box hocam <3

hocam neden bana garip bakıyor ¿

Hafta sonu gelmişti. Cumartesi günü, beni bi kaç dövüş sanatları kursuna gönderecekti jimin.

"Jimin bak cidden istemiyorum ya "

"Olmaz! Hadi geç de kaydını yapalım, kareteden sonra boxa gideceksin "

"Üfff jimin üffffff"

"Hadi yürü arabaya. "

Jimin beni zorla arabaya bindirdi ve arabayı çalıştırdı.

Karete kursuna geldiğimizde jimin koçla konuştu ve 15 dk süren konuşmanın ardında ben kabul edildim ve hemen yarın gelmem istendi.

Çıkmadan kurs saatlerini de ayarladılar. Her Okul çıkışından sonra 1 saat gelmemi istedi ve bizde kabul ettik. Üniversitemizde ders bitiş saati 16:50 dir (4:50).

Sonra box kursu için yola koyulduk.

Kursa geldiğimizde çok garip bir manzara ile karşılaştık.

Dışardan herşey siyah görünüyordu. Yani tek katlı bir ev gibi ama simsiyah.
İçeri girdik ve fazla arayışa gerek kalmadan oranın sahibi Kim Taehyung geldi. O sırada ben içerde ki adamları görüp kaçmıştım. Çok büyük cüsseye sahiplerdi.

"Merhaba, iyi günler. "

"Merhaba, kayıt için mi geldiniz "

"Evet "

"Buyrun, oturun kaydı yapalım"

"Arkadaşım Jeon Jungko- bir dakika. Aahğğ kaçmış yine "

"Anlamadım"

"Hemen geliyorum. Bir arkadaşımı buraya getirecektim ama dışarda ki siyah renkten dolayı biraz ürkmüş sanırım ve içerde ki bu adamlardan "

"Oh, sorun değil bekliyorum. Ben konuşup ikna ederim "

"Hemen geliyorum"

Jimin dışarı çıktı ve beni araba da gördü.

"Jungkook! Aç kapıyı! Senin yüzünden rezil olduk! Aç şu kapıyı dedim sana "

Açtım ve "ben girmek istemiyorum jimin! Zorlayamazsın! Burası çok ürkütücü ve içerdeki adamları görmedin mi? Hepsi ayı gibi" dedim.

"Sen gel biz onları hallederiz hadi jungkook"

Kapıyı pencereden elini geçirerek açtı ve sürükleye sürükleye içeri geçirdi beni. Bir adam vardı. karşımızda ki koltukta oturmuştu ve beni gördüğünde çok şaşırmıştı.

"Demek jungkook isimli arkadaşın bu he"

"He valla bir türlü ikna edemediğim arkadaşım"

"Ben çocuk değilim jimin! "

"Vay atarlıyız, güzel. Zaten burda yumuşak kalplilere yer yok yani hemen kırılan, hemen ağlayan "

"Şey bey"

"Kim Taehyung ama siz bana kim diyebilirsiniz "

"Tamam benimde adım park jimin. Ama siz park deyin bay kim "

"Tamamdır bay park"

"Şimdi benim arkadaşım aslında biraz duygusaldır. "

"Anlaşıldı"

Taehyung denilen adam bana garip garip bakıyordu. Nedenini anlayamadığım bakışlar atıyordu. Ay yeter bakma bana diye bi bağıracam.

Bi süre sonra bana bakmayı kesti ve jimine "sorun değil, ben burda değiştirecem" demişti. De demek bu şimdi. Salak adam.