46.bölüm

210 14 8
                                    


Hiç saymadığı kaçıncı kanlı pamuğuda çöpe attı
Kırılmış bir kalple hastaneye girmişti annesini görmek istiyordu ama onun karşısına böyle yıkılmış çıkamıyacağını biliyordu

O yüzden uğramadan önce hastanenin lavabosuna girerek kanını durdurmaya çalıştı

Eşinin pençeleri derinine kadar saplanmıştı
Sonuncu pamuğuda çöpe attıktan sonra durgun hayat enerjisini kaybetmiş gözlerle çöp kutusuna bakıyordu

Hep kanlı pamuklarla dolmuştu
Ve bunu ona yapanda eşiydi
Gözleri bu kez lavabo aynasına kaydığında şişmiş yorgun gözlerle kendini analiz ediyordu

Gerçekten çok yıkıldığına şahit olmuştu
Kralın bu zamana kadar yaptığı tüm acımasızlıkları affedebilirdi ama kendisine söylediği bıçaktan daha keskin sözleri affedemiyeceğini çok iyi biliyordu

Ve ne olursa olsun hep bir tarafının eşine kırgın kalacağını biliyordu
Onu affetmiyeceğini biliyordu

Derin titrek bir nefes alarak cebinden bir bez parçası çıkardı ve yaralı omzunu sarmaya başladı

Kimseyle konuşmak görüşmek istemiyordu kimseye başına gelenleri anlatmak istemiyordu

Hastanede olmasına rağmen tedavi olmak istemiyordu çünkü buradaki herşey eşine aitti O yüzden oda kendi çapınca tedavi oldu

artık onun dergahı olan hiç bir yerde kalmak istemiyordu  annesi eğer gözlerini açarsa onuda alıp hiç bilmediği bir yere gidecekti

Derin bir nefes daha aldıktan sonra lavabodan çıkmak için kapıya yöneldi
annesini görmek için sabırsızlanıyordu

Koridora girdiğinde hemşireler onu midesini bulandıran bir saygıyla selamladılar artık yarından itibaren hiç bir şeyi görmeyecekti

Odasına girip kapıyı kapattı gözleri yatakta uyuyan annesinin üzerinde geziniyordu şifacıda kontrolleri yapıyordu

~ durumu nasıl ~

Dedi zihin bağlantısıyla
Doktor kıza göz gezdirdikten sonra

" iyi şuan sadece uyuyor "

Kız yavaşça başını salladı yavaş adımlarla annesinin yanına gitti ama doktorun meraklı bakışlarını hissedebiliyordu

" iyimisin lenora "  elinden geldiği kadar sesini yumuşak tuttu

Kız ona kısa bir göz attıktan sonra başını salladı
Annesinin yanındaki koltuğa oturup

~ ben iyiyim biraz sarsıldım ama iyiyim işte ~

Şifacı kolunu incelerken

" bana pek öyle gelmedi ama bir bakmamı istermisin canım " dedi

Kız bakışlarını başka yöne çevirerek göz temasını kesip

~ her insan sarsılır doktor strick ama atlatıcam iyiyim lütfen bir şey sormayın "  dedi

Şifacı tebessümlü bir şekilde

" şifacı olduğum kadar enerji alanındada iyiyim kızım enerjin çok düşük "

Nasıl düşük olmazdıki kalbi ruhu parçalara ayrıldı canı çok yandı eşi tarafından kırılmadık hiç bir duygusu kalmamıştı

Tek istediği mutluluk ve huzurken
Hayatı tepe taklak oldu
Bakışlarını şifacıya çevirdi
Şifacı kızın şişmiş kan çanağı gözlerinden
Ne kadar kötü şeyler yaşadığını anlayabiliyordu
Ve sarılmış yaralı koluda bunun tam kanıtı

LYCANTHORP   (  Tamamlanmış Kitaptır  )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin