Bir Liseli Hikayesi

9

-Senin pijamalı fotoğrafını okul sayfasına atmış.

-Neeeeee !!

diye çığlık attım. Aman tanrım. Bu bu olamaz.

-Peki bunu nasıl kaldıracağız.

derken ağlıyordum. Semih bana baktı. Çenemden tutup yüzümü yukarı kaldırdı.

-Üzülme prenses ben halledeceğim. Mert onu doğduğuna pişman edecektir.

dedikten sonra telefonum çaldı. Arayan Mertti.

-Alo.

-Alo.

-Mert ne olduğunu biliyor musun ?

-Evet ve o Mine pisliğini çok iyi becereceğim. Sen merak etme prenses.

-Tamam. Ama kendine çok dikkat et.

-Merak etme.

dedi ve telefonu kapattı. Rezil olmuştum. Nasıl düzelticektik. Bugün okula da gidemezdim. Of ya.

Bir süre sonra Mert aradı.

-Bitti o iş. Kimse görmeden kaldırıldı. Onun yerine de kendi iç çamaşırlı fotoğrafını attı.

-wow bu büyük kötülük.

dedim ve aynı anda gülmeye başladık.

Okulun sitesine girip Mine'nin fotoğrafına baktım. Iyk bacaklara bak. Bu ceza ona bin yıl yeter. Demekki neden hiç şort ya da etek giymediği anlaşıldı. Kızda giymemekte haklı yani. Durum çok vahim. Asdfgh.

Okula gittiğim de yağmurun yanına gittim. Yanında Caner vardı.

-Selam.

-Selam.

dedi Yağmur.

-Okulun sayfasına baktınız mı
?

-Evet.

diye atladı Caner.

-Mineyi değil mi ?

-Evet başka ne vardı ki?

-Hiç hiç bir şey.

dedim ve sırama geçip oturdum. Elimi çeneme yaslayıp hayaller kurmaya başladım. Telefonuma gelen bir mesajla sıçradım.

Gönderen:Babam

Kızım bir toplantı çıktı. Bu yüzden annenle birlikte italya'ya gidiyoruz. 5 Gün orada kalacağız. Kendine iyi bak prensesim.