29.Bölüm

2 2 0
                                    

✨️İyi okumalar.✨

✨️✨️✨️

"Damadım! İnanamıyorum! Geri gelmene kaç saat ağladım biliyor musun? Nasıl özlemişim, yakışıklı damadımı!" Babam Alperen'e tüm sevgisini fazlasıyla verirken annem ve ben gülerek onları izliyorduk.

"Tabii en çok Almila. Bir an büyücüye falan gidip seni getirmeyi falan düşündüm. Sokaklarda yatıp kalkar oldu, evde de senin odandan çıkmıyordu." Derken göz devirip çay tepsisini sehpaya koyup babamın ayağına yapışıp onu ısırarak tekmeleyen bebeğime şokla bakmaya başlamıştı babam.

"Bu ne?" Diye şaşkınca kediyi eline alınca gülüp yerime oturmuştum. "Benim bebeğim, Gece." Dediğimde Alperen hemen araya girmişti.

"Benim de bebeğim, ikimizin." Dediğinde babam Alperen'e öyle bir bakmıştı ki Alperen bir an konuşmayı unutup kekelemeye başlamıştı.

"Y-yani, bizim d-derken şey yani-" Babam kahkaha atınca Gece sinirle hırlayıp babamdan kurtulmuştu. Ama babam, Gece daha iki adım attığı an yakalayıp onu göğsüne bastırmıştı.

"Torunum da oldu demek. Neyse ileride insan versiyonunu da görmeyi çok isterim." Dediğinde bakışlarımı kaçırıp çayımı içmiştim. Garip garip konuşuyordu. Sıcak basmıştı yine. Havalar da sıcaktı zaten.

"Sus artık, şunların haline bak. Nasıl da utanıyorlar." Annemin fısıltılarını ikimiz de duyuyorduk. Alperen'e baktığımda onun da utandığını görebiliyordum. Annem sanırım onu duymadığımızı falan sanıyordu.

Bir süre daha oturduktan sonra gitmeye karar vermişlerdi. Yarın sabah havalimanına gidecektik. Artık Karadeniz'de yaşayacaklardı birlikte. Geçen hafta nikah kıymışlardı tekrardan.

Alperen olmadığı için pek odaklanamamıştım ama ikisinin de mutluluklarını bozmamak için mutlu gibi davranmıştım. Yorucuydu gerçekten de.

Kapıda onları uğurladıktan sonra taksiden inen kişiyle kaşlarımı çattım. Dedem gelmişti. Babam dedemin içeriye girmesine müsaade etmemişti. Ama dedem onu umursamadan bana doğru gelmiş ve tam karşımda durmuştu.

Hepimiz merakla ona bakıyorduk çünkü sinirden köpürüyordu. Yüzüme fazlasıyla sert bir tokat attığı an hiç beklemediğim için sendeleyip düşecekken Alperen'in tutuşuyla yerimde durabilmiştim. Annem çığlık attığında babam da bize yaklaşmıştı öfkeyle.

"Almila? İyi misin?!" Alperen'e bakarken gözlerim dolmuştu acıdan. Yanağım felaket acıyordu. Alperen endişeyle yanağıma bakıyordu.

"Ne yapıyorsun lan sen?!" Babam sinirle gelmiş ve dedeme saldıracakken dedem yüzüme bir de bir sürü fotoğraf atmıştı. Kaşlarımı çatıp dolan gözlerimle yere düşen fotoğrafları almak için eğilmiştim.

"Orospu kızına belki biraz ders verirsin! Yoksa ben bizzat ders vermeye devam edeceğim!" Diyerek çekip gittiğinde fotoğrafları incelemeye başladım.

"Sen kime orospu diyorsun lan?! Almila! Kızım? İyi misin?!" Annem ve babam da etrafıma toplandığında fotoğrafları incelemeyi bitirmiştim.

Bugün Alperen'le öpüştüğümüz zaman çekilmişti. Gece saçımı çektiği için güldüğümüz kısım bile vardı. Çok tatlı görünüyorduk. Gülümsediğimde Alperen'in bakışları yüzümün her yerinde dolaşmıştı.

"Bunlar için miydi tüm bu olanlar? Yanağına bakalım, kızardı." Diyen annem mutfağa gidip buz getirmişti. Babam da pansuman çantasını getirirken Alperen yanımda durmaya devam ediyordu. Fotoğrafları orta sehpaya bırakıp benimle ilgilenmelerine izin verdim.

"Dur önce buzu biraz tutalım. Dudağının kenarını kanattı resmen! Nasıl vurabilir benim kızıma ya?!" Annem babamla konuşurken Alperen yanağımdaki bezelye poşetini tutuyordu.

"Öf, kokuyor!" Diye söylendiğimde Alperen gülüp elindeki poşete bakmıştı. Gerçekten bezelyeli buz yerine daha az kokulu bir şey getiremez miydin anne ya?

"Az katlan bebeğim, bak bunun gibi bir sürü yemek malzemeleri koydum dolaplarına. Kullan onları tamam mı? Hep öyle sağlıksız beslenmeyin." Diye tembihleyip tahini için arayan numarayla konuşmak için ayaklanıp odama geçmişti.

"Bunun hesabını verecek!" Babam hala sinirliydi. Yatışmıyordu siniri. Ona yaklaşıp elini tuttuğumda kaşları üzüntüyle çatılmıştı.

"Babacığım, lütfen uğraşma şununla. Ben kocaman kız oldum, bana bir daha vurduğunda veya daha fazla rahatsızlık vermeye devam ettiği sürece ne yapacağımı biliyorum. Böyle devam ederse mahkemeye veririm gerekirse?" Diye sorarcasına ona baktığımda onaylayıp ellerimin üzerine öpücükler kondurmuştu.

"Alperen, oğlum tamam. Yeter o buz o kadar. Dur, kremleri sürelim geliyorum." Diyen anneme bakmıştık gülerek.

✨️✨️✨️

✨️Yorumlarınızı bekliyorum.✨️

Sokak Kedisi ✨️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin