Bölüm 27

2K 62 28
                                    

"Medya: Gülsüm"

Mutlu ve birlikte geçireceğimiz güzel günler bizi bekler lakin öncesinde halletmem gereken büyük bir sorun var. Çiçek Hatunu ve hatta diğer tüm hatunları Mehmet'ten uzak tutmak. Elbette yapacağım Gülbahar'ım ben! Haseki Gülbahar!

  Mehmet'in yanından huzurlu ayrıldım. Hareme doğru altın yolda salına salına bir kuğu misali yürüyorum. Biraz ilerleyince bir kalfanın Hemen yanımda yürüyen Gülsüm'ün kulağına birşeyler fısıldayıp gittiğini farkettim. Gülsüm'e meraklı bir bakış atıp önüme baktım çe yürümeye devam ettim. Karşıdan gelen Şehzade Mustafa'yı farkedene kadar yüzüm gülüyordu.

Şehzade Mustafa:
-Hatun efendi sabah şerifleriniz hayrolsun.

"Sağolun şehzadem, sizimde inşallah."

Şehzade Mustafa:
-Yüzünüzde güller açtığına göre hünkarımızın yanından memnun ayrıldınız

"Ben her daim memnun ayrılırım hünkarımızın yanından"

Şehzade Mustafa:
-Kim bilir yine ne fesatlıklar edip aklına girdiniz hünkarın. Sabahın nurunda beni emretmişler de
"Benim fesatlıklar ettiğim ne hacet? Nereden çıkardınız şehzadem, hiç işim olmaz öyle şeylerle bilakis oğlum Bayezid'in huzuru için. Fakat sizin valideniz pek bi duyarsız bu konuda nedense sürekli ikaz alıyorsunuz hünkarımdan, mazlumun ahı da diyebiliriz hatırlarsanız bir av zamanı kaybolduğunuz da oğlum Bayezid sizi felaket durumda bulmuştu da valideniz oğlumun sizi kaçırdığını iddia etmişti içimde kalmış fırsatını bulmuşkenn belirteyim şimdi hayırlı günler dilerim inşallah hünkarın uyaracağı konu yine kadın ve içki olmaz"

Şehzade Mustafa:
-Siz hiç o güzel kafanızı böyle şeylerle yormayın da şehzadeniz Bayezid ile alakadar olun benim uyarıldığım konu bir tek bu olsun sizin şehzadeniz hakkında ört pas ettiğiniz konular için uyarılar çok farklı olur. Ben bir susar iki susarım üçüncüde ise Allah sizi ve şehzadenizi hünkar babamın gazabından korusun. Size de hayırlı günler inşallah.

  Gülümseyerek ayrıldı şehzade Mustafa. Tıpkı annesi gibi son sözü söyleyip beni derin düşüncelere daldırıp gitti. Şehzadem Bayezid'in neyini biliyor ki? Ahh bildiği şeyin ne olduğunu öğrenmeden bir daha şehzade Mustafa ve gülşahla muhattap olmamalıyım.

  Bir süre sonra haremden geçerken Gülsüm izin isteyip yanımdan ayrıldı. Benim isteklerim Doğu'nda Gülsüm kolay kolay yanımdan ayrılmaz. Kafamı kurcalasa da nereye gittiği çok önemsemeyip haremde biraz soluklanmak üzere koca mindere yayıldım. Herkes önümde diz çökmüş vaziyette beni selamlarken onları elimde selamlayıp kalkmalarını işaret ettim. Ağalar ve kalfaları yanıma çağırdım ve haremde ne olup bittiğini hazine işlerine kadar öğrendim. Çiçek yılanı iyi idare etmiş haremi bunca sene. Bir süre sonra içeri yanında yaklaşık 20 cariyeyle Asiye Kalfa girdi. Beni görür görmez saraya yeni geldiklerini anladığım cariyelere eğilmelerini söyledi ve beni kendisi de selamlayıp yanıma yaklaştı.

Asiye Kalfa:
-Sultaaaanııım,

"Kim bu cariyeler Asiye?"

Asiye Kalfa:
-Turhan Bey'in düğün hediyesi olarak hünkarımızın gönderdiği cariyeler Sultanım.

  Ayağa kalktım hepsini bir bir süzmeye başladım. Hemen hemen hepsi oldukça güzel ve genç. Aralarından birinin asil duruşu dikkatimi çekti benim bile dikkatimi çektiyse hünkarımın hayli hayli çeker. Bu hatunda Sultan duruşu var vesselam.

"Adın ne senin?"

-Maria..

"Nerden geldin ?"

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 05, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Fatih'in Gül YüzlüsüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin