Kasıklarımda hissettiğim sancı ile gözlerimi açmaya zorladım ama açamıyordum. Üşüyordum.
Kulaklarıma makinaların sesi geliyordu. Sesimi çıkarmaya çalıştım. "Mi- Miran."
Ama yüzümde ki maskeden dolayı sesim çıkmıyordu. Elimi kaldırmaya çalıştım. Her yerim ağrıyordu. Sırtıma kemiklerim batıyordu resmen. Yüzümden maskeyi çektim. "Miran."
Etrafa bakmaya çalıştım. Yoğun bakımdaydım. Bana ne olmuştu?
Aklıma gördüğüm rüya geldiğinde gözlerim dolmuştu. Çocuklarımın ikisini de kaybediyordum ve Miran ile de küsüyordum.
Camın önünden gelen sesler ile gözlerimi cama çevirdim. "Ablam uyandı!"diye sevinen Ayza'yı gördüğümde gülümsemeye çalıştım.
Kapı açılmıştı içeriye bir doktor ve hemşire gelmişti. "Merhaba Saye hanım. Ben kadın doğum uzmanı Hülya Birtan."
Boğazım kuru olduğu için konuşamıyordum. Canım acıyordu.
"Şimdi gözünüze tutacağım ışığı takip edin lütfen."
Gözüme tuttuğu ışık ilk başta rahatsız etse de alışmıştım. Bir kaç kez sağ sol, aşağı yukarı yapmıştı.
Ardından ışığı cebine koydu."Herşey iyi gözüküyor. Ağrınız var mı?"dediğinde gözlerimi açıp kapattım.
Boynumu oynattığım da canım acıyordu. Özellikle sırtım ve kasıklarım. "Bo- boynum sırtım ve kasıklarım."
"Tamam çok zorlamayın kendinizi hemşire hanım seruma ağrı kesici ekliyor."
"Bebeklerim. Onlara birşey oldu mu?"
"Erken doğum yaptınız. Küvezdeler durumları çok iyi. Sizi bekliyorlar annesi."dedikten sonra gülümsedi.
Derin bir nefes aldım.
Doktor odadan çıktığında hemşire makinanın kablolarını çıkartıyordu. "Sizi normal odaya alıyoruz artık. Ardından bebekleri görebilirsiniz."
Gözlerimi cama doğru çevirdim. Miran ona baktığımı görünce gülümsemişti.
Hemşire yatağı kapıya doğru ilerletmeye başlayınca bir elimi otomatik olarak karnıma koydum.
Kapıdan çıktığımızda Miran hemen yanıma gelip elimi elinin içine aldı. "Güzelim."
"Bebeklerimizi getir."dedim elini tutarken.
"Tamam güzelim."dedi ardından Ayza'ya döndü. "Sen ablanın yanında dur abicim."dedikten sonra elimi okşayıp bebeklerimizi almaya gitti...
*******************************
Odanın kapısı açılmıştı. İçeriye iki tane küvezde yatan bebek ve Miran gelmişti.
Alt dudağım bükülmüştü bile. Oturduğum yerde dikleştim.
"Miran..."dedim dolu gözlerim ile bir onlara bir de Miran'a baktım.
"Biz geldik annesi."dedi ardından oğlumuzu bana uzattı. Kızımız da babasındaydı.
Oğlumun masum yüzüne baktım. "Annem."dedim kokusunu içime çekerek.
Miran da yanıma oturduğunda kızımıza baktım.
Oğlum sanki benim olduğumu anlamış gibi gözlerini açmıştı. Küçük gözleri ile bana baktı. "Aşkım annem."
Masum masum bana bakıyordu. "Miran bana benziyor."
"Evet annesi oğlumuz sana kızımız da bana benziyor."dediğinde oğlum ağlamaya başlamıştı.
Acıkmıştı galiba.
Dikkatlice göğüsümü açıp emmesini bekledim. Bir kaç defa yapmamıştı ama sonradan süt geldikçe yapmaya başlamıştı.
Miran "İsmi ne oğlumuzun ve kızımızın?"dediğinde aklıma rüyam gelmişti.
Kötü günler geri de kalmıştı artık.
"Akgün ve Yasemen."
Akgün'ü babasına verdikten sonra Yasemen'i aldım.
"Güzel kızım."
Gözlerini açıp bir kaç saniye gülümsemişti. "Annem yerim seni."dedim yanağını öpüp.
Şuan dünyanın en huzurlu insanıydım. Bir tarafımda kocam diğer tarafımda kızım ve oğlum.