✨️İyi okumalar.✨️
✨️✨️✨️
Arabayı çalıştırıp eve sürmeye başladığımda Alperen sessizdi. Kaşındaki kana dokunup duruyordu. Sinirden deliye dönmüştüm. Arabayı hızlı sürdüğümü fark edince derin bir nefes alıp bahçeye girişte yavaşlamıştım. Arabayı park edip indiğimde Alperen de sessizce peşimden geliyordu. Kilitleyip eve girmiştim.
"Almila, o adam neler dedi, sen bana kızıyorsun. O zaman adam haklı mıy-" Bana yaklaşsa da aniden ona döndüğüm için söylediği yarım kalmıştı. Şu an bu dediğinin saçmalığını düşünüyordum.
"Ne saçmalıyorsun sen? Alperen ben niye kızdım bilmiyorsun bile! Ya sana dur-" Babam işten dönmüştü, onu görünce lafımı bitiremedim. Bizim kavga ettiğimizi görüp şaşkınca yanımıza gelince annem de gelmişti arkasından.
"Ne oldu size? Alperen kaşın niye kanıyor oğlum senin?" İkisi de telaşla bize yaklaşırken Alperen'in bana şüpheyle bakan gözlerini görünce hissettiğim kırgınlık daha fazla direnebilmeme engel oluyordu.
Gözlerim dolmaya başlayınca hızlı bir şekilde oradan ayrılıp odama gitmiştim. Kapıyı çarpıp yatağa oturdum. Sakinleşmek zorundaydım ama ağlamak geliyordu içimden. Bana inanmıyordu, o pislik adama inanıyordu.
"Pislik!" Bu Alperen içindi. Burnumu çekip izinsiz akan gözyaşlarımı hızlıca silmiştim. Yenileri geliyordu peşinden. Ağlamaya devam ederken koridordan yaklaşan ayak seslerini duyunca hemen yatağa girip üzerimi örtmüştüm. Şu an konuşmak istemiyordum.
Kapı açılınca yorgan sayesinde yüzümü göremiyordu. Biraz öyle kalmış ve sonra kapı kapanınca hıçkırıp ağlamaya devam etmiştim. Yatağın kenarı çökünce irkilip Alperen'in gitmediğini anlamıştım. Gitti sanmıştım.
"Almila, b-ben çok özür dilerim. Ne kadar saçmaladığımı fark edince, yani ben o adam öyle kesin kesin seni tanıyormuş gibi konuşunca kıskandım ve korktum. Seni kaybetmekten korktum." Derin bir nefes alıp burnunu çektiğinde çenem titremişti. Ağlamamı durdurmaya çalışıyordum.
"Almila'm, ben seni çok seviyorum. Çok ama çok seviyorum, dünyadaki her şeyden herkesten çok. Sen benim her şeyimsin. Pisliğin teki oldum, affetme beni. Seni kırdım, güveniyorum dedim tersini yaptım." Diye tatlı tatlı söylenirken daha da sinirleniyordum.
Aniden yorganı açıp yaşlarla dolu yüzümdeki öfkeyle ona bakmıştım. Yüzümü görünce kaşlarını çatmıştı. Ne yapacağını bilemiyor gibi yüzümün her yerini inceliyordu.
"Sana güveneceğim dedin! Güvenmedin! Sen böyle mi sadıksın sözüne Alperen?! Kıskançlığını anlarım ama bana inanmadın sen! Kıskanıp döversin o adamı anlarım ama senin bana inanmamanı anlayamam, tamam mı! Ben sana güveniyorum, senin bu yaptığını yapmazdım, önce seni dinlerdim! Ama sen ne yapıyorsun, şerefsizin teki yüzünden beni kırıyorsun!" Diye bağırdığımda Alperen de ağlamaya başlamıştı.
"Ne ağlıyorsun?! Konuşsana, açıklasana! Güveniyorum zaten desene! Yanlış anlamadım de! Sadece kıskandım de! Alperen bir şey yap, bir şey sö-" Dudaklarımda hissettiğim yumuşaklıkla gözlerimden biraz daha yaş akmıştı. Gözlerimi yavaşça kapatıp karşılık verdiğimde sert öpüşüne bir süre yetişememiştim.
Beni yatağa itip üzerime çıkarak öpmeye devam ettiğinde kollarımı boynuna doladım. İkimiz de öfkeliydik ama ben daha çok öfkeliydim. Onu dövmek istiyordum. Pislik! Dudaklarımızı yavaşça ayırıp gözlerime baktığında yutkunup ben de onun gözlerinin içine bakmaya başlamıştım.
"Sana güveniyorum bebeğim. Laf olsun diye değil, gerçekten güveniyorum. Eşeklik ettim, affedemez misin bu eşeği?" Dediğinde burnumu çekip gülmüştüm istemsizce.
"Bir daha güvensizlik edersen bu kadar kolay affetmem, bilesin!" Diye çıkışıp onun yanıma yatmasını sağlayıp sarıldığımda o da sımsıkı bana sarıldığında rahatlamıştım sonunda. Çok kırıcıydı, ama kendini affettirmeyi de biliyordu. Birden ayrılıp kaşına baktığımda ikimiz de sakindik artık. Pansuman yapmamıştı.
"Of Alperen kalk ya kalk." Diye söylendiğimde kaşlarını çatmıştı yorgun gözleriyle bana bakarken. Kolundan tutup kalkmasını sağladığımda oflayarak peşimden geliyordu.
Aşağı indiğimizde annemler merakla bize bakıyordu. Alperen olanları onlara anlatmış olmalıydı, bakışlarından belliydi.
"Barışmışlar, çok şükür! Ödüm kopmuştu valla, pislik adam çocuklarımın da hayatlarını mahvedecek diye." Diyen anneme gülüp yanlarına gitmiştik. Çalışan abladan pansuman malzemeleri istemiştim.
Getirdiğinde Alperen'in kaşını temizlemiştim. Pansumanı yapıp elimi yüzüne koyduğumda yanan suratıyla kaşlarımı çatmıştım. Al işte, ben demiştim! Hasta olmuştu.
✨️✨️✨️
✨️Yorumlarınızı bekliyorum.✨️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sokak Kedisi ✨️
FantasySokak kedisi gibi yağmurda ıslanmış ve muhtaçtı. Onu orada öylece bırakamazdım.