** VEDA **

3.7K 115 20
                                    

Istanbul, Leyla Otel 2015

Rana Akdemir

Etrafıma bakıyorum. Uzun zamandır bu kadar güzel, lüks ve alımlı bir otele gelmemiştim. Heryer beyaza kaplanmış bir saray gibiydi. Lobinin tam ortasında hayranlıkla her köşeyi ezberlercesine inceliyordum. Beyaz hiç bu kadar güzel görünmemişti gözüme. O kadar aydınlıktı ki heryer, böylesine bir göz alıcı ışıltıya raslamamıştım. Buranın sahibi burayı acaba nasıl bir aşkla yaptırmıştı? Burada hissettiğim farklı bir duygu vardı. Kendimi buraya aitmiş gibi hissediyorum. Heryerde binlerce insanlar varken bile bu ışıltıya kapılmış sadece ben varmışım gibi yavaş adımlarla ilerledim. Etrafımda dönercesine ağır haraketlerle tavandaki desenleri incelemeye başladım. O kadar ince işleme ve emek vardıki her cizgisine yansımıştı bu. Biranda birine carpınca kendime geldim ve arkamı döndüm.

„Çok Özür dilerim. Ben sadece buranın güzelliğine kapılmışım. Gercekdende sizi farketmedim bile" mahcup bir şekilde karşımda dağ gibi dikilen genç adama bakdım. Gerci benim carpmamla tek sarsılan ben olmuşdum.

„Problem yok. Bence siz buranın güzelliğinden daha çok göz alıcısınız" dedi genç adam. Bukadar acık sözlü olması beni gereğinden fazla şaşırtmışdı. Ne diyeceğimi bilemedim ve şuan kızardığıma eminim.

Ben konuşmayınca tebessüm etdi „Buarada benim Adım Emre' dedi ve elini bana uzatdı. Onu kısa bir an inceledim. Takım elbise vardı şuan üstünde ama buna rağmen yinede geniş ve kaslı kolları görünmeyecek gibi değildi. Gözleri koyu kahve renginin en güzel tonlarındaydı. Uzun kirprikleri vardı, bazı bayanlar bu kadar güzel kirpriklere sahip olabilmek için kat ve kat rimmel kullanırdı. Esmer teni ve siyah sacları vardı. Buradan bakınca gercekdende cok yakışlı ve göz alıcıydı. Aynı bu otel kadar pahalı ve havalı duruyordu. Hala havada olan elini fark edince hemen uzatdım ve „Memnun oldum. Bende Rana" dedim tebessüm ederek. Tuaf bir şekilde bu adama kanım ısınmışdı.

„Ozaman güzel bayan bu küçük tesadüfü değerlendirip bugün akşam yemeğe cıkmaya nedersin? Sizi daha yakından tanımak isterim" dedi. Bu kadar hızlı bir erkekle ilk defa karşılaşıyordum elbette. Ama bu Adamda bana güven veren tuaf bir durum vardı. Çok kibardı ama aynı zamanda sert bir görüntüsüde vardı. Bu beni birazda olsa meraklandırmışdı ve kendime şaşırarak „Yani sanırım bugün akşam bir planım yok. Neden olmasın" diye cevap verdim. Yüzünde tatlı bir gülümseme oluşdu.

„Sanırım bu otelde kalıyorsunuz. Ozaman saat 7 de buranın restaurantında buluşalım" dedi.

„Peki ozaman akşam görüşmek üzere' dedim ve yeni fark ederek elimi elinden cekdim. Son bir gülümse daha yolladıkdan sonra bavullarımla birlikte oradan ayrıldım.

4566 numaralı odaya geldiğimde kilidini acdım ve bavullarımı bir köşeye bırakdım. Uzun yolculukdan dolayı çok yorulmuşdum. Bu yüzden kendimi yumuşacık yatağın içine bırakdım ve orada kaybolmak istedim. Vicutumun her bir kemiği okadar çok ağrıyorduki yorgunlukdan. Gözlerimi kapadım. Bu işi aldığım için çok mutluydum. Daha yeni olmama rağmen kendime güveniyordum en azından buradaki bana verilen ilk şansı iyi değerlendire bilirdim. Gözümün önüne o tatlı gülüşü gelmişdi. Adının Emre olduğunun öğrendiğin yakışıklı çocuk beni çok etkilemişdi. Genelde böyle şeyleri retd ederdim ama bana farklı bir duygu hissetdirmişdi. Onu kendime yakın hissetdiğim için belkide kabul etmişdim.

Uzun ve keyifli bir duşdan sonra, üzerime şık, kırmızı dar bir elbise giyindim. Saclarım siyah ve çok uzun olduğu için düzledim ve sadece salık bırakdım. Son dokunuşlarıda yapdıkdan sonra hazırdım. Kendime bakdım, aslında abartılacak bir güzelliğim yokdu. Siyah uzun saclı, zayıf ve yeşil gözlü normal bir kızdım. Benden neden etkilendiğini merak etdim. Emre gercekdende çok yakışıklı bir erkek ve her istediği kızı elde edebilir. Tabi benden dahada güzel kızları elbette. Bunları düşünmek için onu daha tanımadığım için bu akşamın tadını cıkarmayı planlıyordum.

Acı Hayat (Tamamlandı) #Wattys2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin