17

25 2 1
                                    

Uzun bölümle geldimm yorum yapsanız çok güzel olacak(yatırım tavsiyesi değildir).
.
.
.

"Hayır öyle değil işte, x kökten çıkarken mutlak değerle çıktı ya hani"

Yuna gözüme boş boş baktı

"Sen ne yaptın? Direkt pozitif sayıymış gibi düşündün ama negatif de olabilirdi o yüzden eksili değeri de alıyoruz"

Anlattıklarımın hedeflenen yere ulaşıp ulaşmadığını algılamak için yüzüne baktım

"Yani kökten çıktı diye eksi mi oldu?"

"Hayır, kökün derecesi çift sayı olduğu için mutlak dğerle çıktı"

Beklentiyle yüzüne baktığımı fark edince kafasını salladı

"Anlamadın değil mi?"

"Çok mu belli"

Elimdeki kalemi bırakıp oturduğumuz bankta geriye yaslandım

"Bu iş soru çözmeyle olmaz konu eksiğin var bazı temelleri bilmediğinden basit sorular bile zor geliyor"

Dizlerime yasladığım kitabı kapatıp kenara koyarken bacak bacak üstüne attım

"Aaa yeter ama ya böyle bir eziyet ne işime yarayabilir bir de üstüne daha fazlasını mı öğreneceğim? Dediğini geri al yoksa bayılcam şimdi şuraya"

Drama yaratmaya başlayan Yuna bankta omurgasız gibi kendini bırakıp kayarken aynı zamanda da huysuz huysuz söyleniyordu

"Sanki ben çok meraklıyım sana ders anlatmaya, en azından elli altmış bir şey al da annen seni evlatlıktan reddetmesin diye uğraşıyoruz"

"Doğru söylüyorsun ama acaba başka bir derste mi deneseydim şansımı?"

Soğuktan çatlayan ellerimi ovuştururken bahçede gezen kediyi çağırmak için birkaç yöntem denedim ama basitçe miyavlayıp arkasına dönüp gitti

"Biyolojide çok ezber var dedin, okumalı bir şey olmasın diye edebiyatı da eledin fizik ve kimyada da fazla sembol olduğundan aklımda tutamam dedin geriye ders kalmadı zaten"

"Tarih?"

Belki şaka yapıyordur diye yüzüne baktım son derece ciddiydi

"Yuna tarih sınavı geçeli üç gün oluyor"

Dediğimle mahcupça güldü şu durumda hâlâ gülebilmesi şaşılasıydı

"Öyle mi olmuş ben onu coğrafya sanmıştım"

Daha kötüsü olmaz derken her defasında bunu bir şekilde başarabilmesi ilginçti

"Tamam ya bakma öyle şey yapalım edebiyat olsun ona çalışıyım?"

Büyüttüğü gözleriyle onay beklercesine bakınca yenilgiyle kafamı salladım

"Hazırlanmak için iki günün var sızlanmadan söylenmeden çalışacaksın"

Hızlı hızlı kafasını sallayınca güldüm yavru köpeğe benziyordu

"İyi tenefüs bitmeden git tüttür sonra çekilmiyorsun"

Burnunu kırıştırdı

"Yaa sen de çirkin falansın ama kurtarıcımsın resmen, seviyorum senii"

Kendince şirinlik yapıp koluma sarılınca iğrenerek ittim

"Şımarma hadi git artık işim gücüm var benim de"

Ters ters söylenip ayaklandım. Geride kalan yine o olunca söylendi bir sürü ama umursamadan ön tarafa dolandım.

Love is Untangible || taegyuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin