22.Bölüm

1K 71 5
                                    

-Nico-
İnsanlar çok tuhaf.Beni tanımak için bir nedenleri bile yok.Tamam oğullarının sevgilisiyim ama...

Bayan Jackson ve Bay Blofis Percy ve beni koltuğa oturttular.Herşeyi en ufak detayına kadar anlatmamı istediler.
Yani Bianca ve annemi.İlişkimizin fazla özele girdiğini biliyorlardı.Evet ailem özel değil ama ilişkimiz özel!Biz seviştik diyecek halimiz yok!

Herşeyi anlattım,bir kaç kere gözlerim doldu ama anlattım.Percy bana sarıldı.Bende ona sarıldım.

Bay Blofis ve Bayan Jackson anlattıklarımı can kulağıyla dinlediler.

"Percy'den nefret ettiğimi sanıyorlardı ama ben..." devamını getiremedim sonuçta ailesiydi bu,rastgele arkadaşlarımız değildi.Pek bu konulara girmek istemiyordum.

Bayan Jackson gülümsedi."Nico,ailen ölmüş olabilir ama artık var.Değil mi Paul?"

Bay Blofis gülümsedi."E-evet Sally."

Bu insanlar tehlikeli bir şekilde iyi kalplilerdi.Ya Percy'i kandırmış bir canavar olsaydım?

"Teşekkür ederim Bayan Jackson ve Bay Blofis.Çok sevindim." desemde yüzümde hiç bir gülümseme falan yoktu.Ama mutluydum,cidden!Sadece dışarıdan pek mutlu görünmüyordum sanırım.

"Bugün ikiniz burada kalıyorsunuz,Percy sende uzun zamandır kalmamıştım." dedi Bayan Jackson gülümseyerek.Evet en son sanırım Kronos savaşından sonra gitmişti ailesine.Melez ailelerinin nasıl endişelendiklerini hayal bile edemiyorum.Ama tabi benim yok.

"Anne iki Üç Büyükler melezi dikkat çekmez mi?" dedi Percy.Çok tatlıydı.Tatlılığını görmezden gelmeye çalıştım.Ama o mükemmeldi benim için.

Bayan Jackson kaşlarını çattı."Olur mu öyle şey?İki çok güçlü kahramanımız varken bir kaç canavardan ne olur ki?" Bende Bayan Jackson olsam oğluma o kadar güvenirdim herhalde.

Hepimiz mavi bir akşam yemeği yedikten sonra Bayan Jackson Percy ile aynı odaya yatırdı bizi,fazladan oda yoktu.Ki bu iyiydi Percy ile yatmayı çok seviyordum.Onun o deniz kokusunu içime çekmeyi...

Tabi bu özel bir ev değildi,abartamazda ne yazık ki.Koklayarak idare edecektik.Hatta ben idare edecektim çünkü Hades melezleri güzel kokmazdı.Percy'nin nefesini sırtımda hissedince bunu söyleme ihtiyacı hissettim:

"Çok mu güzel kokuyorum?" diye dalga geçtim.

"Hemde nasıl.." dedi Percy ama yüz ifadesi aynı şeyi söylemiyordu.

Percy'e arkamı döndüm.O da bana sarılarak uyumaya başladı.O sarılınca benimde içim ısındı.

Ama uykum yoktu.Percy'nin mavi lava lambası -gece lambası görevini görüyordu- dikkatimi dağıtıyordu.Her şey rahattı ama benim uykum yoktu.Eğer melezseniz uyumamakta rüya görmemek demekti,halimden memnundum.

Hemen Percy'nin mavi kulaklıklarını kaptım ve sevdiğim şarkıları dinlemeye başladım.Popomu da Percy'nin suratının tam önüne yerleştirdim.Ne kadar sevimli göründüğü umurumdaydı sanki?

"Nico?" diye mırıldandı Percy,gözleri falan kapalıydı sadece oturduğum yeri hissediyordu.

"Ne oldu Denizkızı?" diye sordum.

"Nefesimi engelleme ölü çocuk." dedi Percy popomu ittirerek.

Sevgilinizi kızdırmak çok eğlenceli,ne yapabilirim?Percy'nin elini koyduğu yere oturduğumda tepki vermedi.
O kadar hafif miydim yahu?

"Uyuyamadığın için benimle oyalanıyorsun ha?" dedi Percy canı sıkkın bir şekilde.

"Bianca'ya da yapardım,bazen benim yüzümden günlerce uyumazdı." dedim.Sesim çok kısık çıkmıştı.

Percy gülümsedi ve beni kendine çekiştirdi.Tabi ki bu sarılma anlamına geliyordu çünkü biz yalnız değildik.Yalnız olsaydık başka bir anlamda olabilirdi.

Percy kulağıma fısıldadı, "Sevimli ve senden küçük bir sevgilin olmasının yararı ne biliyor musun?"

"Bilmiyorum." dedim olduğum yerde fısıldayarak.

"Ona kollarını güzelce dolayabiliyorsun." dediği anda ahtapot gibi beni sardı.Gülümsedim,ahtapot gibi demiştim.Hani Poseidon falan,Percy Jackson psikolojimi bozdu.Böyle esprimsi şeyler düşünmemeliyim.Eh komik olmadığına da bahse girerim.

"Nico,uyumayı düşünüyor musun?" diye sordu Percy yarı-uykuda bir şekilde.

"Sen uyu Jackson." dedim ve gözlerimi kapattım.Gözlerim açılmak için zorlanmaya başladı.

Uyumuştum.Rüyasız.

Hayvan gibi uykum var,hiç kusura bakmayın arkadaşlar.

King of the Ghosts -Percico Fanfic-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin