Multimedyada Bu duruma uyan bir resim. Bu bölüm çok kısa oldu ama başka şeyler katmak istemedim bu bölüm sadece Şuara ve Okan ile olsun istedim. Ve aslında yeni bölümü cuma günü paylaşıcamdım ama dayanamadım. Umarım beğenirsiniz :)
Bölüm şarkısı John Legend all of me. Ben bu şarkıya aşığım diye bilirim. Mutlaka bu bölümün eşliğinde dinlemelisiniz. O duyguyu daha iyi hissedebilirsiniz. Hatalarımın kusuruna bakmayın öpüldünüz :*
İyi okumalar
〰〰〰〰〰〰
"Okan lütfen dur!" kapıya doğru hızla ilerliyordu. Çok sinirliydi ona durdurmanın bir yolunu bulmalıydım.
Hemen arkasından koşdum ve önüne dikeldim. Kapıyı tuttum ve gitmesini engelledim. "Okan şuan öfkeyle kalkıyorsun, lütfen ilk önçe sakinleş. İnan bana herkesden önçe ben öldürmek istiyorum o piçi" dedim.
"Şuara o pesevenk sana.." diye bağırdı ve und cümlesini bitirmeden duvara bir yumruk attı. Ve "Aaa" diye bağırıp bir tane yumruk daha attı. Tüm siniri duvardan cıkarıyordu. sağ Eli artık tamamıyla kan olmuşdu, aynı zamanda duvardada kan lekeleri vardı. Onu böyle görmek canımı yakıyordu. Herşey benim yüzümdendi. Yanına yaklaşdım ve kanayan elini tuttum
"Düşündüğün şey olmadı Okan. Evet o pislik bana iğrenç şeyler yapdı ama senin düşündüğün kadar ileri gidemedi. Yaren beni kurtardı" diye acıkladım ona. Gözlerindeki ateş sönmesede şuan biraz daha diniyordu.
"Şuara sana tecavüz etmesede sana dokundu anlıyormusun... Seni üzdü sana işkençe etti. Ne bekliyorsun sakinçe oturup başka neler yapa bileçeğini izlememimi?" diye bağırdı tekrardan. Kanlı elinden elimi çekdim ve yanağını okşadım. Elimde bulaşan kan onun yanağınada bulaşmışdı. Derin derin gözlerine bakdım. Okadar güzel gözleri varkı. Kayboluyordum, beni hem bu kuyudan, dipden cıkarıyordu hemde beni bambaşka bir yere hapsediyordu. Yüzünü ellerimin arasına aldım. Alnını alnıma dayadı. Nefes alış verişi ritim tutarken, sakinleşmeye çalışıyordu.
"Okan" dedim boğuk ve yalvarır bir tınıyla. "Lütfen, bizi zoru sokuçak birşey yapma. Onları ançak aklımızı kullanarak alt edebiliriz. Ben iyiyim."
Elleri kalçamda narinçe gezinmeye başladı. Derin bir nefes aldı. Sanki kokumu içine çekiyordu.
"Şuara, ben dayanamam. Sana birşey olursa.. buna dayanamam anlıyormusun? Deliriçem elim kolum bağlı ve sen burada bu pisliğin içindesin. Tertemizsin. Saçının her teli benim için kıymetli" saçlarımı okşadı
"Bana neyapdın böyle asi kız? Herşeyim ol istiyorum, beni büyülüyorsun, kendine cekiyorsun. Sonra senin kokun" dedi ve boynuma yaklaşdı. kokumu içine çekdi ve küçük bir öpüçük kondurdu "beni deli ediyor başımı döndürüyorsun. Galiba sana aşık oluyorum asi kız. Heryerine aşık oluyorum. Sen bana iyi geliyorsun" Kanlı eliyle dokunduğu heryerimde kan lekeleri kalıyordu ama bu söyledikleri beni benden almışdı. Bir anda ayaklarım yerden kesildi beni Kuçağına aldı ve şarkı söyleme başladı yavaşça yatağa doğru ilerliyordu (şarkıyla birlikte okursanız daha iyi hissedebilirsiniz o duyguyu)
What would I do without your smart mouth
Ukalalığın olmasa ne yapacaktım
Drawing me in, and you kicking me out
Aklımı çelip beni kovuyorsun
Got my head spinning, no kidding, I cant pin you down
Başımı döndürüyorsun, şaka yapmıyorum, beni kendine mecbur etme
What's going on in that beautiful mind
Aklımdan neler geçiyor
I'm on your magical mystery ride
Senin gizemli tarafındayım
And I'm so dizzy, don't know what hit me, but I'll be alright
Ve çok sersemledim, bana neyin çarptığını bilmiyorum, ama iyi olacağım
My head's underwater
Başım su altında
But I'm breathing fine
Ama iyi nefes alıyorum
You're crazy and I'm out of my mind
Sen delisin ve ben aklımı kaçırdım
Cause all of me
Çünkü benim her şeyim
Loves all of you
Senin aşkın
Love your curves and all your edges
Bütün kenarlarını bütün kıvrımlarını seviyorum
All your perfect imperfections
Bütün harika kusurların
Give your all to me
Bana her şeyini ver
I'll give my all to you
Sana her şeyimi vereceğim
You're my end and my beginning
Sen benim sonum ve başlangıcımsın
Even when I lose I'm winning
Kazanırken kaybetmiş olsam bile
Cause I give you all of me
Çünkü sana her şeyimi veriyorum
And you give me all of you, oh
Ve sen de bana her şeyini veriyorsu
Söylediği şarkı okadar güzeldiki. Sesi ile beni büyülemişdi. Sanki bu şarkı bizim için yazılmışdı. Şuan içimde tuaf bir duygu vardı. Bilmiyorum bu aşkmıydı? Yatağın üstüne oturmuşdu ve bende onun kuçağındaydım. Başımı ise boynuna gömmüşdüm. Şarkıyı söylemeyi kesdiği halde hala aynı pozisyondaydık. Bir süre hiç konuşmadık. Sadece bu olanları sindirmek istiyordum. Tembel ve yorulmuş hareketlerle başımı kaldırdım ve yüzüne bakdım. Eliyle yanağımdan akan yaşları sildi. Evet ağlıyordum! Bu duygu çok güzeldi ama biz imkansızdık.
"Ağlama" dedi. Elimile yanağını okşamaya başladım ve elimin ıslandığını hissettim. Okandamı ağlıyordu? İlk defa bir erkeğin ağladığı görüyordum hemde benim için. elimle Göz yaşını sildim "Okan" diye bildim sadece. Elimi öpdü "Beni bırakma Şuara. Söz veriyorum seni buaradan cıkarıçam ve o pislik herife, sana çekdirdiği acının on katını çekdiriçem.". Dedi ve dudaklarıma yaklaşdı. Dudaklarımız birbirini bulduğunda büyük bir acıkla öpüşüyorduk.
Ona acemiçe karşılık vermeye calışıyordum. O benim aksime daha teçrübeli ve kontrollüydü. Yavaşça beni yatağa yatırdı. Parmakları vücudumda dans ederken. Öpüşmemiz dahada derinleşiyordu. Miğdemde tuaf bir his ve kasıklarımda bir ağrı. Ama bu iğrenç veya kötü değil tam aksine beni bulutların üstünde gezdiriyordu. Dudaklarımızı kısa bir süreliğine ayırdı. Nefes nefese kalmışdık. Ama çok fazla sürmeden tekrar buluşdu dudaklarımız. Gözlerimi kapadım ve bu anın tadını cıkardım...
Galiba bende sana aşık oluyorum, benim karanlık kuyumdaki tek umudum!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Acı Hayat (Tamamlandı) #Wattys2016
AventureHayat onun için sadece bir oyundu. Sonunu bilmediği bir hayata sürüklendi. Bir labirintin içinde cıkışı bulmak için cabalıyordu. Kendi karanlığında boğuluyordu aslında. Her alıdığı nefes onu ölüme bir adım daha yaklaşdırıyordu. Sonunda keşke ölüm ol...