I Bet On Losing Dogs // Chanbaek

21 - you and me, always forever

Hatalarım varsa affola. İyi okumalar~

———
Cults - Always Forever

"Yani..." Ben geldiğimiz evden çıkarken mırıldandığımda Chanyeol de ellerini cebine atmıştı. "Anne, beğendin mi?" Yanımızda gri elbisesiyle düşünceli şekilde duran anneme baktığımda annem başını iki yana salladı. "Fazla havasızdı. Ve bu apartman çok uzun." Annem üzülerek çıktığımız apartmana bakarken onun alışkın olduğu tek katlı evinden sonra böyle bir yerde oldukça zorlanacağını ben de tahmin etmiştim.

Annemin evini satın almak isteyen aile, biz annemle konuştuktan iki gün sonra evi satın almıştı ve annem de bir gün sonra buraya gelmişti. Hakyun amca meşgul olduğundan biz de dersten hemen sonra annemi Chanyeol'ün şoförüyle almaya gitmiştik ve şimdi anneme üç gün içinde bulabildiğimiz tüm evleri gezdiriyorduk. Neyse ki evi satan aile anneme yeni evini bulana dek evde kalması için süre vermişti.

Açıkçası, sırf bunun yüzünden Chanyeol'ün antrenmanını kaçırması beni üzmüştü. Bizimle gelmemesi için ısrar etsem de bir günden bir şey olmayacağını söylemişti. Benim için çok fazla fedakârlık yapıyordu, buna alışmak gerçekten de zordu. Üç gündür çok yoğun değilmiş gibi bir de birlikte uyumadan önce kitap okuyorduk, onun omzuna yaslanıp uzanarak bir şeyler okumak beni epey eğlendiriyordu ama onun bu fedakârlıkları beni gerçekten şaşırtıyordu. Kyungsoo'nun seçtiği kitap gerçekten de güzeldi. İkimiz de okurken keyif alıyorduk, benim en keyif aldığım kısım ise her okuma zamanımızın sonunda kitabı kafasına düşürerek uykuya dalan Chanyeol'ün kitabını almak ve onu öpüp yatırmaktı. Kitabı sevdiğini söylemişti ama sanırım bir şeyleri uzun süre takip etmek onun uykusunu getiriyordu, ya da sırf benim için tüm bu meşguliyetinin içinde yoruluyor ve kitabı okurken uyuyakalıyordu. Beni bu sevimli haliyle uğraştırdığı için ben memnundum.

"Neyse ki bakacağımız iki ev daha var. Eminim birini beğenirsiniz." Chanyeol yanımdan heyecanla konuştuktan sonra elini cebinden çıkardı ve benim boş boş sallanan elimi tuttu. Normalde buna hemen sinirlenerek tepki vermem gerekirdi ama artık sevgili olduğumuzu sürekli unutturmamaya çalışıyordum kendime. Sevgiliydik, bu sebeple onun elinden elimi çekmeme gerek yoktu.

"Aslında, denize yakın bir yer olması iyi olurdu. Böylece kolaylıkla gidip yürüyebilirim." Annem düşünceli bir şekilde konuşurken gözleri ellerimize kaysa da bir şey demeden devam etti, ben ise gerginlikle Chanyeol'ün elini sıktım. "Sanırım gideceğimiz iki yer de yakın?" Chanyeol hatırlamaya çalışarak tek eliyle telefonunu çıkardı ve telefonundan kontrol etti. "Evet, öyleler. Bir tanesi de müstakil." Chanyeol bana yaklaşıp telefonu anneme uzattığında annem de hemen telefonuna uzanıp baktı. Evi gördüğünde gözleri birden ışıldar gibi oldu. "Ah, bu güzel duruyor! Fiyatı da uygun, ilk buraya gidelim öyleyse."

"O zaman neden en baştan anneme seçtirmedik ki?" Kendimi aptal gibi hissederek mırıldandığımda Chanyeol güldü. "Anneni biraz farklı seçeneklerde gezdirmiş olduk." derken omzunu omzuma değdirerek bana doğru yaklaştığında ben annemden çekinerek ona imalı bakışlar attım. O ise sadece arsız bir şekilde gülümsedi.

"Aslında ilk gittiğimiz ev kötü değildi. Fakat gözüme biraz uzak gözüktü. Chanyeol, sen en iyisini bilirsin. Marketlere ve denize yakın olması daha önemli." Annem Chanyeol'e bakarak söylediğinde ben kendimi o ikisinin arasında dururken, tekrar yaşadıklarımın rüya olup olmadığını tartarken bulmuştum. Hâlâ hayatımın gerçekliğine inanmak zordu.

"Bence bu evi beğeneceksiniz, anneciğim. Yani, bu ev de merkeze o kadar yakın sayılmaz ama önünden pek çok otobüs geçiyor, biraz yürürseniz ileride de metro durağı var. Ulaşımı oldukça kolay ve denize de yürüyerek on dakikada ulaşırmışsınız, öyle yazıyor." Chanyeol telefonuna bakarak konuşurken ben onun belki de hayatı boyunca asla yanından dahi geçmediği evleri böyle istekle araştırmış olmasına inanamıyordum. Onun için tüm imkanları sağlamayan ev diye bir şey yoktu, bunu hiç yaşamamış olsa da bu konuda da oldukça başarılı bir araştırmacı olmuştu. Ben de onunla birlikte bakmıştım ama ben de Busan ile ilgili hiçbir şey bilmediğim için oldukça zor olmuştu.