⋆。˚ ❀ * ࿐ ࿔ ˚:⋆ ✧・゚Jisung gittikten sonra Felix evine dönmüş, uykuya dalan Jun'u yatağına yatırıp yanına uzanmış, onunla güzel bir uyku çekmişti.
Uyandıklarında tüm gününü onuna ayırmış, sonunda gece olduğunda onu beşiğine bırakıp salona gitmişti.
Öğlen iyice uyuduğundan pek yorgun hissetmiyordu, yerleşme işine biraz daha devam edebilirdi.
Ellerini beline koyarak derin bir nefes aldı, kolilere baktı. Burada yapacak çok işi vardı. Ama önceliğini mutfağı bitirmeye vermeliydi.
Şortunun üstünde giydiği sweatin kollarını sıvadı, mutfağa girdi. Tabakları, tencereleri, çatalları... Yanında sadece hayatta kalmaya yarayacak eşyaları vardı.
Ama her eşyayı çıkarttığında hareketi biraz daha yavaşlıyordu. Kolileri taşımak yeterince zor değilmiş gibi sürekli eğilip kalkmaktan başı dönmeye, beli ağrımaya başlamıştı.
Zaten doğumdan beri eskisi kadar sağlıklı hissetmiyordu.
Yine de Jun'u uyandırmadan, sessizce takırdamalarına devam etti.
Ama bir süre sonra, alt kattan birisinin tavana vurduğunu duymuş, bir anda kafasını kaldırmıştı.
Sesle irkilen Jun bir anda avazı çıktığı kadar bağırarak ağlamaya başlamıştı.
Felix bir anda yaptığı tüm işi bırakıp yatak odasına koştu. Jun korkuyla ağlarken onu kucağına aldı, sakinleştirmeye çalıştı.
"Ağlama minik kuşum, ağlama lütfen." Diyerek kucağında pohpohlamaya, sırtına vurmaya başladı. "Ağlama bir tanem, bir şey yok ağlama lütfen. Şşş, sakinleş hadi..."
Jun gözünde kalmış iki damla yaşla burnunu çekerek babasına baktı.
Felix'in yüzünü görmesiyle susarak onun göğsüne başını yaslaması bir olmuştu.
Hala kesik kesik nefes alıyor olsa da artık ağlamıyordu. Hatta baş parmağını emerek mırıldanmaya başlamıştı.
Felix Jun'u yatağa yatırıp yanına uzandı, hafif bir şekilde mırıldanmaya başladı.
"Yum usulca gözlerini,
Uzat üşümüş ellerini,
Sakla o masum yüreğini
Zaman gibi sessiz uyu,
Bu dünya dipsiz bir kuyu..."Jun belki sözleri anlamıyordu, ama babasının sakin ve derin sesi yavaşça uykuya dalmasına sebep oluyordu.
Jun yeniden uykuya daldığında Felix sinirle oturduğu yerden kalktı.
Belki mutfakta biraz takırdamış olabilirdi ama Jun bu seslere uyanmamıştı, demek ki çok rahatsız edici değildi.
Ama alt kattaki her kimse... Felix'in binbir zorlukla uyuttuğu bebeğini uyandırmıştı.
Mutfağı toparlama işine gündüz vakti devam etmeye karar verdi, ne kadar yine dışarıdan söylemek zorunda kalacak olsa da.
Kıyafetlerin ve oyuncakların olduğu kolilere yöneldi, uykusu gelene kadar onları yerleştirdi.
♡
Sabah yine Jun acıktığı için Felix'i sabahın köründe uyandırmıştı. Felix ise son iki günde, beşinci yemeğini dışarıdan söylemeye hazırlanıyordu.
Siparişini verdi, oğlunu doyurmaya devam etti.
Siparişi geldiğinde, kapı normalden farklı, sanki alacaklı gibi çalmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Neighbour's Baby | Hyunlix [Omegaverse] ✓
Fanfiction"Pamuktan kalbin solmadan Hayat yüzüne vurmadan Uyu, yavrum uyu Bu dünya dipsiz bir kuyu..." [Hyunlix, omegaverse] #bxb 🥇 16.08.2024 #straykids 🥇 22.08.2024