Sessiz Tetik 2

İsteme

Kalbimin atışının parçalama ihtimali olan elbisenin içindeyken heyecanla Pelin'e döndüm.

"İyi görünüyorum, değil mi?"

Gülümsedi.

"Hem de çok iyi görünüyorsun."

Günlerce Trabzon'da gezip eğlendikten sonra kızların çoğunu ve Selim ile Devran'ı alıp Kütahya'ya gelmiştik. 

Ve bugün...

O gündü.

Nişanlanıyorum. 

Burcu, "Bu arada Pelin sen niye buradasın? Erkek tarafı olman gerekmez mi?" diye sordu. 

Devran hafifçe sırıtırken "Belki de bu tarafta olmak için sebepleri vardır. Yasemin'in Selim ile burada olması gibi sebepler." dedi.

"Yo." dedi, Pelin.

"Yasemin eşi Asena'nın yakın dostu diye burada. Ben ise kaç senelik dostuyum diye buradayım."

Yasemin gülerek "Başaramadın Devran." dedi.

"En azından denedim."

İnci heyecanla anneannemin iki katlı evinde merdivenleri inerken "Geldiler!" dedi.

"Sen niye bu kadar heyecanlandın ki?" diye sordu, Devran. 

"Sevdiceği geliyor çünkü." diyerek güldü, Elçin. 

Kapı çaldığında anneme baktım. 

Bana gülümsediğinde kapıyı açtım ve karşımda çiçekler ile bekleyen Kağan'a baktım. 

İçeri girdikten sonra bir çiçeği bana uzattı. "Bu sana."

Elindeki diğer çiçeği anneme uzattığında annem gülümsüyordu. 

Elindeki çikolata paketini ise bilemeyip Devran'a bakmıştı. 

Asuman Teyzeler de içeri girdiğinde anneannem, "Hiç ayakkabıları çıkarmayın, bahçeye geçelim." dedi.

Evin kapısından girdiğimizde solda yukarı çıkan merdivenler, sağda da bahçeye açılan bir koridor bulunuyordu. 

Sağdaki koridordan geçerek bahçeye ulaştığımızda onlar için hazırladığımız sandalyelerde oturdular. 

Ben ise ayakta dikiliyordum. 

Kısa bir konuşmadan sonra Hasan Dayı ,anneannemin kardeşi, "Asena kızım haydi, kahveleri yapın." dedi.

"Tamam dayı."

Kızlarla eve girip üst kata ,mutfağa, çıktık. Her şey hazırdı zaten. 

Kahveleri pişirirken kızlara döndüm. "Ben çok heyecanlıyım." 

Derya tebessüm etti ve "İmam nikahı kıyıldı, yüzük taktınız. Formaliteden verecekler sadece seni." dedi.

Selvi Abla, "Beni hiç istemediler mesela. En kötü kaçıp evleniyorsunuz." dedi.

"Bana kaçmak için de geç değil." diyen Burcu ile "Üzgünüm, bir kere söz verdik. Sözden dönemeyiz." dedim.

"Belki bir şansımız vardır."

"Yok işte, anla bunu. Bizim aşkımız imkansız."

Burcu derin bir nefes aldı ve "Düğün gününde itiraz eden var mı sorusunda var diye bağıracağım." dedi.

"Sen bağır, ben sana kaçarım."

Kumru, "Abim de seni karargahta kıstırır." dediğinde güldüm.