7.BÖLÜM: MAHKEME

95 16 9
                                    

Günler geçmiş ve o güne ulaşmışlardı artık bugün Derin ve Dolunay için artıık yeni bir yaşamın büyük adımlarından biri atılacaktı. Çok sıkıntılı bir dönemdi ve belirsizlik işleri daha da sıkıntılı hale getirmişti. Furkan'ı suçlayacak deliller ortaya çıkmamıştı. Çünkü Furkan yıllardır kurduğu düzenin yıkılmaması için elinden gelen her şeyi yapıyordu. Ona göre zorlada olsa ailesini bir arada tutmak onun için en önemli şeydi.

İşin bu tarafında ise Derin yoğun temposunu azaltmış kızının bu dönemi daha sağlıklı atlatması için elinden gelen her şeyi yapıyordu. Bu yolda anne babası ve kız kardeşi onun en büyük destekçisiydi. Dolunay'a boşanmayı babası ile söyleme fikri ise gerçekleşmemişti çünkü Furkan bunu kabullenmiyor. Daha da kötü etkilemesi imkanından dolayı Derin bunu tek başına gerçekleştirmişti. Tabi Dolunay'ın tepkisi birkaç hafta düzensiz uyku ve alt ıslatma problemleriyle geçmişti. Bu yüzden Derin uzman bir pedagog ile görüşmüş bu yönde adımlar atmaya devam etmişti.

Bu sırada Dolunay'ın Eylül ilgisi devam etmiş hatta artış göstermişti. Pedagog bunun normal olduğunu sadece bir süreç olduğundan bahsetti. Şuanki yaşamın problemine başka bir şeye sarılarak savunma mekanizması oluşturduğunu düşünüyordu. Özellikle komik olan ise Dolunay Eylül'e karşı ilgili olsada onun yanına geldiğinde ise daha çok utangaç birine dönüşüp iletişime kapanmasıydı. Tabi aynı şekilde dobra ifadesiz Eylül'ün Dolunay'ın bulunduğu ortamda ne yapacağını bilemeyecek birine dönüşmesiydi. Özellikle Dolunay'ın ofise ilk gidişi ayrı bir yer tutuyordu...

O gün pedagogdan çıkınca Dolunay annesinden Eylül'ü görmek istemişti. Derin ısrarlara dayanamayarak aracını Eylül'ün ofisine çevirdi. Gitmeden önce de Eylül'e durumu açıklayan bir mesaj çekmeyi de ihmal etmemişti. Randevusuz bir şekilde rahatsız etmek istemese de Dolunay'ın istekleri boğacak düzeye gelmişti. Yakın olduğu için erken vardılar. Yukarı çıktıklarında ise her şey hergünkinden farklı hissettirmişti Derin'e çünkü ilgisiz sekreter gayet ilgili davranmıştı. Bekleme odası ise klasik gürültüsünden uzaktı.

Hatta nedense etrafın ilgisi onların üstündeydi. Sanki herkes bir şey istese yapacakmış gibi bakıyordu. Dolunay ise etrafına meraklı meraklı bakıyor. Kişilerden hem utanıyor hem de onları kaçamak bir şekilde incelemeye çalışıyordu. Eylül'ün odasına girdiklerinde ise sanki içerden o kalabalık gürültüyü bir an aldığını düşünmüştü. Oda da Dolunay odayı inceliyor. Eylül bakmaktan kaçınıyor. Derin ise ikisi arasında bakışlarını gezdiriyordu. Tabi bu sırada onları kabul ettiği içinde ayrıca teşekkür ediyor. Dava hakkında soru soruyordu Dolunay'a belli etmeyerek. Sonrasında Dolunay ilgisini belli eden birkaç soruya boğmuş Eylül ise kararsız ifadeler ile daha çok kaçıyormuş gibiydi. Sonunda onları aşağı kadar yolcu edip bir gün akşam yemeğine geleceği sözünü de ağzından almayı başarmıştı Dolunay. O gün onun için gayet verimli geçmişti...

Bu anılardan sıyrılarak kendine gelen Derin kendisini hakimin karşısında bulmuş oldu. Şimdi daha da stres basmıştı çünkü boşanma iyi gitmiyordu. Hatta velayet için bile Furkan'ın baskısı büyüktü. Kendine göre tüm delilleri yok etmiş ve iyi bir aile babası olduğuna dair mahkemede çok iyi rol kesmekteydi. Derin rahatsız bir şekilde eğilerek Eylül'e yaklaştı ''durum iyiye gitmiyor sana güvenmem gerektiğini söylemiştin artık bir adım atmayı düşünüyor musun?'' Eylül yine rahat ifadesiz tavrıyla merak etmemesi gerektiğini jest ve mimikleriyle belli etti. İzleyiciler arasına baktığında ise stresli olan sadece kendisi olmadığını annesi ve kardeşinin de olduğunu fark etti. Babası ise onlardan daha rahat bir şekilde takip ediyordu.

Furkan son duygu sömürüsü sözlerini sıraladıktan sonra sıra artık Derin ve avukatına gelmişti. Eylül mahkeme başkanından izin istiyerek ayağa kalktı. Verilmesini istediği kararları talep ettikten sonra karşı avukatın itirazı ile mahkeme başkanı gerekçelerini delillere dayandırması gerektiğini kendisine belirtti. Furkan'ın egosundan yararlanmayı düşünen Eylül hakime Furkan'ın iş gününün son saatlerinde evinin bulunduğu şehirde bir otel odasına neden gittiğinin şüphe çektiğini bunun aydınlanması gereken bir durum olduğunu sorarak dolaylı yoldan Furkan'ın bu soruyu cevaplandırmasını bekliyordu. Furkan klasik kendini beğenmiş haliyle avukatını pekte takmayarak cevap vermeye yeltendi. Tam bu sırada hatta tanık kürsüsünde de eminim bizle gerçekleri paylaşabilir kendisi diye konuşarak Furkan'a küçümseyici bir bakış attı. Furkan tamda ondan beklenen gibi tabiki ben her zaman doğruları söyledim hiçbir şeyden korkmam diye çıkışarak tanık kürsüsüne çıkmayı kabul etti.

İki Hayat Tek "AŞK" (GxG)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin