2.9

116 9 2
                                    

Güzel bir bölüm...

Keyifli okumalarrrr

🌼🌼🌼

"Evet komiserim. İki saattir uyuyor. Uyandırmak istemedim." Uzaklardan bir yerden sesler geliyordu kulağıma. "Uyandığında geleceğiz."

Hafifçe gözlerimi araladım. Poyraz yataktan kalkmış odanın köşesinde sessizce telefonda konuşuyordu. Telefonu kapatıp bana döndü. Uyanmış olduğumu görünce gülümseyip yanıma geldi.

Yatağın kenarına oturup eliyle dağılmış saçlarımı kenara çekti. "Gitmemişsin." dedim yeni uyandığım için bozuk bir sesle.

"Gitmedim." Uzanıp alnıma öpücük kondurdu. "Abin aradı az önce. Oraya gitmemiz gerekiyor." dediğinde mızmızlanıp sırtımı çevirdim ona. Sadece uyumak istiyordum.

"Yarın gidelim, lütfen. Bugün evde kalmak ve sadece yatmak istiyorum." dedim. Gitmemiz gerektiğini biliyordum. Ama gitmek de istemiyordum.

"Çok kalmayız güzelim. Kalkmak istediğinde bana söylersin. Ne zaman istersen o zaman kalkar geliriz." Yatakta oturur pozisyona geçip bağdaş kurdum.

"Senden bir şey isteyebilir miyim ceylan gözlüm?" diye sorduğumda beklemeden cevap verdi.

"Ne istersen."

Gözlerimi kaçırıp odayı inceledim. Bunu istemek biraz saçma olabilirdi. Ama... "Bir süre benimle birlikte kalır mısın?" dedim. Cevap vermeden bana bakmaya devam etti. "Yani şu olaylardan sonra tek kalmak istemiyorum. O yüzden sordum. Ama sen istemezsen anlarım. Aslı'ya falan da sor-" Konuşmasıyla lafım yarım kalmıştı.

"Kalırım." Gülümseyerek uzanıp yanağına ufak bir öpücük kondurdum.

"Tamam o zaman. Ben hazırlanayım, gidelim. Sonra da geri geliriz." Duraksadıktan sonra devam ettim. "Evimize."

Aynı gülümseme onda da oluştu. Gamzesiyle beraber.

Odadan çıktığında hızlıca kalkıp üzerimi değiştirdim. Hava sabah sıcak olsa da akşam serin oluyordu. Bu yüzden tişörtümün üzerine pembe hırkamı aldım.

Alırken başka rengi yoktu. Ben de modelini çok beğendiğim için almıştım.

Şu an makyajla uğraşamazdım. Uyuduğum için dağılmış saçlarımı tarayıp odadan çıktım.

"Poyraz! Hazırım ben." diye seslendim kapının önünde beklerken. Anında yanıma geldi. Gözleriyle baştan aşağı bana baktıktan sonra dudağının kenarı yukarı kıvrıldı. "Ne? Olmamış mı?"

Kafasını iki yana salladı. "Çok güzel olmuşsun." dediğinde yüzünü yüzüme yaklaştırıp dudağıma ufak bir öpücük kondurmuştu. Kendisi küçük bir öpücük olsa da etkisi devasaydı.

Çantama telefon ve anahtarı da attığımda birlikte evden çıkmıştık. "Yürümek mi istersin yoksa arabayla mı gidelim güzelim?" diye sordu. Elini tuttum.

"Yürüyelim." O da elimi tuttuğunda yürümeye başlamıştık. Havadan sudan konular açıyordu konuşmak için. Kafam dağılsın diye uğraşıyordu.

Yavaş yavaş yürüyerek abimlerin evinin önüne gelmiştik. Zile basıp beklemeye başladık.

Sakin bir karşılama bekliyordum. Ta ki kapı açıldığı an üzerimize doğru patlatılan konfetiyle birlikte çığlık atana kadar... "Hoşgeldin!" diye bağırdı Atlas ve Aslı.

Şok olmuş bir şekilde öylece kala kalırken Atlas ben daha içeriye girmeden üzerime tam anlamıyla atlayıp sarılmıştı. "Köpek! Madem kaçırılıyorsun bana da haber versene. Ben de gelirdim." Kahkaha attığımda o da gülmüştü. Sıkıca sarıldıktan sonra abim Atlas'ı geri çekti.

Hırsız Polis | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin