King of the Ghosts -Percico Fanfic-

19.Bölüm

Bu bölüm Percy ölecekti ama fazla iyi bir insanım.Geç geldi biraz,özür dilerim.Canım devam etmek istemedi.Koskoca Melez Kampı,3 Büyükler'den veya başrollerden olmayınca istediğim OC'iyi koyarım!
-Percy-
Nico'nun omzuna kolumu attım.Boynuma bir öpücük kondurdu ve kafasını göğüsüme doğru yasladı.

"Çok tatlısınız." dedi Victoria.

Nico Victoria'yı görmezden geldi.Zavallı Victoria'nın kendini fazlalık gibi hissettiğinden emindim.

Odaya Jess girdi.Jess uzun kızıl saçlarını at kuyruğu yapmış,Melez Kampı tişörtünü giymişti.Altında ise tayt ve converse vardı.Mavi gözleri hırs ile parlıyordu.

Nico'm ise beni öpüyordu.Yanımızda başkaları olduğu için rahatsız olduğunu anlayabilecek kadar vakit
geçirmiştim onunla.Boynumu öpüyordu,omzumu öpüyordu ve yanağımı öpüyordu.

"Aşk kuşları,geldik."

Victoria gülümsedi ve dışarıya çıktı.Nereye geldik,ne yapacaktık bilmiyordum.

"Nereye gidiyorduk ki?" dedim.

Nico beni bıraktı.Onun elini tuttum ve dışarı baktım.

"Neden bir akıl hastanesindeyiz?" diye sordum.

"Kıvırcık burada bir melez bulduğunu söyledi." dedi Jess.

"Burası ürkütücü." dedi Victoria.

Akıl hastanesi filmlerdekine çok benziyordu.Eh bu pek iyi değildi.

"Çok fazla ölü ruhu." diye mırıldandı Nico.

"İçimi çok rahatlattın sevgilim."

"Görevimdir." diye cevap verdi Nico.

Hepimiz ziyaretçi gibi hastanenin içine girdik.Girişteki yaşlı kadın bize ilginç bakışlar attı.

"Kimsiniz?Neden buradasınız?"

Jess konuştu."Bonnie Hellow için buradayız.Kuzeniyim."

"Hm..."

"Ziyaret edebileceğimiz bir saat var mı?" dedi Victoria.

Keşke Piper burda olsaydı.Büyükonuş bize çok lazım.Kadının bizi kabul etmediği yüzünden okunuyordu.

"Pekala.Teşekkür ederiz." diye dışarı çıktı Nico.

"Nico bu kadar çabuk pes edemeyiz!" dedi Jess.

"Sadece çıkalım Jess. " dedi Nico.Aklında bir plan vardı!

Nico hepimizi çekiştirip burdan çıktı.Bize biz birşey yapmadan kazanabileceğimiz bir plan fikri sundu.Bütün işi o yapacaktı.

"Hayır Nico.Herşeyi sen yapamazsın." dedim.

"Hadi ama sevgilim!" dedi Nico.

"Yorgun düşeceksin." dedim.

"O kadar güçsüz değilim." dedi.

Jess bana baktı."Percy bu bizim şu an bulduğumuz en iyi plan.Bırakta uygulasın."

"Ya işler yolunda gitmezse?" diyebildim sadece.

Nico kaşlarını çattı."O zaman daha iyi bir plan buluruz."

"Nico bu işe yaramayacak.Onların aklı yerinde değil.Bize hiçbir şekilde yardım edemezler." dedim.

"Haklısın." devam etti "Sadece odanın yerini öğrensek herşey olacak!"

Victoria bize baktı."Sadece uyuyalım.Belki birşeyler görürüz."

Hepimiz yattık.

Nico tekrar yoktu.Bu rüya görüyorum demekti.Bir oda görüyordum.Beyazdı ve yumuşaktı.Küçük bir yatak vardı ve üstünde küt saçlı bir kız vardı.Kaküllüydü ve saçı boynunun sonuna deyiyordu.İçeri bir adam girdi.Yatakta oturan kıza baktı.
"İyi misiniz Bayan Hellow?" dedi adam.
"Bay Cootris anlamıyorsunuz!Gelecekler diyorum rüyamda gördüm!Yardıma gelecekler!"
Adam gözlerini devirdi."Melez falan gelmiyor Bayan Hellow.Bunu atlattığımızı sanıyordum?"
Kız yere baktı."Atlatmıştım Bay Cootris.Ta ki geleceklerini görene kadar.Geleceklerinden eminim.Sadece içeri uzun boylu yeşilimsi mavi gözlü biri gelirse ve beni sorarsa yanıma alın.Söz?"
Bay Cootris başını salladı."Eğer öyle birşey olursa alırım Bayan Hellow." dedi Bay Cootris.Adam odadan çıktı.
"Gelecekler.Geleceklerini biliyorum.Gelecekler!Gelecekler!" diye tekrarlamaya başladı.
Poseidon kulübesine döndüğümde yalnızdım.Bu Nico uyanık demek oluyordu.

Meme ucumda birşeyler hissetmeseydim kesinlikle kalkardım.Gözlerimi yarı uykuda bir şekilde açtım.Pek birşey göremiyordum ama hissedebiliyorum.Kafamdan öptü.

"Uyu hayatım." dedi fısıldayarak.

"Sen uyumadan olmaz." dedim,kendi dediğim şeye ben bile inanmıyordum.Kesinlikle uyku sersemiydim ve o olsa da olmasa da uyuyacaktım.

"Bugün benimle yatmak ister misin?" dedi,sesi çok heyecanlı çıkıyordu.

Kafamı evet anlamında salladım.Çok heyecanlanmam gerekirdi ama uykum vardı.Kendim için en rahat pozisyonu bulduktan sonra Nico yanıma kıvrıldı.Kafasından öptüm ve uyumaya başladım.

Hiçbir rüya veya kabus görmedim.