test123
-
"Şef ile ilişkin olduğunu biliyorum."
Sikeyim.
"Ben seni Bade Hanım'a yanlıyor sanarken sen büyük balığın peşindeymişsin meğer."
Geçen saniyelere rağmen Berkan'ın hala karşımda konuşuyor olmasıyla bunun en kötü kabuslarımdan biri olmadığı netleşirken girdiğim histeri krizine son vermeyi deneyerek ani bir inkara başvurdum.
"Ne diyorsun ya?"
Söylediği şey hayatımda ilk defa duyduğum bir dile aitmiş gibi tepki verirken onu başımdan savmayı umarak ekledim. "Sen kafayı yemişsin, gece gece musallat olma bana."
Berkan'ın sağlıklı düşünemediğine bir süre önce kanaat getirmiştim, bu yüzden şimdi de blöf yapıyor olması için dua etmekten başka bir şansım yoktu.
"Yapma be Alican," Omzumdan kavrayıp laubali bir tavırla konuştuğunda bir hışımla kolumu savurmam olduğu yerde yalpalamasına neden olmuştu.
"Yaşadığının arkasında durmamak yakışıyor mu senin gibi adama? Korkuyorsan korkma, sen aklına eseni yaparsın şefin götünü toplar nasıl olsa."
Sessizliğimi koruyarak nefretini kusmasına izin verdim, eğer çenesini kapalı tutmasını sağlayacaksa içerlediği şeyin karşılığını vermesine de razı olabilirdim.
"Ama salaklık bende ki sana nasıl güvendiysem sana şefi, bir adamı öptüğümü söyledim. Bu ne demek farkında mısın sen?" Zaten fazlasıyla farkında olduğum için şu an kendisiyle cezalandırılıyordum.
"Ben senin hakkında yanlış bir şey söylemedim ki, kendi çıkarları için insanları kullanan sinsi adamın tekiymişsin işte." Ayarsızca yükselttiği sesi tetikteymiş gibi her an etrafı kontrol etmeme neden olurken dişlerimi sıkıyordum.
"Kullandığın insanları aptal yerine koymaktan zevk alıyorsun, ama hakkını yemeyeyim ben buradayken sen hala işine devam edebildiğine göre zevk vermeyi de iyi biliyorsun."
Filmi koparan sözleri gözümün önündeki perdenin kalkmasıyla son bulurken üstünü kavrayıp arkasındaki arabanın kaputuna doğru ittiğimde beni engellemeye çalışmamıştı.
"Canına mı susadın lan?"
"Zoruna mı gitti?" Sırtı kaputun üstünde gerilirken bana geri bağırdığında yumruğum yakasını iyice sardı, tüm birikmişliğiyle buradayken onu kimsenin elimden alamayacağı daha iyi bir fırsat elime geçemezdi.
Ancak aynı anda caddeden geçen bir arabanın gürültülü kornası kafamın içinde şok etkisi yaratarak dış dünyayla bağlantımın yeniden kurulmasını sağlamıştı.
Gücüm dahilindeki tüm sabrı kullanmam anlamına geliyorsa bile beni tahrik etmesine izin vermeyecektim.
"Bak," Burnumdan verdiğim sık nefeslerin arasında gözüm led ışıkların ortaya çıkardığı otelin logosunu bulurken yakasını tutan parmaklarım gevşedi. "Bana anlattığın ne varsa bende kaldı, ne sana olmayan bir şeyi söyledim ne de seni olacak bir şeyin yolundan döndürdüm."
"O yüzden şu an burada bu haldeysen suçu kendinde ara, sapla samanı karıştırıp beni de daha fazla kafanda kurduklarınla muhatap etme."
Dürtülerime engel olmayı başararak üstünü serbest bırakırken Berkan ağır hareketlerle doğrulduğunda başını salladı. "Kafada kuruyorum değil mi?"
"Dün yerde ağzım burnum kan içindeyken onun bana bakmaya tenezzül bile etmeyip senin sikik alnının derdine düşmesini kafada kurmuş olabilirim,"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
blind taste |
Fanfiction"... bir gün istifasını vermek üzere son kez işe gelen genç bir aşçı, ve aynı gün tüm bunlara son vermek üzere çıkagelen büyülü bir italyan."