11

32 6 1
                                    

Sonunda In'in bağırmaları bittiğinde sırılsıklam olmanın şokuyla ellerimi iki yana açıp In'e baktım.

İşte o an dananın kuyruğu koptu, In ne bok yediğini anlayıp geri geri adımladı
Jay ellerini kavuşturmuş olan biteni izlerken In tutup da Taehyun'un arkasına saklanınca üstüne gitmeyi kestim.

Derin bir nefes alıp sabır diledim

"Sucuk ettin lan herifi"

Jay bu defa sakinleşme isteğimi baltalamak ister gibi gevşek gevşek konuşunca yavaş adımlarla tribüne yürüdüm.

Başta In olmak üzere  birkaç kişi daha peşimden geldi. Geri dönüp bakmadığımdan diğerlerini göremedim sadece çantamı karıştırıp peçete bulmayı ummuştum.

Gerçi peçetenin falan etki edeceği yoktu. Üstümdeki triko tüm suyu emmiş iyice ağırlaşmıştı.

"Oğlum zaten neden kolluyla oynuyorsun ki Jake yarım saattir çıplak geziyor çıkar gel üstündekini"

Sunwoo da olaya dahil olunca bıkkınca nefes verdim

"Hepimiz gördük zaten yüzerken ne nazlanıyorsan"

In bir de pişkin pişkin laf atınca tekme tokat dalacaktım ya ben daha harekete geçemeden o harekete geçip üstümdeki kazağı tutup çıkarttı. Altımda tişört olmasa o güzel dişlerini bir yumruğumla indirebilirdim.

Yüzündeki pis sırıtış 'her şeyi bilerek yaptım ve evet ben bir piçim' diye bas bas bağırırken kazağımı topaklayıp kenara fırlattı.

Bugünün acısı In'den çok fena çıkacaktı bunu bildiğinden daha da özgüvenle arzıslaşıyordu ki buna değdiğinden emin olabilsin.

"Bunu fena ödersin"

Gözlerimi kısarak mırıldanıp sadece In'in duyduğundan emin oldum o ise göz kırpıp kırıtarak diğerlerinin yanına dönmeden kıçıma şaplağını yapıştırdı.

Aklımdan In için güzel planlar kurarken ıslak saçlarım iyice sinirimi bozduğundan kafamdaki lastiği çıkardım. Saçlarımı bu kez tepeden toplarken kısa tutamlar lastikten kaçtı ama yapacak bir şey yoktu In sıfatıma sıçmıştı zaten.

Tek avuntum havanın kararmasıyken en azından Taehyun'a ayan beyan rezil olmuyordum. Tabii In gibi bir akrabaya sahip olmanın getirdiği utancı hesaba katmıyordum.

O dakikadan sonra maça odaklanamadım zaten herkes biraz dağılmıştı bu yüzden bir on dakika daha oyalandıktan sonra oyunu bitirip evlere dağıldık.

Bunları bu kadar rahat anlattığıma bakmayın beynimin tüm hafızası basketbol oynayan Taehyun fotoğraflarıyla doluydu.

Hırsla topu kaçırıp sürdüğü dakikalarda alt dudağını dişlemesinden uçlarından ter damlayan kahküllerini geriye yatırdığında ortaya çıkan biçimli alnına kadar her ayrıntısına hayran kaldığım binlerce görüntü aklımda patlayıp duruyordu. Yine de tüm bunları akşam yatağıma girdiğimde düşünmek için erteliyordum.

Bugün In'lerde kalacağımdan kafam biraz rahattı. En azından eve gidip annemin hava durumu kadar değişken ruh halinin bugünkü durumuna göre günüm belirlenmeyecekti.

In eve kadar sessizliğini korudu bir ara telefonundan birilerine yazdığını görsem de pek umursamadım. Eve döndüğümüzde ve hatta akşam yemeğine oturduğumuzda bile konuşmadı.

En son teyzeme masayı kaldırması için yardım edip In'in odasına girdiğimizde kendini yatağına atan In'in tepesine dikildim.

"Derdin ne?"

Gözlerindeki dalgınlık dikkatimden kaçmazken doğruldu

"Ne demekmiş o?"

"Yol boyu sustun yetmedi yemekte de ağzını bıçak açmadı ne bu haller?"

"Sen de bir şekilsin ha konuşsak bir dert sussak bir dert yaranamıyoruz "

Kendi kendine söylenir gibi ters ters baktı

"Yok yok var sende bir işler "

Ben kendi rızasıyla söylesin diye üstüne giderken o sadece omuz silkmekle yetindi

"Hyunjin'den ayrıldığından beri bir tuhafsın ne o kocanı mı özledin?"

Abartılı bir çeviklikle ayağa dikilen In birden dolabına yönelip kıyafetlerini değiştirmeye başladı

"Maç boyu dip dibeydiniz sana da hak vermek lazım özlememek elde değil tabii"

"Şort mu giyersin pijama mı?"

Konu değiştirme çabasındaki kuzenimi iplemeden elindeki pijama altını aldım.

Ben altımdaki şorttan kurtulurken bir yandan da konunun kapanmadığını hissettirmek için In'e döndüm

"Hişt aloo kime diyorum? İlla çitlerin orda birbirinizi yediğinizi mi söylemem lazım?"

In dağınık ifadesini toparlayıp o tilki gözlerindeki kurnaz ışığı yaktı

"Saçmalama! Olmadı öyle bir şey"

Tek kaşım havalandı

"O zaman Hyunjin'in ağzına inleyen de Jaydi?"

"Offf be! Nerden gördün yaa?"

Üstümdeki tişörtü sıyırıp kenara attım

"Ayan beyan yiyişiyorsunuz oğlum nerdeni mi var bu işin bir de inkar ediyorsun ya utanmadan "

In sesimin haddinden fazla çıkmasıyla elini ağzıma bastırdı

"Suss! sessiz olsana annem duyacak"

"Herifi milletin içinde emcüklerken anneni düşünme bir anda ana kuzusu kesil?"

In'in yanakları hafiften kızarınca zevkten dört köşe oldum böyle fırsat ayda yılda bir geçerdi elime

"İyi miydi bari?"

In gülerek sorduğum soru karşısında utangaç tarafını kaybederek bir tane indirdi omzuma

"Onu senin sarıya sormak lazım herif sen önünde soyunduktan sonra kopardı bağları dünyayla"

In yüzündeki tehlikeli parıltılarla konuyu kendinden bana çevirince boş gözlerle baktım ona

"Ne saçmalıyorsun?"

Buradayken yattığım döşeği çıkarıp yere sererken In'e "söylediklerin umrumda değil" dercesine arkamı döndüm

"Taehyun diyorum çadırı kurdu diyorum!"

"Off In saçmalama gece gece geç yat şuraya"

Ne kadar düz durduysam da In kendinden emindi

"Oğlum taşak geçmiyorum lan harbi diyorum. Maç boyu dipçik gibi duran adam birden kambur durmaya başladı dakika başı da sana bakmaktan oynayamadı inanmıyorsan Jake'e sor o da fark etti"

Son dakikalar Jake'i mal mal sırıtırken görmüştüm ama bu bir şeyleri açıklamaya yetmezdi Jake her şeye sırıtırdı Taehyun da yorulduğundan kambur durmuş olabilirdi. İşte bu düşüncelerle umuda aç yanımı susturdum.

In beni gördüklerine(?) inandırmaya çalışsa da abartma huyunu biliyordum bu yüzden içimde varlığından bile haberdar olmadığım değişik dalgalanmalar hissetsem de engel olmaya çalışıyordum.

"Neyse ne konuyu değiştirerek kurtulurum sanma bu konuyu derinlemesine konuşacağız şu ışığı da kapat"

Hala ayakta duran In istediği muazzam tepkileri alamayınca dediğimi yaptı.

Gece boyu yatakta bir o tarafa bir bu tarafa dönmekten gözüme uyku girmeyecek belki de bir hafta içimdeki bu karıncalanma hissiyle yaşayacaktım çünkü ne dersem deyim aşk mantık tanımıyordu.

Love is Untangible || taegyuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin