- Ada Selin AdemoğluDurmaksızın çalan telefonumun sesiyle uyandım. Son yaşananlardan ve öğrendiğim gerçeklerden sonra günlerdir yataktan çıkmamış ve doğru düzgün birşey yememiştim. Komidinin üstünde duran telefonuma uzandım ve arayanın kim olduğuna baktım.
Gerçi kim olduğunu çok iyi biliyordum çünkü beni bir tek teyzem arardı. İstanbul'da -üniversitenin kayıt günü okulda tanıştığım kız hariç- hiç arkadaşım yoktu. İzmir'dekilerle ise çok çok yakın olmadığımdan buraya taşınınca kopmuştuk. Bu da neden beni arayabilecek çok fazla kişinin olmadığının yanıtıydı.
Gerçekleri öğrenmemin üzerinden tam bir hafta geçmişti ve teyzem o gün bugündür , hepsini reddetmeme rağmen günde en az 3 defa arıyordu. Sanırım bu mektuptan ve bana verileceği tarihten , kısacası tüm olanlardan haber olduğunu gösteriyordu. Buna rağmen 19 yıldır bana tek kelime etmemişti.
Ona çok öfkeliydim, bildiklerini benden gizlemişti. Ama en önemlisi gördüğüm rüyayı ona defalarca anlatmama rağmen; gördüklerimi basit , sebepsiz birşeymiş gibi geçiştirmiş olmasıydı.
Oysa artık biliyordum yıllardır rüyalarımda gördüğüm o minik kız bendim, yerde yatan cansız kadın bedeni ise annemdi. Çok küçük olduğum için bu iğrenç anı hafızamdan silinmişti. Ama bilinçaltım küçük bir oyun oynayarak tüm gerçeği rüyalarıma gizlemişti.
" Benim annem ben daha küçük bir kız çocuğuyken gözlerimin önünde öldürülmüştü.. "Her şeyi geçtim bir tek bu düşünce bile karnıma bıçakların saplanmasına neden oluyordu. İçim artık nefretle doluydu. Sanki beynimdeki tüm duygular ulaşılmaz noktalara saklanmış öfke ve nefret ise onların üzerine örtülmüştü, bir tek ikisini hissedebiliyordum.
Telefonumun üçüncü kez çalması üzerine cevapla tuşuna bastım.
" Ada canım Şükürler olsun sonunda açtın bir haftadır sana ulaşmaya çalışıyorum birşey oldu diye çok korktum "
" Birşeyim yok iyiyim ben. " sesim buz gibi çıkmıştı. Hiç bir ifade hiç bir duygu barındırmıyordu. Ben bile kendime şaşırmıştım teyzeme hem çok kızgındım hem de onu umursamıyordum. Ben artık bu hayattaki hiç birşeyi umursamıyordum , kendimi bile.." Bak güzelim gerçekleri öğrendiğini ve bunların sana ağır geldiğini anlayabiliyorum. Annene söylemiştim eğer ona birşey olursa bunları öğrenmenin sana acıdan başka birşey vermeyeceğini söylemiştim. Ama o beni dinlemedi, gerçekleri bilmeyi hakettiğini düşündü hep ve seni..
" Teyze yeter!! Diye bağırdım. "Bu söylediklerin artık benim için hiç birşey ifade etmiyor. Sen! Benim için artık hiç birşey ifade etmiyorsun. " bir an tereddüt ettikten sonra telefonu sinirle yüzüne kapattım.
Bu söylediklerimin onun canını yakacağını biliyordum. Çünkü o beni hiç bir zaman yeğeni olarak görmemişti, kuzenlerimden hiç ayırmamış kendini annemin yerine koymuştu. Ama annem değildi işte..
Annem büyüyünce ne kadar güçlü olabileceğimi önceden görmüş, bana güvenmiş , gerçekleri kaldırabileceğime inanmıştı ve ben asla onun yüzünü kara çıkarmayacaktım. Bu düşünce aklımın ve bedenimin kendine gelmesine yetti.
Oturduğum yataktan kalktım ve banyoya doğru ilerledim. Bir haftadır duş almamıştım üstelik okul açılmıştı ve ben daha ilk senemden okulu asmaya başlamıştım. Ama yaşadıklarım göz önünde bulundurulursa kendimi toparlamam için 1 hafta azdı bile..
Bu bir haftanın tamamını düşünerek geçirmiş ve bir karar almıştım. İntikam planım okulumdan uzaklaşmama sebep olmayacaktı. Çünkü ben zeki bir kızdım ve ikisini idare edebilecek kapasiteye sahiptim.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAYIP
Roman pour AdolescentsSonra bilinçsiz bir küfür koptu dudaklarımdan "Seni adi orospu çocuğu!" Çileden çıkarcasına ona doğru koştum. Kıpırdamadı, bir şey söylemedi sakince bekledi yaklaşmamı. Sıktığım yumruğu çıplak göğsüne savurduğumda, engel olmadı. Hakettiğini almış...