İyi haber

4 1 0
                                    

1 ay sonra...

Günlerden Salıydı. Saklı bir mağarayı bir aydır bulmaya çalışıyorduk. Ben ve Araf o mağarayı bulup mağaranın içimdeki kütüphaneden almamız gereken bir kitabı alıp çıkacaktık.
'Büyüler ve iksirler' ilk başta bir sürü mağaraya girdik. Hepsinde ümidimiz azaldı. Artık bende yorulmuştum. Her  gün bir mağaraya girmek o mağaranın içinde gezinmek, girdiğimiz mağaraları araştırmak, mağaranın ismi yoksa isim vermek. Bazı mağaralarda inşaat yapılarak ev veya dükkan yapmak. Zorlanmıştık. Araf ile gece geç saatler de yatıyor ve çok erken kalkıyorduk. Bu hafta sonu hiç bir mağaraya gitmeyecektik. Çünkü yorgunduk. Kapı tıkalanmadan açılınca gelen kişinin Araf olduğunu anladım bu Dünya'da rahat değildi. Dışarıda hep gergindi. Hep bana bir şey olacak diye gergin ve endişeli oluyordu.

Aslında iyi bir haberim vardı ama bunu Araf'a söylersem benim için daha çok endişelenecekti. Bu benim ve karnımdakinin bir sırrıydı. " Sevgilim bana neden söylemiyorsun?" Dedi Araf. Yoksa bebeği öğrenmiş miydi? " Neyi söylemedim sevgilim?" Dedim hiç bir şeyden haberim yokmuş gibi." Neyi olacak sevgilim. Mideni üşütmüssün." Öğrenmemişti. Ama her an öğrene bilirdi. Açıklamalıydım. Bu baba olarak onun hakkıydı." Sevgilim aslında şey... şey ben midemi üşütmedim. Hamileyim." Beni duymamış gibi" hadi şifacı ya gidiyoruz ilaç yaz-" duraksadı. Bende bu haline tebessüm ettim." Ne? Ne zamandan beri...sevgilim ben...yani şimdi ben baba mı oluyorum?" Dedi ve hemen yanıma gelerek bana sarıldı. Kafasını boyun girintime gömdü. Kokumu içine çekti. Bende kollarımı boynuna doladım. Kafasını kaldırdı. Çok romantik bir ortamdı. Bonceliyordu.

***

Yatakta yatıyorduk. Araf'ın bir eli karnımda bir elide belimi kavrıyordu.
Kafasının göğsüme yatırmıştı. Bende bir elimle saçları ile oynuyor bir elim de yüzündeydi. Arada bir karnıma doğru konuşuyor ve öpücükler konduruyordu." Sevgilim cinsiyetini... Ne zaman öğreniriz?" Araf'ın sorduğu soruya tebessüm ettim. "Bilmem sevgilim ama bence kız olacak. Umarım kız olur." Araf gülmüş olmalı sesi geldi." Bana da kız olacak gibi geldi. Ama erkek olursa...acaba ben iyi bir baba olabilecek miyim?? Yani babam gibi olmam değil mi??" Araf'ın sorduğu soruyla afalladım. 'Acaba ben iyi bir baba olabilecek miyim?? Yani babam gibi olmam değil mi??' babası gibi olmaktan korkuyordu." Sen Dünya'nın en ama en iyi babası olacaksın aşkım. Dünya senin gibi bir baba daha göremeyecek çünkü senden bir tane var sevgilim."  Araf'ın gülme sesi gülme sesi ile ben de gülmeye başladım. " Sende Dünya'nın görüp göremeyeceği en güzel anne olacaksın sevgilim." Dedi bu kelime çok güzel ve anlamlıydı benim için... 'Sende Dünya'nın görüp göremeyeceği en güzel anne olacaksın' bu cümleyi hiç unutmayacaktım. Bana bu zamana kadar kurulan en güzel cümleydi.

"Araf kız olursa ismi Darla olsun olur mu?" Araf hımm dedi. Ve düşünmeye başladı." Ne oldu sevgilim? Begenmedin mi?" Araf sanki beni üzmüş gibi acele ile konuştu." Hayır, hayır yanlış anladın sevgilim. Bende erkek olursa diye isim düşünüyordum. Üzmedim seni değil mi?" Araf'ın bu haline kıkırdadım. " Üzülmedim sevgilim sen söyle o zaman erkek olursa ismi ne olsun?" Araf sustu ve kendini düşüncelere bıraktı. Bense hayallere... Sonra bir anda Araf konuşmayan başladı." Aral veya Aras olabilir. Ama sen istersen farklı bir şeyde olabilir. Sence Aral mı? Aras mı?... Arel veya Arın da olabilir sence hangisi olsun ben karar veremedim." Düşündüm. Hangisi olabilirdi ki? " Aras veya Aral olsun sevgilim. Hadi geleceğimizi bebeğimizle geleceğimiz hayal edelim."

"Şimdi değil sevgilim cinsiyeti belli olunca hayal edelim yoksa ne diyeceğiz. Hadi erkek olursa ve biz ona kızım dersek yada kız olursa biz ona oglumu dersek o zaman ne olacak?"
Bende olaya birde bu şekilde bakınca Araf'ın dediği doğruydu." Mutluyum ama sıkıldım ben Araf" Araf yatakta oturdu. Bana baktı beni seyretti ve düşüncelere daldı. " Ee Araf burada film falan izliyemiyor muyuz?" Araf gözlerini gözlerime kenetledi.
"Film izleyelim..."

...

Araf'la birlikte dışarıda piknik yapıyorduk. Kekler, kurabiyeler. Pastalar, turtalar... Daha bir sürü şey vardı. Araf dizimde yatıyordu. Bende saçları ile oynuyordum. Sonra aklıma eskiden dinlediğim şarkının bir kısmı geldi. Mırıldanarak şarkıyı söylemeye başladım.

"Herkes gider mi?
Herkes gider mi?
Söyle bana küçük adam
Herşey biter mi?
Çok erken değil mi?
Erken değil mi?
Söyle bana küçük adam
Herkes gider mi?"

Bu sefer Araf piknik örtüsünün üstünde oturdu. Beni dizlerine yatırdı ve saçlarımla oynamaya başladı. Bende kalktım ve Araf'a sarıldım. Gözlerinden istemsizce yaşlar akmayq başladı. Neden mi? Ailem yoktu...sadece Araf ve minik bebeğim vardı. Ben hem yetim hemde öksüzdüm. Araf ağladığımı anlamış olacak ki" Neden ağlıyorsun Güzelim?"  Sorusuna çok cevabım vardı. Ama o cevaplar Araf'ın canını yakardı.

"Bilmem sevgilim hamileliktendir" dedim. Araf bana daha çok sarıldı.

Kanlı Hilal Laneti Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin