Bana Beni Anlat

Bir nefes kadar yakin, bir yurek kadar uzak...

Inci keskin.
Ismim Inci Keskin. 20 yaşindayim. Ailemle beraber Istanbulda yaşiyorum. Babam Turkiyenin en gözde iş adamlarindan, annemse baş hekim. Kendimden 2 yaş büyük bir kardesim vardi, Selin. 10 yil önce kaybettik. Nedenini bilmiyorum ama ablam öldükden sonra annem ve babamin bana olan reftari çok deyişdi. Arkadaşlarimla buluşmaya, dişari tek başina çikmaya izin vermiyolar. Sanki ev deyil de hapishane... ablami özlüyorum. Belki de o olsaydi şimdi bana bunu yaplarina izin vermezdi...
Bide şirinmi şirin baba annem var...Maddi durumunuzun çok iyi olmasina ragmen babam onu yanina almadi. 10 yil öncesine kadar her yaz ziyaretine giderdim.
Hatiralar yalniz beni ayakta tutan. Benim için çok deyerli olan hatiralar.

Kapi acildi
Ayten. Kizim ya yine ne düşünüyorsun ? Dalip gitmişsin. Hangi denizde gemilerin batti? Soylede bi ekskavatör gönderiyim çekib alsinlar. Faket çok büyük gemidir kesin dimi?..))
Sevgi. Uraşmasana kizla!!!

Ayten ve Sevgi benim çocukluk arkadaşlarim. Kardeş olmalarina rağmen ayri-ayri dünyanin insanlari.
Ayten hayattan hic bir isteyi olmayan, hiç bir şeyi kafasina takmayan, deli dolu, bir azcik kendine ďüşkün, aşkdan hiç haz etmeyen, buna ragmen geniş yürekli, güclü iradesi olan erkek gibi kizdir...)))
Sevgise onun tam aksi zarif, hayaller ve masallar dünyasinda yaşayan.) Çok hassas ve ismi gibi sevgi dolu bir kiz.
Babalarimiz iş ortagi. Kisacasi bu kizlar benimher seyim. Can dostum ve dert ortagim.
Iki yil önce üçümüzde Istanbul universitesini kazandik . Ama ben arkadaşlarimdan farkli okuyorum. Yani babamin parasi ve bilinmeyen telaşi sayesinde evde eyitiliyorum. Üniversiteye yalnizca imtihanlar zamani gidiyorum o zamanda korumalarla..( sanki bu büyüklükde Istanbulda bi tek beni kaçiracaklar. Ayten ve Sevgi olmazsa çoktan kafayi oynatmiştim.
Bir de hayallerimdeki prensim..)) Yüreyimin derinliklerinde her kezden sakladiğim sevdam, çocukluk aşkim.Acaba şimdi napiyo? O da düşünüyormudur beni? Yoxsa unutmuşmudur çokdan. Yeniden göre bilirmiyim onu? Ben hiç umudumu itirmedimki. Kaderimde varsa eyer görürüm ne zamansa. Ama ne zaman?...
Ayten. Ohoooooo... kizim senin gemini bir deyil on tane ekskavatör gelse çikaramaz ... )))
Inci. Tamam Ayten. Anladik , espirilisin ( sen öyle san .))) )
Sevgi. sana verdiyim kitabi okudunmu Inci?
Inci. Evet canim. Çok sag ol , çok güzel kitab. Ama henüz bitirmedim. Insani kendine bağliyo. Yazara hayranim doğrusu..)
Ayten. Basladilar yine aşk kumrulari. Yineene kitabi dur tahmin ediyim. Hansisa sevgi romani, yada drama
Inci. Elid Şafak "Aşk" . Isterseniz beyendiyim hisselerinden söyleyim size
Ayten. ..yok canim ben almiyim. Aşkla meşkle işim olmaz benim. Yine cinayet ceza olsaydi başka mesele
Sevgi. Sen dinleme onu , Inci. Oku bir az hem hatirlarim. O kadar güzel yazilmiş ki, bir diyil bin defa da olsa yine okurum. Hic dinlemesin istemiyen. Zaten ne anlarki duygudan...!!!
Inci . "Aşksiz geçen bir ömür beyhude yaşanmiştir. Acaba ilahi aşk peşindemi koşmaliyimmecazimi yoksa dünyevimi, semavi yada asmani mi diye sorma: Ayrimlar ayrimlari doğurur. Aşkin ise hiçbir sifata ve tamamlamaya ihtiyaci yoktur.
Başli başina bir dünyadir aşk . Ya tam ortasindasin merkezinde. Ya da dişindasin hasretinde...."
Ayten. Çok diyorsunuz aşk... aşk... insan nerden bile bilirki karsisindaki asil sevdiyi. Hakikatan seviyor onu.
Inci. Rumi der ki, ask dişarida bulunan bir şey deyildir. Içeriden gelir. Tek yapmaniz gereken şey içinizde sizi aşktan alikoyan engeller bulup aradan kaldirmak... birini yillar sonra da seve bilirsin bir aninin icindede. Yaşca küçükde ola bilirsin ,büyükde, yakinida da ola bilirsin bin kilometre uzagindada . Bunlar onu yine sevmek icin yolunda engel diyilki. Gorerekde sevmek olur hayal ederekde . Aşkta yureye karşi kural yokdur ki, onu dinlemeyi bacardikdan sonra...

..............................

Omer bey. Zafer gel otur yanima oğlum seninle konuşmak istediyim bir konu var
Zafer. ( Telasla) buyur baba
Ömer bey. Bak oğlum. Bunca zamandir sana çiçekleri ve onlar barede bir çok sey öyretdim . Öyrendinde. Artik çok şey biliyosun. Doğrusu seni okutamadim. Buna hep yaniyorum ama elimden gelen kadar seni doğru bir insan gibi yetişdirmeye çaliştim. Artik büyüdün kocaman delikanli oldun. Fakat gözumde hala küçücük sakar çocuksun...)))
Benim istanbulda bi tanisim var. Zengim bir ailede çalişiyor. Tamer Keskin. Duymuşsundur. Turkiyenin en iyi iş adamlarindan biri. Villasinda büyük bir bahcçesi var. Çiçek yetiştirmeyi çok seviyor. Duyduģum kadariyla bağçesinde çeşitli çeşitli çiçekleri var ve çiçeklerin dilinden anlayan bilgili bir bahçivan ariyor. Arkadaşim seni soylemiş Tamer beye. O da razi oldu yarin bekliyor seni... eyer sende raziysan oraya gitmeni uygun görüyorum. Hem artik kendi ayaklarinin üstünde durmayi başatmalisin. Ne zaman istersen de gele bilirsin yine buraya. Mütemadilik ayrilmiyoruz ki...

Doğrusu ne söyliyceyimi bilmiyodum. Babamdan ve aliştiğim bu mahalleden ayrilmak istemiyordum . Bir taraftanda yüreyim sanki beni Istanbula çekiyordu... babam da hakliydi okuyamadim ama artik kendi hayatimi kendim çizmeliyim . Hem öyle olursa babama maddi yardimim da dokunur. Kararimi verdim gidicektim...

Zafer. Tamam baba. Sennasil uygun gördüysen öyle olsun..)

................
Babamla vedalaşib otobüse gecdim. Istambula gidiyorum . Artik yeni hayatim başliyor. Bu yolun nasil olucagini bilmiyorum ama ne olursa olsun ayaklarimin uzerinde durmayi başaricam..inaniyorum çünkü.

Artik babamin tarif etdiyi villanin karşisindaydim. Buyuk darvalari ve onüunde sabki hic terpenmeyen iki tane büyükmubüyük darvazalsri vardi . Birden Inci geldi aklima . Baba annaesinin soylediyi kadariyla Istanbulda yaşiyormuş. Acaba bula bilirmiyim onu. Istanbul otobus duragina düstüyumden beri havada çok tanidik bir koku var . Şimdiyse bu sokağa dahaçok sinmiş sanki...bahar kokusu...Incinin kokusu. Şimdi bir adimda yaklastim ona. Bir nefes kadar yakin, ama bir yürek kadar uzak...