box hocam <3

planı işleme sokma vakti

Telefonu eline almış ve bir numaraya tuşlamıştı.

/Han/

Bana sana atacağım kişinin adamlarını yavaşça çürütüp, başlarında olan adama ihanet etmelerini istiyorum.
Dahası bu adama da çıkartamayacak ve belli olmayacak şekilde çip takın
Yarına kadar yaşatmayacaz

Tamam min
Hazırlanıp herkese haber veriyorum

Arama sonlandırdı*

"Birazdan haber gelir" demiş telefonu indirmişti kulağından, mesajlar kısmını açıp adamın adı ,soy adı , nosunu vermişti.

Bi süre sonra gelen bildirim ile ayaklanmıştı.

"Felix'i burda bırakın, gidiyoruz. Adam paket. Kendisi kaşındı" demişti yoongi. Kapıyı açmış onları bekliyordu. Şaşkınlığı atlatıp hazırlanıyolardı.

Çıkmadan önce seokjin durgun bir bakış atmıştı.

"Hadisene seokjin" demişti namu.

"Ben korkuyorum" demişti boğazı düğümlü şekilde.

"O halde sen burda kal biz seni görüntülü arayacaz hem sabaha kadar gelemezsek felix te yalnız kalmamış olur. " demişti jimin ve jinin omzuna samimi şekilde 2 kez vurmuş çıkmışlardı.

Yoonginin adamları, Chan'ın adamlarını etkisiz hale getirmişlerdi. Chanı da.

Yola çıkmış araba son hızı ile gidiyorlardı. Yol biraz karanlık ve boştu. Sokak lambaları olmasa bu kadar hızlı gidemezdi, o ışıklar bile yolu azıcık aydınlatıyordu.

Deposuna geldiklerinde herkes arabadan inmiş temiz havanın tadını çıkartıyorlardı.

Yoonginin "şurdan " demesiyle herkes havanın güzelliğini bırakmış yoongiyi takip ediyordu. Karanlık yerlerden geçirmişti yoongi ama yoongi burayı ezbere bildiği için ışık kullanmadan bi yere çarpmadan yürüyordu.

Arkadakiler ise namu hariç, el ele tutmuş kaybolmamaya çalışıyodu. Jimin etkilenmişti.

Adamın yanına vardıklarında kapkaranlık büyük bi oda onları karşıladı. Odada tek ışık vardı. Oda chanın üstüne düşüyordu. Sadece chanın üstüne düşen ışık odayı pek aydınlatmasada ışık gördükleri için şükür çekmişlerdi.

Chanın başını bi çuvalla kapatmışlardı. Bayıltılmıştı ama uyanması için yoongi adam baygınken dövüyodu.

En son kendine geldi. Çuvalı kafasından kaldırmış ve parmak çıtlatma sesi ile yoonginin adamları silahların olduğu dolabın üstünde ki ışığı açmıştı. Namu hemen seokjini görüntülü aramıştı. Telefonu adama doğru tutup oda izliyordu.

Seokjin babasını bu şekilde gördüğü için gözleri dolmuştu.

Namu telefonun arka kamerası ile gösterdiği için chan, seokjini göremiyordu.

Yoongi chana yaklaşarak "Vay. vay. vay. Kimleri görüyorum. Yoksa bu adam " demiş saçını tutup çekerken devam etmişti. "Telefonda zırt pırt sözümü kesmeye kalkan adam mı? Hah tesadüfe bak. Sıktım tuttu. Evet o adam " demesiyle saçını daha çok çekmişti.