(bu bölüm küfür fazla gibi. Uyarayım dedim.)
"Tamam. Şöyle yapıyoruz."
Camdan çekilip ikisinin yanına geçtim.
Yüzünden endişe ve korku akan Güneş ablayı geri yatağa oturması için işaret edip oturmasını bekledim.
Fatih belinden tutup onu kendisiyle birlikte oturttu.
"Siz eve hiç gelmediniz. Burada diğilsiniz. Ben sizi görmedim. Buradan çıkmayın ve beni bekleyin. Odama kimse girmez zaten. Ben olaylar sakinleşince geri gelicem ve ne yapmamız gerektiğini doğru dürüst konuşucaz. Merak etmeyin bir sorun çıkamayacaktır."
Güneş abla kafasını sallayınca bana minettar bir ifadeyle bakan Fatih abiye gülümsedim.
Camdan bir kez daha baktığımda bir kaç kişi dışarıdaydı ve dahasıda çıkıyordu. Hemen montumu alıp Fatih abiye baş parmak gösterip odadan çıktım.
Ön kapıdan çıkan Papatya ve Yağmura yaklaşıp kollarından tuttum.
"İçeride çocuklatla kalın. Korkmasınlar."
Yağmur kafasını sallayıp Papatyayla birlikte Ecem ablanın odasına doğru ilerledi. Oradaydılar galiba.
Ecem ablada yok dışarıda. Çocuklarla her halde.
Arkadan Alpe yaklaşıp sordum.
"Noluyor?"
Bana cevap vermedi. Sinirle kaşlarını çatmış önüne bakıyordu.
Bende aynı yöne baktığımda bir sürü insan gördüm. Sürünün içinde bir yaşlı kadın ve adam gördüm. Dört tanede orta yaşlı adam ve iki kadın vardı. Beş altı tane de genç vardı.
En öndeki gençlerden birisi elindeki silahı bize doğrultuyordu. Bu Güney olmalı. Benden büyük durduğu için Batı olamazdı.Güneş ablaya benziyor. Onun gibi kızıl ve Alpele aynı şekilde bakıyor.
Silahı bir kez daha havaya sıktığında yanımdaki Bulutu arkama çektim. Alp de Derya ablayı arkasına almıştı. Babamla Olca abi ve Kaya da Kuzey, Doğu ve beni kollarıyla geri çektiler. Dışarıda olan kadınlardan bir çığlık koptuğunda dedem konuştu.
"Veledine sahip çık Mahmut ağa!"
Güney silahı bize doğrulturken Mahmut ağa kısık sesle bir şey söyledi ona. Ama umursamayıp silahı indirmedi.
"Ben umursamam dede! Ya ablamı verirler yada sıkarım!"
Bizi soktuğun boka bak Fatih abi. Biri vurulmadan kurtulamacağız yeminle.
"Ablanın burada ne işi olsun şerefsiz."
Alp abim sinirle söyleyip Derya ablayı iyice arkasına aldı.
Güney ona alayla bakıp konuştu.
"Neden olmasın piç! Kuzenin olan Fatih iti kaçırdı ablamı! Dün gördüm! Ablamın peşindeydi!"
Senin yakalanacağın adama Fatih. Daha dikkatli olmıyormusun köpek. Madem düşman aile ilişkisi kurmak istiyorsun doğru dürüst plan yap.
"Ya ablamı verirsiniz yada içinizden birini vururum."
Haydaaa! Buda illaki vurucam diyor.
"Birisi mutlu olunca götüne batır dimi it!"
Alp abimin söylediğinden sonra gülmek istedim ama havaya sıkılan başka bir kurşunla kendimi tutmaya çalıştım. Kafamı eğip gülümsememi sakladım.
"Baba!"
Arkadan gelen sesle hepimiz oraya baktık.
Güneş abla Fatih'in elinden tutmuş ağlayarak yanımıza geldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Agir bu!(Gerçekailem / Erkekversiyon)
Humor(BİTTİ BİLE!) hikaye isminin anlamı yok. karakterimi kafamda kurarken nedense "ayas bu" kelimesi aklıma gelince kitabın ismini öyle koymak istedim. Fakat diğer kitabın ana karekterinin adı olfuğu için "Agir" diye değiştirdim. kısaca hikayeyle bir al...