18 - wish i didn't doubt it, i wish i never ever told you all about it

454 102 307
                                    

Hatalarım varsa affola. İyi okumalar~

————

Chanyeol - Black Out
Cian Sheehan - Infinite Cloud
Twenty One Pilots - Car Radio

Şubatın ortasının yaklaşmasıyla okulun tüm kısımları tuhaf süslerle süslenmiş, okulda sevgililer gününün bu şekilde kutlanmasının üzerine bir de o gün için yapılacak bir balo ortaya çıkıverdiğinde ben bıkkın bir şekilde Minseok'u dinliyordum.

"Belki de şu Eunbi denen kızı davet edersin." Benim onu dinlemeyi beş dakika önce bırakmış kulaklarıma ilgimi çeken bir cümlesi dolarken kaşlarımı çattım. "Hayır." dedim. "Kimseyi davet etmeyi düşünmüyorum. Belki gelmem bile."

"Saçmalama!" Jongdae yandan büyük bir tepki gösterdikten sonra başını bana doğru eğdi. "Bir kız seninle katılmak isterse, sana küçük bir gül bırakıyor zaten. Bazıları da elden veriyor. Emin ol, eğer bunu yaşarsan, kesinlikle gitmek isteyeceksin."

Hayır, tabii ki istemeyecektim. Neden isteyecektim ki? Annem buraya geleli bir hafta geçmişti ve ben o zamandan beri annemle iletişimdeydim, geceleri beni arayıp halimi hatırımı soruyordu. Sürekli sesini duymaktan çok memnun olduğum kadar da, Chanyeol ile olan arkadaşlığımızımsı şeyden memnundum. Bazen annem beni görüntülü arıyor ve Chanyeol ile de konuşuyorlardı. Kendimi o zaman o kadar aile gibi hissediyordum ki, sanki babam hiç var olmamıştı ve ben bu üç kişilik ailede büyümüşüm gibi hissetmekten kendimi alamıyordum. Chanyeol de bazen ağzımı yoklasa da, beni daraltma işini epey azaltmıştı.

Yani, böyle bir hayatım varken, neden bir kızla ilgilenecektim? Sanırım bu konuda da kararımı vermiştim, kesinlikle kızlardan hoşlanmıyordum. Hayatımın hiçbir noktasında hoşlanmamıştım, hatta birini domine ediyor olma fikri bile hoşuma gitmiyordu. Fakat Chanyeol'ü düşündüğümde mesela, kendimi oldukça yüksek bir cinsel isteğin içinde buluyordum. Bu sebepten kızlarla vakit harcamama gerek yoktu.

Fakat Chanyeol ile de olamıyordum, bu da bir gerçekti. Annemle yakınlaşmaya başladıktan sonra, Chanyeol'ün bana iltifatlar ettiği dönme dolapta yok ettiğimiz kötü anıların hayaletleri beni tekrar basmıştı. Annemin asla ama asla bir erkekle sevgili olmamı istemediğini biliyordum. Bu durum beni o kadar nefessiz bırakıyordu ki, Chanyeol biraz üzerime gelse kuyruğuma basılmış gibi çığlık çığlığa kalabilirdim. Fakat neyse ki Chanyeol de bu sıralar beni bu konuda sıkıştırmıyordu, eğer beni o depodaki gibi sıkıştırsa herhalde oturup ağlardım şu an. Bu konu hakkında o kadar fazla düşünüyordum ki, bazen rüyalarımda annemin beni o dönme dolabına kapattığını görüyordum. Beynim tamamen korkuyla doluydu.

Ama eninde sonunda, Chanyeol'ün bir kez beni sıkıştıracağına emindim ve bundan çok korkuyordum. Her şeyden çok ise, şu an bile üzerine bir sürü gül olan sırasına bakarken, balodan korkuyordum.

Balolar tehlikeli yerlerdi, biliyordum. Bunca kız arasından seçilen o kızın yeri farklı oluyordu, kiminle baloya giderse onunla adı kesinlikle sevgiliye çıkacaktı ve belki de o anın romantikliğiyle bir şeyler yaşamaları mümkündü. Hele de bunun sevgililer gününde olması, durumu epey kötü bir hale getiriyordu. Bu durum da bana sürekli ortaokuldaki sevgilisini hatırlatıyordu, o zamandan beri hiç sevgili edinmemişti, belki de bu balo onu böyle bir şeye itebilirdi. Bundan korkuyordum ama aslında bu da gerçekten, bundan korkmak bile beni kendimden nefret ettiriyordu. Ona güvenmem için yaptıklarından sonra dahi ona bu konuda güvenemiyordum. Açıkçası, Chanyeol'e canımı dahi emanet ederdim fakat gerçekten, kimsenin beni vazgeçilmez görecek kadar sevdiğine inanamazdım. Beni o baloya davet etmeyeceğini de biliyordum, öyleyse kiminle gidecekti?

I Bet On Losing Dogs // ChanbaekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin