BÖLÜM 12:KURS

194 55 6
                                    

Mükemmel bir cumartesi sabahına uyandığımda içim huzur doluydu. Kalkip hemen ılık bir duşa girdim. Hızlıca duşumu alıp üstümü giyindim ve gitarımı alıp aşağıya indim . telefonumu unuttuğumu fark edince merdivenlerin yarısından geri döndüm. Telefonu elime alır almaz mesajlari kontrol etmek alışkanlık yapmıştı. Bir kac mesaj vardı. İkisi reklam birieElif'ten biride Mert'tendi. Mert'ten geleni açtım.

'Günaydınn :)) Tatlı sabahlar.' mesajına cevap verip kahvaltiya indim.

'Günaydınn ;)' bir kac dakika sonra cevap geldi.

'Bugün ne yapacaksın?'

'Gitar kursu bulmam lazım.'

'Ne için?'

'Ders almak için :)'

'Kursa gerek mi var? En iyi gitar öğretmeniyle konuşuyorsunuz suan küçük hanım.'

'Dalga geçmee. Acilen bir kursa yazilmam lazım.'

'Bir dakika ne dalgası, ben gayet ciddiyim. Egoislik yapmış olacağım ama gerçekten çok iyi gitar çalarım.' ardindan bir mesaj daha geldi. 'Ve söylerim. ;)'

İç sesim yok artık dedi sanirken konuşanın dış sesim olduğunu anlamam çok zaman almadı. Neyseki mutfakta tektim. Televizyonun ekranına not yapıştırıp evden çıktım.

'Ben gitar icin kurs bakmaya gidiyorum ne zaman donecegim belli olmaz merak etmeyin. -Asya♥:)'

Kapıdan çıkarken Mert'e mesaj attım.

'Ee nerde buluşuyoruz. :D'

'Bilmem nerde buluşalım?'

'Bilsem sana sormazdım Mert. Ben nerde kurs var bilmiyorum, gitar çalan sensin senin bilmen lazım kursların nerede olduğunu.'

'Tamam tamam, kızma o zaman bekle ben seni evden alayım çıkıyorum hemen.' sanki bana şehrin bir ucundan alacaktı beni, alt tarafı bir alt sokakta oturuyordu.

Çok bekletmeden geldi. Arabasiyla gelmişti.

"Süslenmen kısa sürdü güzellik" onunla dalga geçmeyi seviyordum bunuda fazlasıyla belli ediyordum. Bana korkutucu bir bakış atıp yola bakmaya devam etti. Kısa zamanda çok değişmiştim insanlarla etkileşim içindeydim artık.

Arabayı bir otoparka bırakıp dar bir sokağa girdik. Sonra fazla yürümeden bir dükkâna girdik, içeride duvarlarda asılı envai çeşit müzik âleti vardı. Ve o kadar güzel bir atmosferi vardı ki ortamın, alttan hafif bir muzik vardı. Mert dükkânın sahibi olduğunu düşündüğüm kisiyle konusmaya başladı

"Kuzen naber?"

"Oo iyidir, senden? Hangi rüzgar attı seni buraya yoksa teklifimi kabul etmeye mi karar verdin?"

"Hala düşünüyorum." dedi güzel gülümsemesiyle. Onlar konusurlarken bende
Gitarlara doğru yürüdüm kızıma bir arkadaş alabilirdim belki. Bembeyaz bir gitara doğru adımladım. Sonra ona dokunmak icin izin istercesine Mert'in kuzenine döndüm. Hafifçe gülümsedi ve yanıma geldi gitarı asılı olduğu yerden indirdi ve bana verdi. Önce alip almamakta kararsiz kaldım o kadar narindi ki yeni doğmuş minik bir bebekten farksızdı gözümde. Ama kendimi ona dokunma zevkinden mahrum etmek istemedim ve elime alıp koltuğa oturdum. Onu incitmek istemedigimi hareketlerime yansitarak tellerine dokundum, Mert gülümseyerek beni izliyordu karsimdaki koltuğa geçip gitarı elimden aldı ve çalmaya başladı.

"Eşlik et."

Şarkıya girmisti, söylemeye başladım.

Sana olan aşkım hep akan bir su
sende benim gibi isin söyle
Aklımda senden başka
Hiçbir şey yok bu günlerde
Sadece senin olmak istedim
Unutturur bana bütün dertlerimi
Şefkatli kollarinla sar beni bu gece
İstediğim aslında çok değil
İstediğim aslında çok değil
Aklinda olmak yetmez bana bu gece
Yanıbaşında olmak isterim
Rüyalarında olmak yetmez bu gece
Yaninda olmak isterim
Yaninda olmak isterim
Unutturur bana bütün dertlerimi
Sefkatli kollarinla sar beni bu gece
İstediğim aslinda çok değil
İstediğim aslında çok değil
Sadece senin olmak istedim dünyada
Sadece sana ait olmak
Aşk denen duyguyu yeniden keşfettim
Sadece senin olmak istedim
Sadece senin olmak istedim

Şarkının bir yerinde sözleri değiştirmişti aslında bu yaptığı benim için çok iyi olmuştu yoksa yerin dibine girerdim herhalde. Birde harika çalıyordu ve söylüyordu.

"Ne zamandır çalıyorsun?"

"Orta birde başlamıştım" şaşkın yüzüm onu eğlendirmişti

"Çok iyisin ben bu kararını düşünmemiştim." biraz toparlamıştım ama yinede şaşkındım, bize hic bahsetmemişti gitar çalabildiğinden.

"Ben senin sesin için bu kadarını düşünmüştüm, böyle güzel bir kızın sesinin bu kadar güzel olmasi gayet normal bence."

"Teşekkür ederim." uzanıp gitarı aldım biraz inceledikten sonra gözüm etiketine çarptı 3.500 TL ydi ilk önce ümidi kestim ama sonrada su icine uzun zamandir para atamadığım kumbarami hatirladim onun icinde baya para vardı. Gitari yerine asıp adını bilmediğim gence döndüm.

"Ben gitar dersi için geldim kursa baslamak istiyorum."

"Daha önce çaldın mı peki?"

"Evet bir ara çalmıştım. Ama biraz unutmuşum sanırım."

"Biraz unutmak nasıl oluyor?" dedi gülerek. Evet cok sacma bir tanımdı. Bende gülerek "yani internetten akorlarin nasıl basıldığına baktım biraz unutmuştum ama görünce hatırladım çoğunu, ama geçişlerim fena değil. O konuda fazla körelmemişim."

"Anladım gelistirmek istiyordun yani."

"Aynen öyle."

"O zaman seni ona göre bir sınıfa alalım bir dakika bekleyin hocamızı çağırayım."

Mert söze girdi. " Gerek yok, öğretmeni ben olacağım. "

Adını hala öğrenmediğim adamın gözleri parlamıştı resmen.

PANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin