Uykusuz Gecelerimin Sebebi Sensin

448 41 35
                                    

Keşke bu anı hiç yaşamasaydık. Nasıl anlamıştı? Ve böyle konuştuğuna göre istemediği bir şeydi. Buna mı yanayım, muhtemelen onu bir daha göremeyecek oluşuma mı?

Anlamazlığa mı vursaydım yoksa hazır konu açılmışken her şeyi pat diye söylesem mi kararsız kalmıştım. Vuslat'ın suratına bakarsak her an yüzüme tükürecek gibiydi. Böyle bir şey ile adının bile duyulmasını istemezdi muhtemelen.

"Özür dilerim Vuslat ama bu engel olabildiğim bir şey değildi."

"Olmalısın." Dedi kaşlarını çatıp. Vuslat anladıysa Hicran da anlamıştır, gerçi o anlasaydı illa ki sorardı bana.

"Senden uzak kalmaya çalıştım ama başaramadım."

Kollarını bağdaştırdı ve bana bakmayı bıraktı. Şimdiden üşümüştü gözlerim.

"Lütfen bunu kendine sakla olur mu? Belli etmemeye çalış."

Kafamı salladım sadece. Ondan uzak durmak benim için bir zulümdü. En azından deneseydi belki de mutlu olurduk be? O kadar mı karşıydı ?

"Hiç mi şansım yok? En ufak bile olursa peşinden sürünmeye hazırım çünkü."

"Kesinlikle yok Ekin." Deyip kestirip attı hemen. Konuşmaktan bile rahatsız gibiydi.

"Bak gençsin güzelsin, daha önüne çok kişi çıkacak. Bu hevesin geçtiğinde-"

"Bir dakika bir dakika. Ne hevesinden bahsediyorsun Vuslat?"

"Senin aşk sandığın şeyden bahsediyorum Ekin. Gelip geçici bu hislerin. Bir kaç gün sonra pişman olacaksın."

Her şeyi söyleyebilirdi ana avrat bile sövebilirdi ama hislerimi hafife alamazdı, heves diyemezdi. Bunu ben de düşünmüştüm ilk başlarda ama öyle olmadığını anlayalı çok olmuştu.

"Vuslat ben sana gerçekten aşık oldum."

Bir an için gözleri büyüse de hemen yüzünü buruşturdu. Anlaşıldı, yanlış kayaya toslamıştım ve güzel bir aşk acısı çekecektim. Buna zaten hazırlıklıydım ama en azından bilmese de etrafında olurum diye hayal etmiştim.

"Böyle bir şey yok Ekin. Kendini kandırıyorsun."

"Neye inanmak istiyorsan inan Vuslat, sanki aşkıma inansan olacakmışız gibi davranmamın manası yok."

"Dediğim gibi , belli etmezsen sevinirim."

"Sen de Hicran'a söylemezsen sevinirim."

"Anlaştık."

Kemirdiği dudaklarına ve sinirli bakan gözlerine sanki son defaymış gibi doya doya baktım. Hayallerim bir balonmuş da Vuslat tek tek patlatmış gibi hissediyordum yani perişan, kırgın ve bok gibi.

Sanki bir şans verse ne olabilirdi ki? O kadar mı kesin çizgileri vardı?

"Öyle manalı manalı da bakma."

Gülümsedim.

"Sen sanıyorsun ki olmaz dediğinde hislerim bitti. Gözlerime ya da bakışlarıma engel olamam ki."

"Olacaksın Ekin."

İnadına tükürdüğüm kadın, ne de güzel kavga ederiz biz seninle var ya.

"Vuslat sana bir şey söyleyeyim mi? Kaymak üzerine bal gibi mükemmel bir ikili olurduk biz."

Bir eli kapıda kalmıştı öyle. Bilerek sinirlendiriyordum çünkü bu kadının sinirli hali bir başkaydı.

"Seni döverim."

VUSLAT (GxG)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin