14.Bölüm: Farkında Değildin

449 35 1
                                    

Ah, neden bana güvenmedin?
Hep bi' umutsuzluk sardı seni
İstemeden bizi hapsettin
Zehrin böldü rüyayı, kaybettik

***

"Hazar uyan! İyi misin Hazar?" Hazar bedeninin sarsılmasıyla gözlerini araladı. Fakat gördüğü manzara hiç iç açıcı değildi. Bütün odası darmadağındı ve neredeyse bütün eşyaları parçalanmıştı.

"Nolmuş burda?" Deniz de zaten bunu merak ediyordu. Barış ile onu yalnız bırakmıştı ama Emrelerde uyuyakalınca gecenin bir vakti eve dönmüştü ancak. Dönmesiylede Hazar'ın odasını görmüş ve endişelenmişti.

"Ben de onu sorucam. Kavga mı ettiniz?" Hazar son hatırladığı şeyin Barış'ın ona söylediği acımasız sözler olduğunu hatırladı.

"Ettik ama..." odaya baktı. Bunların hepsini kendisi bayılınca Barış mı yapmıştı? "Benim en son gözlerim karardı hiçbir şey hatırlamıyorum sonra." Elleriyle yüzünü kapattı Hazar.

"Naptı sana?" Daha da endişelendi Deniz. Hazar ise doğrulup dizlerini kendine çekerek kollarının arasına aldı.

"Konuşmak istemiyorum." Sadece ağlamak geliyordu içinden.

"Hazar endişeleniyorum. Sana bir şey mi yaptı yoksa?"

"Hayır... asla!" Yutkundu. Deniz'e anlatmalıydı. "Onu kullandığımı düşünüyor."

"Ne? Nasıl yani? O mu söylüyor bunu."

"Onu Kutay'ı çıldırtmak için kullandığımı söyledi. Kutay'dan intikam almak için onunla beraber olduğumu." Gözyaşları yine serbest kalmıştı. Barış'ın söylediklerini bir türlü sindiremiyordu.

"O yüzden mi öyle davranmış? Kim söylemiş bunu? Nerden çıkmış?"

"Bilmiyorum. Ama kim soktuysa bu fikirleri aklına önce bana sormalıydı. Bana güvenmeliydi. O ise her şeyi bitirmeyi seçti." Gözyaşlarını sildi elinin tersiyle.

"Gerçekten her şeyi bitirmiş olsa buraya gelir miydi? Seni seviyor, onu kullandığını düşünmesine rağmen senden uzak da kalamıyor. Bence oturup konuşmalısınız."

"Bana söylediklerini duysan onu bir metre yakınıma yaklaştırmazsın Deniz."

"Ne dedi ki?"

"Hatırlamak bile istemiyorum. Bunu konuşmasak." Dedi yalvarırcasına. Deniz bunun onu rahatsız ettiğini açıkça anladı ve üstelemedi.

"Tamam güzelim. Ne zaman istersen bana anlatabileceğini biliyorsun."

"Biliyorum. İyi ki varsın." Dedi yerinden doğrulup ona kollarını sararken.

"Odayı ne hala getirmiş hayvan. Buranın faturasını yolla ona." Hazar gülmeye çalıştı düşüncelerinin arasında.

"İstersen tatili iptal edebiliriz." Hazar hayır dercesine kafasını salladı.

"Hayır hayır çok ayıp olur çocuklara. Hem bana da iyi gelecek. Ayrıca gece olanlar aramızda kalsın Deniz. Bilmelerini istemiyorum."

"Emre öğrenirse zaten neler yapar hiç düşünemiyorum."

"Bilmeyecek o yüzden." Yataktan kalkarak odasını toplamaya girişti. Yerdeki aynasının kırıklarını görmesiyle başına ağrı saplandı. Kesik kesik birkaç görüntü ve ses belirdi zihninde.

"Bırak! Bırak beni!" Bağırıyor, hıçkırıklarla ağlıyor ve Barış'ın güçlü kolları arasından kurtulmaya çalışarak çırpınıyordu ama nafile. Adam daha çok sardı onu kendine çevirip.

ASLAN / Barış Alper YılmazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin