21. Bölüm - Küçük Bey

2.8K 122 11
                                    


Slmlaar :) yeni bölüm biraz gecikdi kusura bakmayın. Bugün artık bitirmeye calışdım ve bitirdim. Uzun yazmaya calışdım umarım iyi olmuşdur. Şu aralar belki bölümler biraz gec gelebilir o yüzden şimdiden üzgünğm ve kusura bakmayın ama elimden geldiği kadar erken paylaşmaya calışıcam. Destekleriniz için tşkler sizleri seviyorum <3

Bölüm şarkısı Bahadır tatlıöz - Beni yak ve Multimedya Şuara

Keyifli okumalar...

〰〰〰

Yolun sonuna bukadar cabuk geliceğimi hiç sanmamışdım. Cağresizlik, bu beni mahvediyordu. Şuan okadar cağresizdimki. İnsanın kendi canı nekadar kıymetliydiki? Nekadar ileriye gidebilirdim? Zamanım ama artık kısıtlıydı. Bunların cevabını düşünmek için zamanım yokdu. Ya ölücekdim yada öldürücekdim. Katil olmayı göze alabiliyormuydum?

Hayır!

Ama ölmekde istemiyordum. Evet belki hayatım iğrenc ama belkide sadece nefes alabilmek bile insana yaşamak için bir nedendi. En azından daha binlerce cözmem gereken sırlar, cevapsız kalan sorularım vardı.

3 dakika! Sadece 3 dakika!

Başımın üstündeki testere calışmaya başlamışdı bile. İşde şimdi oyun başlıyordu. Ölümün oyunu. Yarenin hayatı parmaklarıma bağlıydı. Tek bir hareketimde hem silah patliycakdı tam karnına doğru, hemde tam göğüsünün ortasına bir bıcak saplanıcakdım. Bukadarlada kalmıyordu, o pislik ilk önçe yarenin acı cekmesini istiyordu. Boynundaki metal, silah patladıkdan 1 dakika sonra kapanıcakdı ve Yarenin kafası binlerce parcalara ayrılıcakdı. Ama katil olmakdan vazgecersem işde ozaman Başımdaki testere 3 dakika sonra beni yukardan aşağıya doğru ortadan bölücekdi.

Artık sağlıklı düşünemiyordum. Göz yaşlarım her damlasında yanaklarımı biraz daha yakıyordu. Tam karşımda olan Yaren ise benden farklı değildi. Oda benim gibi ağlıyordu.

"Şuara beni düşünme, ben buradan kurtulmak istiyorum ve tek yol ölüm" dedi ağlayarak.

Hıckırıklarım arasından "Yaren lütfen deme böyle. Ben...ben yapamam bunu"

Ahmet ise bizi büyük bir zevkle izliyordu. Karşımdaki asılı olan saate bakdım. Geri sayımı 1 dakika gecmişdi. Son 1 dakika 45 saniye. Cağresizliğim dibe vurmuşdu artık. Sanki her saniyede kalbime bir bıcak saplanıyordu. Ben katil olmak istemiyorum! Bunu binlerce defa tekrarladım içimden.

"Şuara lütfen son dakikalar bak yap şunu bitsin. Sen beni düşünme sen yapmasan bile ben yapıcakdım. Dayanamıyorum, kurtar beni bu ızdırapdan. Lütfen Şuara sen iyi bir insansın bunu biliyorum" diye yalvardı Yaren.

"Hayııır!" Diye bağırdım ağlayarak "hayıır değilim anlıyormusun! Ben katil olmak istemiyorum! Ben seni öldüremem, yapamam bunu Yaren anlaaa. Sen veya başkası ben kimseyi öldüremem"

"Bak Şuara her insanın eceli gelince ölür ve her ölümün bir sebebi vardır. Bu sadece bir sebep ve benim ecelim geldi. Cek artık şu lanet ipleri" dedi. Göz yaşlarımız dinmiyordu. İkimizde ağlıyorduk. Saate bakdım ve son 30 saniye.

Allahım ne olur yardım et bana. Dualar ediyordum. Mecburdum demi? Bu kaderdi demi? Ecelimi gelmişdi?

Son 17 saniye.

Evet işde şimdi ya ölüçekdim yada öldürücekdim.

"Evet Şuara son 10 saniye ölmekmi öldürmekmi?"diye sordu pislik herif. Öyle bir keyif duyuyorduki.

"9...8...7...6..."

"Yaren özür dilerim hakkını helal et"

"Hakkim helal olsun. Seni sevdim Şuara sen cok iyi birisin"

Acı Hayat (Tamamlandı) #Wattys2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin