Denizin sesiyle gözlerimi kapattım. Bacaklarımı karnıma çekip kollarımı dolamıştım. Oradan ayrılınca hemen bir sahil kenarına gelmiştik. Cana da sessizlik istediğimi anlamış olacak ki kenarda öylece oturuyordu. Olanları düşünmek istiyordum.
Ben ne yapmıştım. Böyle bir şeyi nasıl yapmıştım. Sadece Faaro'ya zarar vermek istemiştim. Ama o sinirle kendime hakim olamadım. Ellerime baktım. Bir anda nasıl olmuştu? Bu kadar güçlü olduğumu bilmiyordum. Yada bu kadar acı verici güçlerim olduğunu...
Yanımda hissettiğim hareketlenmeyle oraya döndüm. Gelenin Luasya olduğunu görünce kafamı öne eğdim. Yüzüne bakmıyordum. Ne yaptığımı görmüştü. Eminim şuan benden nefret ediyordur.
Etrafıma dolanan kollarla şaşkınlıkla ona baktım."İstemeden yaptın." Hafifçe fısıldayıp daha sıkı sarıldı. O an gözümden bir damla yaş akmasına engel olamadım.
# Faaro
Sinirle derin nefesler almaya başladım. Yok, olmuyordu. Sakinleşemiyordum. Baktım nefes almakla olmuyor tekrar bağırdım.
"Ne demek her şey mahvoldu." Zexa sakin bir şekilde takrar açıkladı.
"Dediğim gibi. Bombalardan biri bizim çalışma alanımıza geldi ve asa şuan kötü bir durumda. Tekrar toparlamamız için biraz daha zaman verin." Şu saçma saldırı tüm planlarımın gecikmesine neden olmuştu.
"Bizim bir suçumuz yok. Bombayı atan onlar." Kitana yine bilmişlikle kafasını kaldırdı.
"Çıkın dışarı!" Zexa hemen dönse de birkaç adım sonra durdu. Kitana onu takip etmiyor aksine bana bakmayı sürdürüyordu. Kolundan tutup zorla kendine çekince sonunda Kitana da çıkışa yöneldi.
CL'in güçlerine şahit olmuştum. Güçlüydü ancak dediğim gibi kontrolsüzdü. Lia'ya istemeden yaptığı şey onu aşıyordu. Zaten hemen uzaklaşıp gitmişti. Eminim şuan bir yerlerde ağlıyordur.
Bir şey demek için Ruta'ya döndüm ancak o gerip bir şekilde Kitana'nın arkasından bakıyordu. Ona bakmayı sürdürdüm. Hislerini yönetmek için biraz daha odaklandım. Harika! Kitana'ya tutulmuş. Bu bizim başımıza dert açardı. Ona olan aşkını yitirdim. Bu benim için hiç zor değildi. Bir süre sonra kafasını sallayıp başka şeylerle ilgilenmeye başladı. Memnuniyetle gülümsedim.
Bir anda aklıma gelen şeyle gülümsemem daha da genişledi. Hızla gidip Ruta'yı öptüm.
"Bana öylesine güzel bir fikir verdin ki..." Şaşkınlıkla bana bakarken görevlilere seslendim. "Gemiyi hazırlayın." Tanrım, çok zekiyim!
"Bakalım bu sefer ne yapacaksın..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlık Sonsuz
خيال علميEskiden Horde Krallığı çok büyüktü, heryere hakimdi. İnsanları hep mutluluk doluydu. Beraber şenlikler yapar eğlenirlerdi. Ancak bir gün... Horde Halkının en karanlık günüydü. Faaro'nun geri dönüşüydü. Ancak bu sefer sessiz kalmayacaklardı... Bu sad...