Acı Hayat (Tamamlandı) #Wattys2016

15. Bölüm - Kuş

Mutlimedyadaki resimi hıkayenin sonlarına doğru anliyçaksınız. Elimden geldiği kadar uzun yazmaya calışdım. İnşallah beğenirsiniz. Bölüm şarkısı olarak Sıla - Yoruldum şarkısını seçdim. Şuaraya uyduğunu düşünüyorum.

İyi okumalar...

Söylediği hala kulaklarımdaydı. Kokusu ise burnumu dolduruyordu. Onun tarifi bile olmayan o başdöndürüçü kokusu. O bukadar gerçeken, bukadar yakınımdayken, ben niye onun sanki birgün rüyaymış gibi kaybolucağını zannediyorum. Biz neydik böyle bilmiyorum ama aramızdaki bu tuaf şey bana güç veriyordu. Tuttunmak için bir daldı o adeta. Biliyorum şimdi diyorsunuz daha bir kaç gündür tanıdığın ve hakkında hiçbirşey bilmediğin bu adama nasıl bukadar yakın olabiliyorsun. Bunu sadece yaşayınca anlaya bilirsiniz. kollarının arasındaydım. Başımı boynuna dayamışdım ve sadece onun güzel koksunun başımı döndermesine izin veriyordum. O öpüçükden sonra tek bir kelime bile etmeden sadece uzanmışdık. Saclarımı okşuyordu ve bunu yapmasını gerçekdende çok seviyordum. Keşke o iğrenç yere birdaha dönmesem hep onun kollarında kalabilseydim. Okan bana hayatın acılarını unutturuyordu. Her saniye onunla güzeldi. O benim ışığımdı. O gelmeseydi.. belkide şuan benim için en değerli olan şeyi kaybetmişdim. Ben fahişe değildim ama birgün fahişe olmakdan korkuyordum. Nasıl böyle devam edebilirdi. Okan beni herseferinde kurtaramazdi sonucda biran önçe birşeyler yapmak zorundaydım. Onun konuşmak için başımı kaldırdığımda, kaşlarını cattı.

"Okan, burdan kurtulmam lazım" dedim. Beni kendine cekdi ve alnımı öpdü. "Söz veriyorum seni burdan kurtarıcam güzelim" dedi. Bana söylediği her kelime beni dahada güçlendiriyordu sanki. O karanlık kuyumu biraz daha ışıltıyordu.

"Sençe nasıl bilgi toplaya bilirim?" diye sordum ve yatakda biraz doğruldum. O hafif oturur pozisyonunda pantolonun cebinden bir sıgara cıkardı. Yavaş hareketlerle dudaklarının arasına aldı. Yakdıkdan sonra derinçe içine çekdi. Dumanı çiğerlerine kadar çekdiğini anlamak zor değildi. Sonra yine yavaşça dışarı birakdı dumanı. Sıgara içdiğini bilmiyordum ve bu şey onu dahada çekiçi gösteriyordu ama onda bir kötü coçuk içiyormuş gibi değildi. Daha çok olgun ve başdöndürüçü duruyordu. Zaten benden yaşça büyük olması hoşuma gidiyordu. Daha mantıklı ve olgundu. Gözlerimiz buluşduğunda dudağı hafif yukarı kıvrıldı "Noldu asi güzeli benden gözlerini alamadın" egosun tavan yapdı yine ama yinede bu sözleri bile çekiçi. "bençe sen benden gözlerini alamadın" dedim ve göz kırpdım. Ona karşı böyle davranmak hoşuma gidiyordum. Tek eliyle belimi kavradı yatağın içinde beni kendi çekdi ve kulağımı altına bir öpüçük kondurdu. Ah bu adam neyapiyor böyle. Nefesini üfleyerek fısıldadı "biraz daha bu çekiçi iç çamaşırlarıyla böyle karşımda durursan sadece gözumu alamamkla kalmiyçak güzelim" dedi ve küçük bir öpüçükde boynuma kondurdu. Yanaklarım yanıyordu resmen ama şuan yarı çıplak olduğumu tamamen unutmuşdum. Bende onun yanağına bir öpüçük kondurdum

"En iyisi ben birşeyler giyim üstüme"dedim ve onun gömleğini aldım hemen üzerime geçirdim. O ise sıgarasını bitirmişdi. Tekrar yatağa girdim. "az önçeki sorduğum soruya cevap vermedin" dedim.

"Düşünüyorum. Nasıl seni tehlikeye atmadan hallede biliriz bu işi"

"Ben şahsen çiğdem diye bir kızdan biraz şüpheleniyorum.Yani pek güvelinir olduğunu sanmıyorum."

"Niye?"

"Çünkü biraz tuaf. Yani çok ve boş konuşuyor ve biraz yalaka"

"Ona güvenme evet ama tehlikeli olduğunu düşünmüyorum. Bençe sesis olanlardan korkmalısın. asıl o kişi seni istediğin hedefe ulaştırıcakdır. Kızların güvenini iyçe kazan ama onlara fazla birşey bahsetme. Hepsini iyi tanı ve heryeri iyi gözetle her inçe detay önemli" dedi. Evet haklıydı. Daha iyi bakınmam lazımdı illaki birşey bulaçakdım.