🪐İyi okumalar.🪐
🪐🪐🪐
"O gün nöbetteyken önce Goncagül hatun dışarıya çıktı, bir süre sonra geldiğinde elinde bir kağıt vardı. Sonra Laçin hatunla çıkarken kağıt elinde yoktu ve Laçin hatun çıkmadan bize 'dere kenarında çamaşır yıkayan hatunlara saldırı varmış, Goncagül hatun söyledi oraya gidiyoruz alpler önden gitmiş' dedi." Dediğinde diğer alp lafa girmişti.
"Zaten o gün tekfur Lucius'da oralarda olduğu için alpler dışarı çıkmıştı. Şüphe çekici hiçbir şey yoktu açıkta o yüzden bir şey demedik." Dediğinde korkuyorlardı, onlara suç kalacağını sanıyor olmalılardı.
"Goncagül hatunun çadırı aransın, bütün kağıtlar toplansın." Diye emir verdi Korkut bey. Goncagül hatun, bağırıp çağırıyor hala ona iftira attığımı söyleyip duruyordu. Ona öfke ve nefretle bakıyordum.
Babam bana korkarak bakıyordu, başıma bir şey gelecek diye korkuyordu sanırım. Bora ise rahattı, bu mahkemenin olumlu sonuçlanacağını biliyor gibiydi.
"Bunları bulduk beyim, kadı efendi..." Alpler ellerinde iki üç kağıt getirmişlerdi. Kadı okurken kaşları çatılmış, Goncagül hatun ise pes etmiş bir şekilde durmaya başlamıştı.
"Bu hainliğini kanıtlar. Altın karşılığı Laçin hatunu ona yakalatmış. Onu kurtaramamaları için Bora alpin yerini ifşalamış." Dediğinde daha da sinirlenmiştim. Altın karşılığı ha?! Bora'yı o mu yakalatmıştı? Tam bir pislikti!
"Herkesin de gördüğü ve duyduğu üzere, Goncagül hatun hainlik yapmıştır. Cezası mağlumdur, sultanın huzuruna tüm mahkeme sonuçları ile çıkarılacaktır. Mahkeme, Laçin hatunun masumluğuna ve Goncagül hatunun idamına karar kılmıştır." Diyerek herkesle bir ayaklandığında yutkunmuştum.
Bu kadarını ben de istemezdim ama eğer mahkeme benim aleyhime sonuçlansaydı o zaman iftira suçunu çekecektim haksız yere. Bora kolumu tutunca başımı kaldırıp ona baktım. Kadı gittikten sonra geri oturmuştum.
"Mahkeme olumlu sonuçlandı, nedir bu halin?" Diyerek önüme çöktüğünde dolan gözlerimi kırpıştırdım. "Benim yüzümden ölecek. Biraz kötü hissediyorum." Dediğimde gözleri parlayarak bakmıştı gözlerime.
"Sana daha ne kadar çok sevdalanacam ben? Merhametine kurban olurum senin ben. Ne güzel kalbin var." Dediğinde kalbim maraton koşmaya başlamıştı. Bu söyledikleri çok özeldi, çok güzeldi.
"Hadi gel, sultana götürecekler haini. İmdi biz konuşalım ha?" Dediğinde kalkmıştık yerden. Obanın içinde arka taraflarda bir dere vardı, başında oturmak için kütükler vardı, oturduk oraya ve suyun akışını izlemeye başlamıştık. Yerden kopardığı papatyayı bana uzatınca gülümseyip aldım elinden.
Papatyaya bakarken gülümsüyordum. Başımı kaldırdığımda bana bakarak gülümsediğini görmüştüm.
"Sana haber etmeliydim, hata ettim ama babam öyle söyledi. Sana söylememem gerekiyordu, o tepkiyi verebilmen gerekiyordu lakin sana geleceğin günü erteleme konusunda mektup yazmaya vakit bulamadım." Dediğinde kaşlarımı çattım. Anlamamıştım tam.
"Aslında o gün bizi görecektiniz, bir şekilde ayarlayacaktık ve sen üzüleceğin için tekfur benim senden vazgeçtiğimi düşünüp rahatlayacaktı. Bilirim saçma lakin plan işleseydi rahatlayan tekfuru daha kolay alt edecektik, Goncagül hatunu da kandırdığım için kötü hissederdim, gerek kalmadı vicdan azabı çekmeye." Diyerek bakışlarını gökyüzüne çevirmişti.
"Ama sana ayıp-" Derken elimi dudaklarına bastırmış, susturmuştum onu. Bana şaşkınlıkla bakıyordu. Elimi çekerken gergin bir sessizlik olmuştu.
"Artık özür dileme, asıl ben biraz daha beklemediğim için plan bozuldu. Ben özür dilerim." Dediğimde ayağıyla yerdeki toprağa bir şeyler çiziyordu.
"Senin suçun yok, önceki yazdığımda sana erken çıkman gerektiğini söyleyen bendim." Dediğinde sessiz kalmıştım. Bir süre sessiz kaldığımızda aklıma gelenle ona dönmüştüm hemen.
"Tekfur Lucius? Ona ne oldu? Kaleyi aldınız değil mi? Ben de orada savaşmak isterdim." Dediğimde gülümsemişti.
"Kaleyi sultanımız ve askerlerle birlikte aldık. Tekfur Lucius öldü, artık rahatız. Endişelenme her şey bitti. Bir sonraki zaferimizin bir olmasını ben de çok isterim." Dediğinde gülümsemiştim. Biz tarihte çok güzel zaferler kazanmış bir millettik, arada kaybetsek de son kazanan biz olacaktık her zaman.
Çünkü Türkler bazı diyenlerin aksine abartılmıyor, tam da anlatıldığı gibilerdi. Hatta az bile söyleniyordu.
🪐🪐🪐
🪐Yorumlarınızı bekliyorum.🪐
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dünyadan Uzak 🪐
FantasíaDünyadan uzak, başka bir dünyadaydım adeta. İlhamım: Devriliyorsam ~ Ferhat Göçer