Cinsiyet partisi için her şey hazırdı ve heyecan doruktaydı! Damla’nın özenle hazırladığı mavi ve pembe süslemeler bahçeye renk katıyordu. Partinin başlangıcında, tüm konuklara küçük zarflar dağıtıldı. Zarfları alan herkes yüzünde tatlı bir gülümsemeyle mavi ya da pembe kutuya zarfını bırakıyordu. Erkek olacağını düşünenler mavi kutuya, kız olacağını düşünenler pembe kutuya atıyordu zarflarını.
Mustafa her zamanki eğlenceli haliyle telefonunu çıkarıp herkesi videoya almaya başladı. İlk olarak Nur Abla ve Necip Abi ekrana geldi. Necip Abi şakayla, “Bizim tahminimiz gizli!” diyerek Nur Ablayla birbirlerine gülümsediler. Sonra İrfancan ve eşi Gözde’ye geçti; onlar gülümseyerek “Biz kız olacak diye düşünüyoruz!” diyerek pembe kutuya zarf attılar.
Enfal ve Umut Nayir çifti de kahkahalar eşliğinde tahminlerini yaptılar, ardından zarflarını mavi kutuya attılar. Herkesin neşesi ve tahminleri birbiri ardına videoya kaydedilirken, bu özel günümüzün güzel anılarını biriktiriyorduk.
Zarflar toplandıktan sonra sıra büyük anımıza gelmişti. Semih, topa vurmak için hazırlanan küçük kalenin önüne geçti. Tüm misafirler, nefeslerini tutarak bekliyordu. Kayra’nın gözleri babasının üzerinde, benim elim kalbimde, içimdeki heyecanı zor bastırıyordum.
Semih derin bir nefes aldı, gözlerini kısarak topa odaklandı ve sonunda vurdu! Top küçük kaleye tam isabetle girer girmez mavi sisler etrafa yayıldı! Bahçede büyük bir alkış ve sevinç çığlıkları yükseldi. Kayra sevinçle bana doğru koşarak, “Anneee! Bir erkek kardeşim olacak!” diyerek boynuma atladı.
Semih yanıma gelip beni sımsıkı sararken, gözlerimiz doldu. Hayatımızın en özel anlarından birini bu harika insanlarla paylaşmak, içimizi tarifsiz bir mutlulukla doldurdu. Bebeğimizin erkek olduğunu öğrenmiş, bu güzel günü unutulmaz bir hatıra olarak kalbimize kazımıştık.
Semih’in kollarında, Kayra yanımızda, etrafımızda sevdiklerimizin coşkulu alkışlarıyla o anın güzelliği içime işledi. Bir an için zaman durmuş gibiydi; kalabalığın sevinçle bize bakışları, mavi sislerin bahçeyi kaplaması, Semih’in bana sımsıkı sarılması… Bu anı, hayatımın en değerli köşesine kazıyordum.
Semih’in gözlerine baktım, gözlerinde öyle saf bir mutluluk vardı ki… İkimiz de kelimelere dökmesek bile, aynı heyecanı yaşıyorduk. Bu bebek sadece yeni bir can değil, ikimizin yeniden filizlenen sevgisinin, aile olarak tamamlanışımızın bir sembolüydü.
Mustafa’nın sesiyle bu büyülü anın içine gülümsedik: “Betüşüm, Semih’im, söyleyin bakayım, ne koyacaksınız bu minik prensin adını? Bu, tarihe geçmeli, kayıtta olsun istiyorum!” Kahkahalar arasında Semih, Mustafa’ya dönüp göz kırptı, “Öyle kolay öğrenemeyeceksin Mustafa, isim büyük bir sır! Ailece karar vereceğiz,” dedi. Mustafa, “İsmimi verin diye demedim ama, isim babası olarak hisse almak isterim, anlaştık mı?” diyerek kahkaha attı. Kahkahalarımız bahçede yankılanırken, bu dostluğun ve aile olmanın ne kadar kıymetli olduğunu düşündüm.
Damla yanıma geldi, gözlerinde o tanıdık sıcaklıkla ellerimi tuttu. “Betül, bu minik prens sizin sevginizle büyüyecek. O kadar şanslı ki sizin gibi bir ailesi olacak,” dedi, sesi hafifçe titreyerek. Onun sözleriyle gözlerim doldu; derin bir nefes alıp ona sıkıca sarıldım, “Biz daha da şanslıyız, Damla… Sizler bizim hayatımızın en güzel parçalarısınız.” Damla’nın yanıt vermesi gerekmiyordu; ikimiz de bu dostluğun ne kadar derin olduğunu biliyorduk.
O sırada, Kayra sevinçle zıplayarak yanımıza geldi, “Anne, artık bir erkek kardeşim olacak! Ona nasıl ablalık yapacağım, bir bilsen! Onu Galatasaray formasıyla büyüteceğim!” dedi, yüzünde kocaman bir gülümseme. Semih kaşlarını kaldırarak ona takıldı, “O Galatasaray forması için bir daha düşün, küçük hanım!” Kayra ise göz kırparak, “Babacığım, sevgi emek ister,” deyip gülümsediğinde hepimiz gülmekten kırıldık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşkın Ofsaytı
Fanfiction"Aşkın Ofsaytı," futbol sahalarında geçen gençlik yıllarında birbirlerine delicesine âşık olan Semih ve Betül'ün hikayesidir. Tutkuyla başlayan aşkları, Betül'ün hayal kırıklığı ve Semih'in kariyer baskısı altında dağıldı. Yıllar süren ayrılıktan so...