Sebep

14. İ See Fire

Ed Sheeran - İ See Fire

Merdivenleri çıkıp kapımızın önünde durduğumda anahtarı deliğe sokacaktım ki, kapının aniden açılmasıyla yerimden sıçradım.

"Geç içeri geç" içeri geçip ardından kapıyı gürültüyle kapatmasını duydum.

Oturma odasına girip çantamı koltuğun üzerine bıraktım.

"Duyduklarım doğru mu Gül?!"

Endişeyle duvara tutundum.

"Ne doğru mu Ayaz?"

......

"Berk ve Akın'a ödevinde yardım etmişsin" dediğinde nefesimi rahatlıkla üfledim. Bacaklarım artık beni taşıyamadığı için koltuğa bıraktım kendimi.

"Bunu mu diyecektin abi ya" oflayıp koltuğun üzerindeki yastıklardan birini kucağıma aldım.

Kaşlarını çatarak bana bakıyordu ve bu biryerde pot kırdığımı gösteriyordu "başka birşey daha mı oldu?"

Başımı iki yana salladım "hayır canım. Hem sadece ben etmedim arkadaşımla birlikte yardım ettik. Onlar da zamanında bizimle aynı almış oldukları derslerde yardımcı oldular. Durumlar iyi yani"

"Arkadaşın benim umrumda değil. Fakat sen, o heriflerden uzak duracaksın. Anladın mı?"

Alayla gülüp arkama yaslandım "Yok ya? Ayaklarını yıkamamı ister misin?"

Elimdeki yastığı alıp duvara fırlattı.

"Sen. Benim. Kardeşimsin"

"Aynen. Ve sen de benim abimsin, sahibim değil. Yerini bil de konuş"

Çantamı kapıp odama yürüdüm. Bir kaç kıyafeti tıkıştırıp yarınki derslerin kitaplarını elime aldım.

Abim aniden odaya daldı "Nereye gidiyorsun sen?!"

Kolumu ondan kurtarıp odadan çıktım.

"Ben bir arkadaşımda kalacağım anneme söylersin"

"Anneme kızının kötü tiplerle takıldığını da söyleyeyim"

Sırıttım "anneme oğlunun sürtüklerden hoşlandığını da söyle"

--

"Şimdi otobüsten indim"

Kapının kapanma sesini duydum.

"Beş dakikaya oradayım, otobüs durağından ayrılma"

Telefonu kapatıp çantama attım.

Evden aceleyle çıktıktan sonra kendime gelememiş biraz sahilde yürümüştüm. Sonra da otobüse binip Banu'yu aramış, onlarda kalıp kalamayacağımı sormuştum. O da "lan mal mısın sorulacak soru mu" diye azarlamıştı beni.

Önümde bir araba durduğunda bunun Banu'nun jeap'i olduğunu farkettim.

Pencereyi açıp "atla bebek" dediğinde kahkaha atıp kapıyı açtım ve koltuğa oturdum.

"Naber?"

"Eve gidince anlatsam?"

Başını sallayıp radyoyu açtı.

"5 seconds of summer dinler misin?"

"Mal mısın aç şunun sesini"

Don't stop doing what you're doing
Every time you move to the beat it gets harder for me
And you know it, know it, know it
Don't stop, 'cause you know that I like it
Every time you walk in the room you got all eyes on you
And you know it, know it, know it