34.bölüm

292 16 9
                                    

LENORA KATELİYN

Kahvaltı dramından sonra odamda huzursuzca nutuk çiziyordum

Yalnız kalsak bu güzel bir anı olurdu ama
Duncan işte...kendi bildiklerini yapar

Adamları ne kadar bunu umursamıyormuş gibi davransada onlarında benim rahatsız olduğum kadar rahatsız olduklarına emindim

Marcus kral onu azarladıktan sonra gözlerinde adeta intikam ve nefretle bana bakıyordu

Birşeyler yaparmı amacı ne artık gerisini tanrı bilir
Neyse derin nefes alarak içimdeki huzursuzluğu gidermeye çalıştım

Bugün Duncanla derin bir konuşma yapacaktık ve hiç bir huzursuzluğun bu anı bölmesini istemiyordum

Kapım yavaşça açılınca recc içeri girdi
Onu görünce kızarmama engel olamadım

Çünkü beni oda görmüştü
Yavaş adımlarla yanıma kadar geldiğinde

Utancımdan bakışlarımı kaçırıyordum
Recc rahatsızlığımı fark ederek

" lenora...utanmana gerek yok aksiride benden çünkü bunda senin bi suçun yoktu böyle olmasını hiç birimiz beklemiyorduk "

Böyle bir arkadaşım olduğu için gerçekten minnettardım
Bana her türlü konuda destek oluyordu

Ona tebessümlüce gülümseyip kafamı salladım recc omzumu tutarak

" seni yargılayacak kimse yok rahat ol " dedi

ama kapıdan bir ses

" ben yargılarım " dedi

Sesin geldiği yöne baktığımızda marcus iğrenç bir şekilde sırıtarak kapı pervasına yaslanmıştın

Ben huzursuz olurken recc sıkıntılı bir şekilde

" burda ne arıyorsun marc.." dedi

Marcus omuz silktikten sonra

" buralardan geçiyordum ve istemeden kulak misafiri oldum...kesinlikle aynı fikirde değilim "

Sonra yanımıza kadar gelip tam karşımda durdu onun o lanet yüzünü görmemek için bakışlarımı kaçırıyordum

Beni baştan aşağı süzüp

" seni tebrik ederim yavru gerçekten beni şaşırtmayı başardın " dedi

Bakışlarımı yavaş yavaş ona sabitlerken o devam etti

" eninde sonunda onu kandıracağını biliyordum "

Recc aniden araya girerek

" ne demek istiyorsun nasıl kandırmış kralı " dedi

yavaş yavaş kızıyordu marc devam ederek

" sence recc bi kadın erkeği nasıl kandırır tabikide baca...."

" yeter kes sesini " dedi recc

Sonra marcusun karşısına dikilip

" hiç bir şey düşündüğün gibi değil "

" değilmi...görmedinmi bugün kahvaltıda olanları sen kralın öyle bir harekette bulunmasını bekliyormuydun krala bunu yaptırdıysa tanrı bilir yalnız kaldıklarında adamı nasıl büyülüyordur " dedi

Sonra kafasını bana çevirerek yine o iğrenç gülümsemesiyle

" kim derdiki bu masum dilsiz yavrunun içinde fahişe bir sürtük yatıyor "

Duyduklarımla başımı eğip dolan gözlerimi gizledim
Recc aniden koca bir yumruğu marcusun suratına indirerek

" defol git burdan "

Marcus patlayan dudağını silip öldürücü gözlerle recce baktı

" bu burda kalmıyacak " dedi ve gitti
Recc gittikten sonra yavaşça bana döndü
Etkilendiğimi görünce
Sıkıntıyla iç çekti

" lütfen lenora onun dediklerine aldanma seninle uğraşıyor biliyorsun seni sevmiyor bulduğu her fırsattada seni inciticek güçlü olman lazım "

Keğıdı ona uzattım

~ o benim hakkımda böyle düşünüyorsa kaledeki tüm erkekler böyle düşünüyor ~

Recc derin bir nefes alarak

" ben öyle düşünmüyorum çünkü böyle olmasını sen istemedin...lenora güçlü olmak zorundasın kimsenin seni incitmediğinden emin ol onlar krallarını böyle görmeye alışkın olmadıkları için yargılıyorlar bu onlar içinde kral içinde yeni ama zamanla alışıcaklar "

Recce sarılarak teşekkür ettim oda bana mesafeli bir şekilde sarılarak karşılık verdi

Kafasını saate çevirip

" saat dörde on geçiyor kralla görüşeceksin hemen hazırlan "

Doğruya görüşme vardı hemen hızlıca banyoya girip üstümü değiştirdim uygun güzel bir boyluk giyindikten sonra çıktım

Recc bana bakıp

" iyi duruyor hadi kralın huzursuzlaştığına eminim git artık " dedi

Kafamı sallayyıp kapıya doğru ilerledim ama tanrı kahretsin eteğim fazla uzun olduğu için ayakkabım eteğe sıkıştı diğer adımı atamadan

Yere kapaklanacaktım recc beni aniden yakalayarak düşmemi engelledi birlikte yatağı boyladık

Reccin yanakları kızardı

" iyimisin " dedi

Kafamı sallayamadan kapım settçe açıldı
Kafamı hızla çevirerek gelene baktım

Kimin geldiğini fark edince recc ve ben yerin dibine girerek birbirimizden ayrıldık

Kapkara gözleri reccin ve benim istenmeyen yakınlığımızı görünce iyice kısıldı

Sevişip oynaştığımızı düşünmüş olmalıydı ve bu göğüs kafesimi zorluyordu

Yüzünde mahçup ifade olan recce baktım sonra bakışlarımı korkarak öldürücü gözlerle recci izleyen krala çevirdim

Bize doğru yaklaştı ve recci hedef aldığını biliyordum

Recc utanarak başını eğdi bana yardım ederken kimse tarafından görülmek istememişti

Özelliklede kral tarafından

Kral sessizce hırlayarak

" sen çık dışarı " dedi

Recc bana anlık bakınca gitmesi için başımı salladım recc hızlıca çıkarak
Odayı terk etti şimdi onunla sadece ben vardık

Recc ten sonra öldürücü bakışlarını bana çevirdi
Sıkılmış yumruklarını ve hızla inip kalkan göğsünü görünce endişem içimi kavurdu

Bir adım atarak
Zihin bağlantısıyla

~ yemin ederim göründüğü gibi değil ~

Dedim gözlerimdeki tüm samimiyet ve dürüstlükle

" göründüğü gibi değilmi "

İğrenerek nefretle dudağını kıvırdı

Ses tonu beni ürküttü öfkesiyle bunu örtbas etmeye çalışırken ne kadar ihanete uğramış olduğunu hissedebiliyordum...ki bu düşünce göğsüme ağırlık verdi

" seninle konuşmam için bana yalvardın sonunda kabul ettiğimde gelmedin ve bunun yerine adamlarımdan biriyle ahlaksızca oynaşmaya karar verdin "

Onun sözlerine karşılık incinmeyle kesik bir nefes verdim söylediği her zehirli söz karnıma yumruk gibi saplanmış ve beni darmaduman etmişti

~ hayır hayır bu doğru değil yanına...~

" kalanını kendine sakla siz kadınların nasıl olduğunu öğrenmiş olmalıydım . şüphelerim vardı ve onlara en başından beri itimat etmeliydim kitabımın sende olduğunu biliyorum oku ve kendin öğren bunun için tekrar bana gelme "

Söylediklerinden sonra beni orada hiç durmayacakmış gibi akıp giden göz yaşlarımla yanlız bıraktı

Neden hep başa dönüyorduk .


LYCANTHORP   (  Tamamlanmış Kitaptır  )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin