Aşk Bize Uzak

1 Günlük Kanka

Aleynadan:
Sabah uyandığımda saat 10.00'du. Bir an çok korktum okula geç kaldım diye ama sonra hatırladım ki bugün günlerden Cumartesi.

Üstümü değiştikten sonra aşağı indim bugün annemin spor günüydü,bizde babamla beraber kalmıştık

"Günaydın baba."
"Günaydın kızım nasılsın? İyi uyudun mu?"
"Evet çok iyiyim,sen kahvaltı yaptın mı?"
"Hayır tatlım şimdi senle yapacağız,10 dk sonra gel mutfağa."

Bunun üstüne bende odama çıktım. Ve telefonumdan Gökçe'ye mesaj çektim.
"Dün çalıştınız mı edebiyata?"  Biraz bekledim ama cevap gelmedi. Bu yüzden atacağım tripleri fazlalaştıracağım. Bozuntuya vermemeye çalıştım ve babamın yanına kahvaltıya indim.

"Mmm nefis olmuş baba ellerine sağlık."
"Hah afiyet olsun."
"Ee bugün ne yapacaksın? Ödev verdiler mi?"
"Evet gene çok verdiler. Biraz yapıp dışarıda alışveriş merkezine giderim belki."

Yukarı çıktığımda telefonumu kontrol ettim,mesaj gelmiş mi diye Gökçeden ses yoktu ama Aşkım mesaj atmıştı:
"Bugünkü programın ne güzellik bir şeyler yapalım mı?"
"Biraz ödev yapacağım canım sonra istersen alışveriş merkezinde buluşuruz."
"Tamamdır. Seni seviyorum."

Biraz olsun kendimi iyi hissetmiştim. Bugün Rüzgarla buluşunca anlatacaktım olanları..

"Ben geldim Starbucks'ta oturuyorum canım."
"5 dk sonra ordayım Rüzgar."
Aferin sana o sana canım desin sen sadece ona 'Rüzgar' de!
Tamam iç ses gene sen haklısın!

Geldiğimde Rüzgar oturmuş beni bekliyordu. Beni görünce ayağa kalktı ve sandalyemi çekip oturmam için izin verdi. Çantamı bırakıp en sevdiğim içeceği yani Çikolatalı Frappucino almaya gittim. Ve benim için çektiği sandalyeye oturdum; "Aleyna senin biraz canın mı sıkkın?" dedi. "Evet hemde çok."Gözlerim sulanmaya başlamıştı. Hemen Cuma günü yaşananları anlattım. O da Yusuf'la konuşacağını söyledi. "Teşekkür ederim sen olmasan kendimi iyi hissedemezdim seni seviyorum Rüzgar..."

Rüzgardan:
Biricik Aleynamın canı sıkkındı bugün. Bu yüzden benim de sıkılmıştı. Bu konuyu Yusufla konuşmalıydım, allahtan onunla aramızda bir sorun yok,iyi arkadaş olduk. Aleyna'yı eve bıraktıktan sonra tekrar Starbucks'a geldim ve Yusuf'u aradım.

"Alo koçum nasılsın? Uygun musun? Şu sizin evin önündeki Starbucks'a gelsene konuşmak istediğim bir konu var."
"Tamam Rüzgar ama 10 dk içinde gelemem evde ödev yapıyorum da 1 saat sonra buluşsak?"
"İyi tamam ama bir saat içinde burda ol ve gelince mesaj at."

Al işte ödev yapıyormuş Beyefendi! Haklısın iç ses. Şimdi fark ettim de iç sesimle çok ortak yönümüz varmış. Seviyorum seni iç ses...

Yusuftan:
Dün Gökçeyle kütüphanede edebiyata çalışmak çok zevkliydi. Önceleri benim hakkımda yanıldığını söyledi,ama şu am aramız iyi, kanka olduk.

10 dk sonra çıkıp Rüzgar'la buluşacağım. Konuşmak istediği bir konu varmış. Merak ediyorum doğrusu.

"Rüzgar ben geldim."
"Arkana bak beni göreceksin."
Baktığımda onu gördüm. Yanına geldim.
"Ne haber koçum konuşmak istediğin konu ne?
"Aslında bu Aleynayla ilgili. Bozulduğu bir konu var."
Aleyna ve Rüzgar çıkmaya başladı, bana da dün söyledi Gökçe.
"Ne oldu anlatsana."
"Bak siz dün Gökçeyle edebiyata çalışmışsınız. Aleyna buna bozulmuş biraz. Çünkü o şöyle düşünüyor; onun da edebiyatı iyi ya bir günlük kankası yerine en iyi arkadaşına sormasını tercih edermiş."
"Aslında haklı ama ben Gökçe'ye teklif etmedim. O rica etti ama aklıma Aleyna'nın bozulacağı gelmemişti. Ben Gökçe'ye nazikçe söylerim barışırlar."
"Çok sağ ol koçum beni anladığın için."

Biraz daha sohbet ettikten sonra kalktık. Ben direk eve gittim, çok ödev vardı,yapmam gerekiyordu. Ama Pazartesi de Gökçeyle konuşmalıydım.

Selam! Eğer bir yazım yanlışı vb. yanlış görürseniz yorumlarda belirtin lütfen. Görüşlerinizi de ekleyebilirsiniz.