Bir hafta daha geçmişti o gündür bu gündür gözcüler tekrar gelmemişti
Kanepenin üzerinde baygın mış gibi yatıyordum günlerdir aç ve susuzdum gözlerimi oynatmaya bile halim takadim yoktu
Sussuzluktan dilim damağım kupkuru olmuştu dudaklarım beyaza bürünmüştü
Ya gözlerim...
Onlarda her zamanki gibi kan çanağı ve tuzlu yaşlarla kaplıydı
Bunlar kim ve benden ne istiyorlardı
Neden haftalarca beni esir almışlardıKim bilir annem ne haldedir beni ne kadar çok merak etmiştir
Onu çok özlüyorum kuzenimi çok özlüyordum ama içimden bir ses onları bir müddet göremiyeceğimi söylüyordu
Oldukça zayıflamıştım beni gören herkes bir hortlağa benzediğimi düşünürdü
Ama beni bilmediğim bu yerde kim kurtarabilirdi...
Kapıdan tekrar sesler gelmeye başladı anlaşılan oki gözcüler yine gelmişti içimde korku yayılıyordu ama bunun için bile bitiktim
Aynı adamlar içeri tekrar girdiğinde bana kemik torbasını atan pislik bana sırıtarak
" umarım konaklamadan memnun kalmışsındır yavru kurt" dedi
O başımda konuşurken cansız gözlerle sadece onu izliyordum
Aniden içlerinden biri
" ayağa kalk seni aptal kurt "
Dedi oldukçada yüzü ciddiydi
Kendimi ne kadar çabalasamda kaldıramıyordumDilimde yoktuki derdimi söyleyim
Gerçi söylesem bile bana merhamet edeceklerini sanmam" ikiletmeyi sevmiyorum ayağa kalk dedim yavru kurt" diye gürledi
Uğraşıyordum ama olmuyordu işte bedenim beni dinlemeyi red ediyordu
Karşımdaki canavar halimden memnun kalmayarak yakalarımdan sertçe kavrayarak beni yukarı kaldırdı
Öfkeyle yüzüme bağırarak
" sana birşey söylendiği zaman yapıcaksın...duydunmu beni seni küçük kurt "
Gözyaşlarım eşliğinde kafamı aşağı yukarı salladım beni büyük bir güçle öyle bir geri püskürtüki
Kafamı sert birşeye çarptım son hatırladığım etrafımdaki boğuklaşan sesler olduğuydu
DUNCAN EMRİCK
Kralda tahtında adamlarının karşısında sessizce onları dinliyordu
Adamlarından reccattus diğer komutana bağırarak
" bunu nasıl yaparsınız nasıl ona zarar verirsiniz onun kim olduğunu biliyormusunuz "
Lenorayı ölüme terk eden komutanda öfkeyle reccattusa doğru yürüyerek
" nerden bilebilirdim onu ilk yakaladığımda size haber vermiştim ama kimse ilgilenmedi "
Bu tartışmayı kral ise sessizlik içinde dinliyordu
Reccattus tekrar
" nerde o..." dedi
çünkü o bile lunası için endişeleniyordu ama reccattusu asıl şaşırtan eşinin başına gelen bu kadar tehlikeye rağmen
Kralın sessiz kalışıydı
Marcus yani lenorayı haftalarca esir alan asker krala saygı göstergesi olarak boyun eğerek çıktı gittiReccattus tekrar kralına dönerek
" eşinize yaptıkları yanınamı kalıcak efendim o bizim lu...."
Bile demeden kral öfkeyle tısladı
"Sakın o kelimeyi söyleme komutan kim olduğunu unutma "
Reccattus sessizce boynunu eğdi
" onu görmüyecekmisiniz "
Ama kraldan herhangi bir yanıt alamadı
" eğer onu istemiyorsanız ona ben sahip çıkmak istiyorum kralım "
Ama bu kelimeyi söylemesiyle kral boynuna sarıldı
Komutanını ayakları yerden kesilecek şekilde havaya kaldırarak
" benim olana karışmayacaksın komutan boynundan büyük işlere karışıyorsun ve bu sonun için hiç iyi olmayacak "
Komutanını geri püskürtüğünde reccattus derin nefes aldı
Bu kelimeyi bilerek söylemişti ama istediği cevabıda aldı
Kralına başını eğerek sessizce taht odasından çıktı
Revire giderek lunasını görmeye gitti
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LYCANTHORP ( Tamamlanmış Kitaptır )
WerewolfLenora kateliyn kanında alfa kanı olmasına rağmen kurtlar tarafından hor görülüyordur dilsizdir ve konuşamıyordur yapılan bir sürü partisinde eşi acımasız lycan kralı Duncan Emrick ile tanışır kral lycanını zapt edemez sadece kan ölüm ve gözya...