Hırsız Polis | Texting

1.6

Keyifli okumalarrrr

🌼🌼🌼

Polis bey için hazırladığım sarmaları saklama kabına koyduktan sonra Atlas'a verdim. Abimi ziyaret etme bahanesiyle polis beyciğimin yanına gidecektim.

Atlas da benimle gelecekti...

"Doğa ben çok heyecanlandım kızım." dedi Atlas. Mutfakta masada oturmuş beni bekliyordu hazır bir şekilde.

"Sana ne oluyor acaba Atlas?" diye sordum gülerek. "Kolay mı enişteciğimle tanışmak?"

"Bir de bana diyordunuz!" Güldükten sonra saklama kabını açıp sarma alacağı sırada işaret parmağımı ona doğru kaldırıp "Sakın." dedim. "Onlar polis beyciğim için."

"Bize bu zamana kadar hiç sarma yaptığını hatırlamıyorum Doğa. Ama gelelim görelim ki iki günlük elin polisine yapıyorsun." Tripli bir sesle söyledikten sonra saklama kabını geri kapattı.

"İstediniz de yapmadım mı?" dedim. Yapmamış olabilirdim ama onlar da isteseydi canım. "Hiç savunma kendini." dedi Atlas.

"Hazırsan çıkalım mı artık? Beklemekten meyve vereceğim yakında." Çantamı alıp "Hazırım. Gidelim hadi." dedim ve kapıyı kilitleyip yola çıktık.

🦋🦋🦋

"Samet abi sanki tanımıyorsun beni. Biz gidelim odasına abim sonradan gelsin. Ayakta mı bekleyelim?" Abim burada olmadığı için bizi odasına almıyorlardı.

"Olmaz Doğa. Biliyorsun başka zaman olsa alırım içeri ama bugün olmaz." Tam itiraz edeceğim sırada Atlas araya girdi.

"Samet abi, Deniz abimin misafiriyim ben. İçeri girelim valla oturacağız sadece." Samet abi kafasını iki yana salladı olumsuz anlamda. Genelde odada rahat durmayıp etrafı karıştırdığımızı neredeyse bütün karakol biliyordu...

"İzin veremem çocuklar. Deniz komiserim de gitmeden önce söyledi. Kimseyi alma dedi." Sıkıntıyla oflayarak arkamı dönmüştüm ki kurt bakışlımı gördüm.

"Götürün şunu." deyip kolundan tuttuğu adamı başka bir polise yönlendirdi. Elleri arkada kelepçeli olan adam ona bakarak "Bu iş burada bitmedi. Sen de aynılarını yaşayacaksın." dediğinde kaşlarımı çatarak onları izledim.

Diğer polisler daha fazla konuşmasına izin vermeden adamı kollarından tutarak buradan uzaklaştırdılar. Polis beyciğim yorulmuş gibi kafasını öne eğdiğinde parmaklarıyla şakağını ovaladı.

Dirseğimle Atlas'ı dürtüp "Orada." dedim sessizce. "Kim nerede?" dedi anlamayarak.

"Kim olabilir Atlas? Çok merak ettiğin polis beyciğim." dedim. Heyecanla bana baktığında onun bu haline gülmeden edemedim. "Yanına gidelim, yanına gidelim." dedi sabırsızca.

Biz onun yanına gideceğimiz sırada kafasını kaldırdığında bakışları direkt beni buldu. Beni burada görmeyi beklemiyor olacak ki ilk önce şaşkın şaşkın baktı. Sonrasında ise gülümseyerek bize doğru geldi.

"Doğa? Ne zaman geldin sen?" dedi tam karşımda durduğunda. Bakışlarım yüzünde gezindi bir süre. "Çok olmadı aslında. Abim burada olmadığı için bizi odasına almıyorlar." dedim.

"Biz?" Atlas'ı fark etmemişti. Atlas'ın buna bozulacağını bildiğimden gülmemi tutarak yanımda duran Atlas'ı gösterdim. "Atlas da benimle birlikte geldi." dediğimde gözlerini benden ayırarak Atlas'a baktı.

"Merhaba Atlas. Hoşgeldin." dedi polis bey. Atlas kollarını birbirine bağlayarak "Beni nasıl fark etmezsin enişteciğim? Ben fark edilmeyecek adam mıyım?" dediğinde dirseğimi karnına geçirdim.