi boyutundaydı.

Varlığından kopmuş girdiği o girdapta dönüp duruyordu.. Her şeyin sorumlusu nasıl kendisi olabilirdi bir türlü aklı havzalası almıyordu. Annesinin ölümü onun ellerinden olmuştu demek. Babasının gidişi de hatta Zeynep'in bunca acıyı çekmesinin de sebebi oydu. İçinin daha çok yandığını hissetti daha fazla nasıl yanabilirse o kadar yanmıştı. Yerin göğün altında yok olmuştu by acıyla.

Üzerine dönüp baktı. Giydiği kıyafetler cübbesi bile ağır geldi savaşçının üstüne. Madem her şeyin sorumlusu bu cübbe ve altındaki Cüneyd'di her şeyden soyunup arınmalıydı.

Tüm geçmişim karanlığı bugünün yükü, işlediği günahlar, onun yüzünden acı çekmiş insanların hüznü hepsinden kurtulmalıydı. Yavaşça cübbesinin omuzlarından aşağıya doğru bıraktı sonra da kollarından kurtuldu. Her şeyin sorumlusu cübbesiymiş gibi. Sanki çıkartırsa her şey geçecek. Pür pak olacaktı karışan zihni.

Çıkartırken cübbesini o gözler düştü aklına yıkık dökük hayatına usul usul giren; onarmaya, toparlamaya tamir etmeye çalışan o gözler.. Ruhuna o gücü kuvveti veren gözleri düşündü..

Sahi bu kadar nüfus etmiş miydi her bi zerresine hayret etti Cüneyd. Hala bu gözleri düşünmeye hakkı var mıydı yüzü var mıydı? Ama Zeynep o ne yaparsa yapsın hep anlamıştı onu görmüştü içindekileri..

Hayatındaki fazlalıkları sırtlanmak istemişti, onunla birlikte değişmek güçlenmek istemişti. En çok da onun yanında kendi gibi olabilmek bi bedende iki ruh gibi karışmak istemişti. Cüneyd onun kadar iyi olabilir miydi hiç?

Onca şeye rağmen ayakta kalmak istemişti Zeynep. Ona unuttuğu umudu hatırlatmıştı. Yeniden hayata başlamayı, bittiği yerden tekrar doğmayı ve ayağa kalkmayı. Bu duygular nasılda iyi gelmişti ruhuna..Beynini ele geçiren tüm anılar ılık ılık akmıştı yüreğine.

Farketmeden gülümsemişti yüzü. O gözler ki uğruna her şeye yapmaya razı bi Cüneyd yaratmıştı. Ona kendisinin iyiliği için bile olsa ağladığı an geldi gözüne. Ne çok kırılmıştı yine bu cevherin kalbi.

Onun için en doğrusunu yaptığını düşündüğü şey ne çok da canını acıtmıştı. O da onun gibi yaralıydı, yorgundu. Ama her daim dik duruşundan hiç ödün vermemişti Zeynep. Her zaman ayakta kalmak için çabalarken kendisinin böyle olduğunu düşündükçe daha çok uzaklaştı kendinden. Daha çok kızdı, üzüldü..

Hatırladığı bir şey daha vardı. Kulaklarında sanki Cüneyd sesini işitir gibi oldu. Dergahtaydılar. Zeynep' de vardı sanki. Hayal meyal hatırladı. "Cüneyd" diyişindeki korkuyu hissetti içinde. Zeynep'e ne olmuştu. Neden öyle telaşlı Cüneyd demişti ki?

Sonrasında yanlarında silik de olsa birileri vardı. O an puzzle parçası gibi birleşmişti anılar. Zeynep'in başı dertteydi. Gözleri iyice büyümüş nefesi kesilmişti. Babasının yaptıklarını hatırladı. Amcasının halini, dedesinin ölüm haberini, ortalığın karıştığını...

Etrafa tekrar baktığında surlardaydı. Bir gerçeği anımsar gibi bugün olanları tekrar tekrar yaşadı zihni. Eli kalbine gitti. Bir çocuk gibi ağlamak geldi içinden. Ayakları ona ihanet etmiş gibi birden gücü yok olmuştu çöktü kaldı.

Zeynep'i düşündü yine babası ona ne yapmıştı ve daha önemlisi ne yapacaktı? Bütün bu ruh halinden sıyrılıp Zeynep'e koşmalıydı. Yine onun yüzünden zarar görmüştü. Sevdiği birine  zarar veren herkesi yakıp yıkardı Cüneyd.

Zeynep...Zeynep...Zeynep.. ismini zikreder gibi sayıkladı. Çok korkmuştu. Zeynep ondan yardım istemişti ama Cüneyd duymamıştı uzatamamıştı elini o yardım çığlığına. En savunmasız anda elinden bir şey gelememişti. Normalde olsa canını bile vereceği insana tek bir kelime bile diyemeden bırakmıştı onu oracıkta.

Zor bela tutunarak ayağa kalktı. Havaya bakıp nefesini içine çekti. Artık gözleri başka bakıyordu. O gözlerde artık merhamet yoktu. Sadece sadece intikam ve öfke vardı. Zeynep'e, dedesine, amcasına, dergahtakilere hatta kendine bile artık yardım etmesi gerekirdi.

Allah'a yalvardı yakardı. "Güç ver Allah'ım sen zalimleri bozguna uğratmamda yardım et.. Bedir savaşında savaşan o bi avuç asker koca topluluğa nasıl yetmişse sende bana yardım et.." tekrar cübbesine uzandı eli.

Şu an kendini düşünecek halde değildi. Hemen eli telefonuna gitti. Levent beyin numarasını bulup aradı. Çalmasını beklerken hala dilinde duaları vardı. Alo sesini duyunca hem yürümeye hem de konuşmaya başladı. Levent'in sesi de çok telaşlı ve üzgün geliyordu. Bugün nolmuştu böyle nasıl bir bela hasıl olmuştu hepsine birden.

Telefondaki ses ona Meryem hanımın polisler tarafından gittiğini söylemişti. Dedesinin ölümünde şüpheli olarak tutuklanmıştı. Asla inanmamıştı yüreği buna. Babası yine yapacağını yapmış kendisi gibi herkesin hayatını mahvetmişti.

"Doktor Zeynep Zeynep'i kaçırdılar bana yardım et" diye yalvarmıştı adeta.

"Dedemi Meryem hanım öldürmedi babam.. Babam her şeyi mahvetti her şeyin sorumlusu o" dedikten sonra nefesi kesilir gibi oldu.

"Sakin ol Cüneyd her şeyi halledeceğiz bana baştan anlat ben de polis ekiplerine haber vereceğim. Hem Meryem'e avukat ayarlayacağım. Hem de bu konuyla ilgili tüm yetkililerle görüşeceğim. Sen sadece sakin ol bildiklerini gördüklerini polise anlat. Dergaha uğra neler var neler yok bi bak" deyip yönlendirdi onu.

Ayaklarında kollarında her yerinde gücü hissetti tekrardan. Artık durmak yoktu. Durarsa düşerdi. Koşmaya başladı.

Bahadır'dan da haber yoktu. Onu ilk defa bu kadar yanında olmamasına kızdı. Yoksa ona da mı bir şey olmuştu? İyice merakı telaşı arttı. Dergaha yaklaştıkça olanları tahayyül edip ne yapacağını düşünüyordu. Artık ismi gibi savaşçı olma vakti gelmişti. Yapacağı daha çok şey vardı.
🍃🍃🍃🍃

Merhaba herkese!
İlk defa yazdıklarımı yayınlıyorum. Sezon finalinde izlediğimiz Cüneyd ne düşündü ne hissetti dilim döndüğü kadar anlatmaya çalıştım.Bölüm ilerledikçe olaylar açılacak. Bölümler ilerledikçe daha uzun olacaktır. Zeynep'inde ağzından o odada neler oldu yazacağım. Sık sık bölüm atmaya çalışacağım. Desteğiniz ve yorumlarınız benim için çok önemli. Umarım beğenirsiniz keyifli okumalar.

Savaşçı&CevherHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin