BÖLÜM 25

632 42 73
                                    

Ay hellooo

Şey bu aralar baya bir yoğunum özür dilerim o yüzden sizi bekletmemek adına kısa da olsa bir bölüm yazidm. Bir de bu aralar yazdiklarimdan hiç memnun değilim

İyi okumlarr

🐞🐞🐞🐞🐞🐞🐞🐞🐞🐞🐞🐞🐞🐞

6 gün geçti. 6 gün boyunca her gün Ziyaret etti nida ama Bora'nın zoruyla tekrar evine döndü. "Zaten iki gündür benim yüzümden hastane köşelerinde yoruluyorsun gülüm git artık" deyip gönderdi zorla evine. Okuldan gelir gelmez ziyaret ediyordu. Bora'nın da işine geliyordu ama yorulmasını istemiyordu.

Cumartesi günü taburcu ettiler hastaneden. Bora nidaya söylemedi haftasonu biraz uyusun dinlensin diye. Evine gelip sessizce girdi içeri. Üstünü bile değiştirmeden kanepeye attı kendini

Aslında taburcu olmasına çok vardı ama artık sıkılmıştı. Hem o kadar gelip gidiyorlardi ki yoruyordu artık.

Uzandığı sırada telefonu çaldı eline alıp baktığında hem sevindi hem de olacak olanlardan tırstı

"Günaydınnnn"

"Günaydın nida"

"Yeni kalktım hemen geliyorum yanına"

"Gelemene gerek yok güzelim"

"Ay yeter artık bora kaç gündür beni hastaneden kovuyorsun. Yoksa beni yanında istemiyor musun?" Kaşları çatıldı kızın sinirden çünkü her defasında yorulma deyip eve gönderiyordu kızı

"Ne demek yanında istemiyor musun? Keşke sürekli yanımda olsan ama yorulmani istemiyorum hem.. hem ben hastanede değilim"

"Nerdesin ya?"

"Evde"

"Evde mi?" Kısa bir sessizlik oluştu o zaman anladı bora fırtına öncesi sessizligi "kapıyı aç geliyorum"

Hızla evden çıkıp anahtarını aldı. Kapıyı çalacakken kapı açıldı birden. Bora'nın yüzü gülümserken nida'nın kaşları çatıldı.

"Hoşgeldin" oğlan kapıyı aralayınca hızla içeri girdi "hiç hoş gelmedim. Neden bana haber etmiyorsun? Tek başına gelinir mi?" Kapıyı kapatıp kıza yaklaşıp elini tuttu

"Tek başıma gelmedim selcuktan rica ettim getirdi. Hem sen çok yoruldun biraz uyu istedim"

"Hem hoşgeldin öpücüğü yok mu?" kızı öpmek için yaklaştığında ellerinden sıyrılıp çekildi "yok  öpücük falan. Bana daha taburcu olmama var dedin"  elinden tuttu uzağa gitmesin diye "çok sıkıldım orda artık evime gelmek istedim" sanki yanında bir teğmen değil üç yaşındaki çocuk vardı. Öyle nazlı nazlı söylemişti ki

"İyi iyi. İyisin de mi? Bir yerin ağrımıyor"

"Aslında ağrıyor" endişeyle baktı oğlana

"Göğsün acıyor de mi? Ah bora ben seninle ne yapıyım? Çok mu ağrıyor gel otur şuraya"

Kız kolundan cektirirken izin vermedi kendine çekti kızı elini beline sardı "ağrıyor ama ilacı sen de?" Muzip muzip sırıttı kıza . Anlamaz gibiydi nida "bende mi?"

"Sende tabi. Nerde benim geçmiş olsun öpücüğüm?" Yalandan kaşlarını çatıp omzunu silkti"yok sana öpücük"

"Niyeymiş"

"Benden habersiz iş yapmanın bir cezasi olsun de mi ama?"

"Bak güzelim bana nasıl ceza verirsen ver seninle sınama beni."

"Hmm ne yapsak acaba bu konuda"

"Opebilirsin mesela" oğlan öpmek için eğildiğinde elinden sıyrılıp mutfağa doğru kaçtı

Sevda sarmalı / Bornid Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin