1.8

311 15 4
                                    

Keyifli okumalarrrr

🌼🌼🌼

Poyraz Akkurt

Doğa'nın bana yazmasının üzerinden çok geçmemişti. Gece gece içip sarhoş olmadığını umuyordum.

Gece olmasına rağmen karakoldaydım. Mesaim devam ediyordu.

Doğa'yı alıp evine götürmek istiyordum. Aklım tamamen ondaydı. Odadan çıkıp Samet abinin yanına gittim. "Samet abi benim yarım saatlik bir işim var. Haberin olsun, gelirim hemen." dedim.

Neredeyse uyukluyordu. Sesimle irkilip bana döndü. "Tamam Poyraz. Sen git, bakarım ben. Geç kalma ama." Daha fazla bir şey söylemeden hızla karakoldan çıktım. Bir an önce Doğa'nın yanına gitmek istiyordum.

Bu kadar kısa sürede nasıl hayatımın merkezine yerleşmişti anlamıyordum. Başlarda uzak durmaya çalışsam da beni ona çeken bir şey vardı. Enerjisi, gülümsemesi, bazen utangaçlığı siyah olan hayatıma renk katmıştı.

Arabaya binip ilk buluştuğumuz yere, çınaraltındaki parka gittim. Mahallede çoğu yer birbirine yakındı. Kısa süre sonra parka ulaştığımda arabadan indim. Doğa'nın gülme sesi geliyordu.

Yanlarına yaklaştığımda Kenan dediği arkadaşını gördüm. Onun da kafasının yerinde olduğu söylenemezdi. Bakışları kayıyordu neredeyse.

"Osmanlı tokadını ona bir yapıştırdım. Daha hâlâ ayağa kalkamadı!" dedi Doğa. Sonra kahkaha atarak kendini banka attı. Heyecanla bir şeyler anlatması hoşuma gidiyordu.

"Seninki mi kız bu?" dedi Kenan. Kendisi Doğa'dan büyük duruyordu. Belki de abisiyle yaşıttı.

"Kurt bakışlım mı gelmiş?" deyip arkasını döndü. Gözlerini kısmış çatık kaşlarla bana bakarken sanırım ben olduğumu anlamaya çalışıyordu. Gülümsediğinde yanıma doğru koştu. "Kenan bak! Aslan yelelim derken yalan mı söylüyor muşum?"

Kollarını boynuma sardığında dengesini sağlayamadı. Düşmemesi için ben de ona sarıldım. Kendisini geri çektiğinde yanağıma öpücük kondurup arkadaşının yanına kaçtı. Arkasından gülümseyerek bakıyordum.

Onunlayken gülümsemediğim an var mı ki?

"Niye öptün lan?" dedi Kenan şaşkınca. Elindeki şişenin son yudumunu alıp kenara koydu.

"Niye öpmeyeyim? Hem polis bey ya benim ya kara toprağın." Bana döndü hemen. "Değil mi polis bey?" Tatlı tatlı gülümserken ona cevap vermemek elde değildi.

"Öyle." Şu an her dediğine evet demem gerekiyormuş gibi hissediyordum. Yanlarına biraz daha yaklaştığımda Doğa kolumdan tutarak beni yanına çekti.

"Tanıştırayım. Kenan, müstakbel kocam. Kocam, Kenan." Telefonda yazdığında da içimde kıpır kıpır hareket eden şeyler bunları onun sesinden duyduğumda tekrardan faaliyete geçmişlerdi.

Kenan bana döndü. Gözleriyle baştan aşağı beni süzdükten sonra elini uzattı. "Memnun oldum." dedi. Uzattığı elini sıktım. "Ben de memnun oldum."

"Sana polis kıyafetleriyle daha çok hoşuma gittiğini söylemiş miydim?" dedi Doğa bana yanaşarak. Kolumu alıp kendi omzuna attı ve kafasını omzuma yasladı. Benim bir şey yapmama gerek yoktu. O istediğini yapıyordu zaten.

Bir anda beni kendine çevirdi. Ensemden tutarak kafamı kendine doğru çektiğinde şaşkınlıkla ne yaptığını anlamaya çalışıyordum. Alnımdan öptüğünde gülmemi zor tuttum. "Helalim." dedikten sonra eski konumuna geçti.

"Adama el ense çektin helalim diyorsun." dedi Kenan. Kahkaha attı. Aralarında konuşmaya başladıklarında Doğa omzundaki elimin parmaklarıyla oynuyordu.

Hırsız Polis | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin