karabasan

55 25 50
                                    

Jimin ağlayarak hoseokun yanına gitmişti.

"Hosişşş, o başkaları ile yatıp kalkıyoo"

Hoseok jimine kocaman sarılmıştı.

"Sen unutmadın mı bakayım daha onu"

Jimin unutmamıştı, gün geçtikçe nedensiz yere daha çok özlüyor, yoonginin sarılmasına ihtiyacı olduğunu düşünüyordu.

"Onu sevmeye başladım sanırım" demiş ağlamaya devam ediyordu. İçerde Jeon ve Tae halen konuşuyordu. Sesler oraya gitmiyordu.

"Ah benim talihsiz arkadaşım, zorbana mı aşık oldum sen bakayım? " hoseok dalga geçer gibi demişti ama halen jiminin sırtını sıvazlıyordu. Bu jimine iyi geliyordu.

"Hiç iyi değilim hosişim " demiş ağlamaya devam ediyordu. Hoseok ise sırtını sıvazlamaya devam ediyordu.

Jimini bir sandalyeye oturtmuş ve soğuk bişiler getirmişti.

"Bak jimin, eğer ona duygu beslediğini hissediyorsan ve ona onu kullandığını söylüyorsan bu yoonginin yaptığı hatayla aynı derece de bi hata olur. Seviyorsan aksiyon aramadan seviyorum de bitsin gitsin be. Siz ikiniz de halen ergen gibi davranıyorsunuz. Biri zorbalamaya kalkar, biri intikam için kullanır. Bence doğru yolda değilsiniz. Ve yoonginin yaptığı, yanlış diyemicem. Biri gelse bana 'ben seni kullanıyodum' dese anında siler hayatıma tekrar başlarım ve o kişi sikimde bile olmaz. Bu yüzden bu davranışlarınıza dikkat edin. Sonra dan üzülecek bişi yapıyorsunuz, kalplerinizi kırıyorsunuz. Haksız mıyım jimin? "

hoseokun uzun ve öz konuşması jiminde pişmanlık hissi yaratmıştı.

"Evet ileri gittim kabul ediyorum" demişti jimin.

"İşte bundan bahsediyordum. İş işten geçtikten sonra pişman olmak işi düzeltmiyor maalesef. Bu yoldan sonra bu işi ancak yoongi pişman ve bunu söyleyecek kadar olgunsa hallolur. Ama oda çekinirse bu işin sonu mezarda biter. "

Jimin kafasını kaldırıp masaya vurmuştu. Tekrar kaldırdı ve tekrar vurdu. Tekrar tekrar ve tekrar.

"Tamam jimin yeter, böyle bi yere varamazsın. Emin ol, bu hayatın içinde sen olduğun için bunları görmüyorsun. Eğer ben yaşasaydım bende görmezdim ve sende bana aynı aklı verirdin. Haksız mıyım? "

Jimin kafasını kaldırıp hoseoka baktı ve onay verircesine kafasını salladı. Jiminin gözleri kızarmıştı ağlamaktan, alnı da kızarmıştı masaya vurmaktan.

Hoseok bi sıcak çikolata yapıp gelmişti.

"Al bakalıl jimincim, mutluluğun formülü, çikolata"

Jimin dudağının kenarından sırıtarak hoseoka sonra hoseokun elinde ki bardağa baktı ve hoseokun elinden aldı.

"İyi ki seninle tanışmışım hosişim "

"Aa ama artık üzme kendini yeter. İlk geldiğiniz gün bide bana diyodunuz yeter duygusala bağlama. Demekki bi hayır varki tanıştık. Aynı şey sen ve yoongi içinde geçerli. Hayırlı bir şey var ki karşılaştınız ve aynı üniversiteye düştünüz. "

Jimin içinden yine hoseokun haklı olduğunu geçiriyordu.

Elinde ki içeceği içmişti.

.
.
.

Tae ve Jeon konuşmayı bitirdiğinde Jeon jiminin yanına, Tae de yoonginin yanına mutlu şekilde gitmişti.

"Jimiiiiinn! Bil bakalım ne olduuuu" demişti Jeon jimine mutlu ses tonunda. Jimin bu ses tonundan bile mutlu olmuştu. Uzun süredir güzel haber alamıyordu.

box hocam <3Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin