2.1

474 52 47
                                    

[00.50]

"Nolacak şimdi?" Dedi arda. Can telefonun diğer ucundan sıkıntılı bir nefes daha bıraktı. "Biz kaldık kardeşim sanırım eskisi gibi."

"Semih inadı?" Dedi tekrardan Arda sinirle.

"Hayır tamam iyi değiller ama bir senedir idare ediyorlardı. Noldu birden?"

"Bilmiyorum can. İnan bilmiyorum. Semih sadece kenanla kavga ettik ve arkadaşlığımız tamamen bitti mesajı atmış."

Ne konuştuklarını bilmiyordu. Aralarında ne geçtiğini. Can'a arkadaşlarının öpüştüklerini söyleyememişti söz verdiği için. Sonradan nasıl kavga ettikleri hakkında da bir bilgi alamiyordu Arda. Semih işte... ketumdu. Kenan ise Semih söylemiyorsa hayatta söylemezdi.

Ama tamamen arkadaşlıklarını bitirmiş gibiydiler.

Okulda yan yana durmamaları ikisinin de kendi sınıf arkadaslariyla takilmalari birbirlerine bakış bile atmamaları. Arda ve Can kafayı sıyıracaktı.

Can öfkeliydi bu sefer. Alttan alacak gibi değildi."Ne bu? Taraf seçmemizi falan mı bekliyor?"

"Gerizekalilar!" Dedi Arda. Kenan da Semih de öyle bir şey beklemezdi tabii ama anlatmadıkları sürece nasıl yardımcı olabilirdi diğer iki arkadasi?

Arda uyumadan önce Can'ı aramıştı, Semih'in mesajından sonra. Bir şeyleri değerlendirmeleri gerekiyordu. Tekrar uzandı yatağa ve gözlerini kapadı. Can hala söyleniyordu.

Alt kattan gelen büyük gürültüyle sıçradı. Altay yine rahatsız ediyordu bu saatte gelerek. Bir iki dua okudu arda korktuğu için.

"Kapı kirilacak gibi kapandı yine. Kesin abim sarhoş. Hadi ben kapatiyim da şu adam Kerem abiyi arayıp rahatsız etmesin diye telefonunu alayım." Can onaylayan bir şeyler söyledikten sonra Arda uykulu ve mahmur gözlerle odasının kapısını açtı. Bıkmıştı şu hareketlerinden.

"Lanett....olsunnnn keremmmm." Merdivenleri inerken söyleniyordu Arda. Ya napmisti yine bu Kerem? Mesajlarına mi cevap vermemişti de kudurmustu esmer adam!

"Laaanet olsun!" Arda salona adımladığında başka bir ses daha duymustu. Barış ya da ismail değildi.

Ferdi. Erenay.

Arda, kapının önünde Altay'a yaslanmış ayakta zar zor duran Ferdi'ye bakıyordu şimdi. Abisi ona şirin gözükmek için anahtar elinde gülümsedi.

"Ferdi sarhoş. Benden çok içti bu gece. Normalde böyle değildir bu. Anlamadim."

Arda, hala kendinde olmayan ve ayakta uyuyor gibi duran kivirciga bakıyordu. Az kalsın kafası kapıya carpacakti ama Altay onu tutup omzuna yatırdı. Bu Ferdi'yi ilk defa sarhoş görüşü değildi evet fakat genelde kendini kaybetmezdi.

"Niye her gece biri sarhoş bu siktiğimin evinde!" Diye bağırdı arda. Uykusuzdu. Morali bozuktu ve uğraşması gereken ayyaşlar vardı.

"Kusmaz di mi?" Arda kollarını bağladığında ferdi melun melun suratına bakıyordu. Arda ona tripliydi. Çünkü geçen gün takmadığı yetmiyormuş gibi bir daha gönlünü almak için yazmamıştı bile. Birkaç kere karşılaştığında ise arda onu gorunce yüzünü çevirmesine ragmen kızdığını anlayamamıştı sanırım.

"Gel yardım et. Adam çok uzun değil ama kas kütlesi maşallah." Dedi abisi dengesini şaşırınca. Arda biblo gibi dikilmeyi bırakıp
göz devirerek bir kolundan tuttu ve ferdiyi sertçe koltuğa itti.

"Lan çocuğu öldür demedik." Onun da konuşması yayikti ama biricik kıvırcığı, Ferdi'ye laf ettirmiyordu.

Ardından Altay, aniden Arda'yı süzmeye başladı."Niye giyinik değilsin sen?" Dedi tüm sarhoşluğuna rağmen.

mesela yani. |arferHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin