Sakura hızla kapıdan çıktı. Yukata'sını bağlamak sandığından da uzun sürmüştü. Düğüne geç kalmak istemiyordu. Hediyesini aldığından emin olmak için tekrar kontrol etti. Buradaydı. Kızlar biraz uzakta onu bekliyorlardı. Sakura onları gördüğünü belli etmek istercesine el salladı. Kızlarda ona el sallayarak gülümsediler.-"Üzgünüm kızlar, Kimonomu giymek sandığımdan da uzun sürdü. Bugün her şey o kadar karışık ki! Hastaneden bi an çıkamayacağımı sandım. Sunagakure'den bugün yeni grup geldi ve biliyorsunuz hepsinin tonlarca sorusu oluyor!"
Sakura nefes nefese bir yandan yürüyor bir yandan da konuşuyordu.
-"Sana onlar arasında ne kadar popüler olduğunu söylemiştim Sakura. Sadece seni görmek için geldiklerine bile yemin edebilirim. Seninle daha fazla vakit geçirmek için soruları varmış gibi davranıyorlar hepsi bu."
Ino "daha anlaman için ne yapmalılar" dermiş gibi elini salladı.-"Demek istediğim Sunagakure'ye gittikten yalnızca bir kaç gün sonra aşk mektubu bile aldın."
Sakura sinirle gözlerini devirdi. Şu anda kendisini savunmakla ve İno'ya durumun hiç de öyle olmadığını anlatmakla uğraşmak bile istemiyordu. Sakura yaptığı işten dolayı ilgi görüyordu ve insanlar ona bir doktor olarak saygı duyuyordu. İno ise işi hemen romantikliğe bağlamayı daha da gerçekçi buluyordu.
Tenten sessizce onları dinliyordu. Sakura'ya bakarak konuşmaya başladı.
-"Sakura-san, bence Ino-san haklı olabilir. Sen sadece çok başarılı bir doktor olduğun için değil, aynı zamanda sabrın, nazikliğin ve güzelliğin ile de genç doktorların ilgisini çekiyorsun." dediklerini desteklercesine gülümsedi. Sakura kıkırdayarak elini hafifçe dudaklarına götürdü.
Ino Sakura'ya bakarak kaşlarını oynattı. Haklıydı. Yüzündeki gülümsemesi yerini aniden şaşkınlığa bıraktı.
-"Sakura Haruno! Elindeki yüzükte nedir öyle?!" hızla Sakura'nın elini eline alarak güzel yüzüğü incelemeye başladı. Kesinlikle göz alıcıydı. Etrafı ufak açık pembe taşlardan oluşan ortasında ise daha iri gözüken lotus çiçeğine benzeyen bir elmas vardı. İno'nun gözleri şaşkınlıkla açıldı. Kimin böyle güzel bir zevki olabilirdi ki?!
Sakura yüzüğü tamamen unutmuştu.
Shannaroo!! Şimdi her şeyi açıklamak zorundaydı. Lafı gevelese bile Ino onu asla rahat bırakmazdı. Tenten ve Temari de yüzüğe yakından bakmak için eğildiler sonrasını ise bir "wooooow" sesi takip etti. Sakura kesinlikle kapana kısılmıştı. Kaçış yoktu. Ino'nun baykuş bakışlarını üzerinde hissederken terlemeye başladı.
-" Burası sıcak mı oldu sanki haha?!" Sakura telaşlanmıştı. Yavaşça yutkunarak nefes verdi, yolun sonuna gelmişti.
-"Dökül bakalım."
-" Pekala, Sasuke-kun'un hediyesiydi. Şey biz biraz nişanlanmış olabiliriz." Sakura dişlerini göstererek gülümsedi.
-"NEEEEEEEEEEEEEE??!!!"
Ino şaşkınlıkla Sakura'ya bakıyordu.
-" Ve sende bunu ne zaman söylemeyi planlıyordun? Sasuke'nin çocuğunu doğururken filan mı?!"
Sakura kıpkırmızı olarak başını öne eğdi. Onlar daha hiç... şey yapmamışlardı ki.
Ino durumu yanlış anlayarak bir çığlık attı.
"Sakın bana hamileyim deme?!"Sakura hayır anlamında hızlıca başını iki yana salladı. Ino sesli bir şekilde nefes verdi.
-" Bana söylemediğine inanamıyorum. Her neyse Sasuke böyle bir davranışta bulunduğuna göre o halde seninle kesinlikle evlenmek istiyordur. Daha sonrasında detayları kesinlikle bilmek istiyorum." Kızlarda onaylarcasına başlarını salladılar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bonds
Fiksi Penggemar"Sasuke ve Sakura'nın Zorlu Yolculuğu: Sarada'nın doğumu, karanlık geçmişi ve karmaşık iç dünyasıyla tanıdığımız Sasuke, bir intikam savaşçısından aile babasına dönüşürken, Sakura'yla birlikte zorlu ve heyecan dolu bir yola adım atar. Geçmişin gölg...