21.Duyguların savaşı

9 3 2
                                    

"İçimizde bir çok duygu besliyoruz.Kin,
nefret,sevgi,ümit,öfke ve pişmanlık.
Bunların arasında çıkan savaşta en çok biz zarar görüyoruz."



Ne hiss etdiğimi bilmiyordum.Nasıl hiss etmem gerektiğini de bilmiyordum.Sadece onu biliyordum ki,hem aklımda hemde kalbimde olan
tüm kötü duygular ve düşünceler aniden gün yüzüne çıkmışdı.

Korku,tedirginlik,ümitsizlik,pişmanlık,
öfke.

Bir tane bile iyi duygu yoktu ve bu son olanlardan sonra olmasını da beklemiyordum zaten.

Korku vardı çünki korkuyordum.
Karışdığımız işden,karşımıza çıkıcak
insanlardan ve bundan sonra başımıza geliceklerden.

Tedirginlil vardı çünki tedirgindim.
Yaşanan olaylar ve Frank'in başına
gelenler beni tedirgin etmişdi.

Ümitsizlik vardı çünki ümitsizdim.
Elimi koyduğumuz taşın altından birdaha ki sefere çıkaramamak,
girdiğümiz bu savaşda yenilmek hissi,
ümitsizlik tüm bedenimi sarmışdı.

Pişmanlık vardı ama ne için pişman olduğumu bilmiyordum.

Öfke vardı ama neye öfkelendiğimi bilmiyordum.

Belki kendime,belki bize,belki Alex ve diğerlerine.Ancak beynim şu an karma-karışık ve savaş alanıydı.
Çatışan,savaşan sa benim duygularımdı.Onlara engel olamıyordum.Bir cümle,altı söz.

Ne yaptığınızı biliyorum,cehenneme hazır olun.

Bu tek cümle herşeyi etkiliyordu.
Bütün savaşımıza,duygularımıza,
hareketlerimize ve planlarımıza.
Biliyordular,bizi biliyordular.Frank
Smith'in evine gitmiş ve onu tehdid
edip,dövmüşdüler.

Bize silah çeken o adamlarda büyük ihtimalle onun adamlarıydı.Aslan'ın adamları.Alex kağıtı elinde buruşdurarak masanın üzerine fırlatdı ve gerginlikle saçlarını karışdırdı."Sikeyim,böyle işi sikeyim!"

Viktor ayağa kalkıp "Sence Aslan'ın adamlarımı yoksa Thomas'ın mı?
Çünki Frank sadece Rusell ve patronunun değil hemde Rex ve patronu Thomas'ın da sırrlarını duymuş ola bilir"dediğinde Alex bir
içki şişesini ağzına koyup,yarıya kadar içti ve Viktor'a baktı.

"Aslan'ın adamları çünki biz Aslan'ın peşine düşdük,Thomas ve Rex bizi sadece onlara götürücek olan bir harita."

Felix Alex'e bakıp "Lider Frank Smith'de böyle haritalardan biriydi ve Aslan onu öldürdü.O zaman Thomas Robinson'u ve Rex Brown'ı da öldürmesi an meselesi" dediğinde başımı sallayarak ona katıldığımı gösterdim.

Alex önce Felix'e daha sonra başka bir noktaya uzun süre bakıp,düşündükden sonra yeniden kafasını Felix'e çevirdi.

"Bir garson ve klüp sahibi adam arasında fark var.İkiside aynı şey değil,ikisini de aynı şekilde bir hiçmiş gibi öldüremez.Hem eğer Aslan'ın haberi varsa,Thomas'ın da haberi var ve ikisi bize karşı birlik şu an.Bu yüzden gelicek olan darbeler dsha ağır ve beklenilmez ola bilir."

Brendon elini sertçe masaya vurdu.
"O zavallı adamın hayatını mahv etmişdiler.Mahv etdiler.Boş yere öldü ve bunu kendisi yaptı.Frank'i unutamıyorum."

Oscar sertçe yerinden kalkıp,odadan çıktı.Onun ardından Olivia çıktı ve Eun'da biraz sonra sakince aramızdan ayrıldı.O an Alex'le göz-göze geldik.
Daha başlangıçdan bu kadar içten parçalanmışdık'sa,bundan sonrasının nasıl olucağını tahmin bile edemiyorduk.

KALBİMDEKİ KATİLHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin