6. Don't

94 11 0
                                    

Ed sheeran - Don't

Kapı dinlemek gibi bir huyum yoktu fakat gelen seslerden birilerinin tartıştığını anlamak zor değildi ve ben kahretsinki merakıma yenilmiştim.

İyice yaklaşıp görünmemeye dikkat ettim.

Tanıdık erkek sesi "Pekala küçük hanım, şimdi şunu aklına iyice sok-" dedi ,bir kaç adım sesi duydum ve ardından devam etti "- o hisseler bana ait. O küçük yeğenine söyle boyundan büyük işlere kalkışmasın"

.....

"Yalnız, o küçük hanım burada" dedim kapının arkasından çıkıp salona havalı giriş yaparken.

Amcamın yüzündeki kendinden emin gülümseme bir an solsa da yine eski yerini almıştı. "Hoşgeldin"

Tek kaşımı kaldırarak alaylı bir kahkaha attım "asıl sen hoşgeldin"

Teyzem istemeden kıkırdayınca eliyle ağzını tutup bana baktı "pardon sinirlerim bozuldu siz ben yokmuşum gibi devam edin"

Onun bu haline gülecek gibi olsam da kendimi son anda toparlayıp gülmekten alıkoyabilmiş ve alayla amcam olacak o şerefsiz Ferhat'a yüzümü dönmüştüm.

"Ee?-" bir kaç adım ilerleyip sertçe kendimi tekli koltuğa bıraktım. "- nasılsın amca görüşmeyeli?-derdim ama direk konuya gireceğim" .Elimle karşımdaki koltuğu gösterip ciddiyete büründüm "ayakta kaldınız amcacım"

Geçip benimle karşı karşıya duracak şekilde üçlü koltuğa oturduğunda Ayla kenardan bizi izlemekle yetindi. Ben gelmeden önce kim bilir kıza nasıl tehditler savurmuştu pislik herif.

"Hisseleri mi istiyorsun?"

Tek kaşını kaldırıp bana baktı arından bacak bacak üstüne attı.

"Alman için bana çok değerli birşeyi ve hisselerin 7 katını vermen gerek. Bu arada o çok önemli şey Zümrüt kolye."

Gözleri irileştiğinde şaşkınlığını anlamıştım. Babamın ondan istediği ama alamadığı şeyi istiyordum. Bu kolyenin özelliği ne onu da bilmiyordum fakat babam ısrarla bunu dile getiriyordu.

"Zümrüt kolyeyi sen nereden-"

"Bunlar boş konuşmalar Ferhat bey. Ben size iş teklifinde bulundum kabul edersiniz etmezsiniz orasını bilmem." Yüzüme sinir bozucu gülümseme yerleştirdiğimde onu sinirlendirmek için böyle birşeye gerek olmadığını anladım. Az önce bulunduğum teklif yüzünden zaten sinirden köpürüyordu.

Elini sinirle saçlarından geçirip yerinden kalktı. Derin derin nefesler alıp veriyor, kravatını gevşetmeye çalışıyordu. "Seni küçük-"

"Haftalardır ısrarla beni ve yeğenimi tehdit ve rahatsız ediyorsunuz. Bilmenizi isterim ki, bu durum devam ederse sizi şikayet edeceğim. Şimdi evimizi terkedin"

Ferhat bey zaten ayakta olduğu ve burada kalmaya tahammülü olmadığı için hemen kapıya gitti ve bir kaç saniye sonra kapının sertçe çarpılma sesiyle gülümsedim.

"Zümrüt kolye ve hisselerin 7 katı ha?"

Kahkaha atıp başımı salladım ve aynı onun gibi konuştum.

"Bu durum devam ederse sizi şikayet edeceğim ha?"

--

Telefonumun melodisini duyduğumda daldığım marshmallow'larımdan zorla ayrılabilmiştim.

Mutfaktan çıkıp çantamı demin- eve geldiğimde - bıraktığım yerden alıp içinden telefonumu aldım.

Arayan sabah numarasını kaydettiğim ve beni Akın'ın kafamda yarattığı sorularla yalnız bırakmayan Gül'dü.

SebepHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin